Odama çıkıp ne giyebilirim diye dolabımın önünde kiyafetlerimi dikizlerken elime ultra mini şort ve göbeği açıkta bırakan bi tshirt aldım. Nereye gidicektik bilmiyordum ama rahat olmalıydım. Buğra artık sevgilimdi buna hala alisamiyordum sanki rüyaymis gözümü açınca hersey bitecekmis gibi geliyordu. Banyoya yönelip bir güzel duşumu aldıktan sonra kiyafetlerimi giyip saçıma fön çektim makyajımi da hafif ama var olan tonlarda yaptiktan sonra parfümü mü birer fıs olmak üzere boynuma ve başımın bir karış üzerinden tepeme doğru sıkıp taneciklerin içinden geçtim. Hazırdim buğra da nerdeyse gelirdi aşağı inip biraz televizyona bakındım. Ne de değişik programlar çıkar olmuş böyle yaaaa. Telefonuma gelen titreşimle kicimdaki telefonumu elime aldım.
"Kapının önündeyim seni bekliyorum" Ay bi odunlasti mi bu biz sevgili olduk olalı daha şunun surasında ne kadarcik birlikte olduk ki hemen öküz moduna büründü buuu... sinir küpü halimle ayakkabilarimi diyip kapıya yöneldiğimde.
"Anneeee ben çıkıyorum buğra gelmiş" diye avaz avaz bağırdım Hayır yani ne bagriyon kızım zaten evde üç kişi yasiyonuz tamam ev büyük olabilir ama en fazla 10 metre ötede yani annen ne yirtiyosun acaba kicini diyen iç sesime sen sus bakiyim Karışma ben bilirim işimi diyerek sesli bi yanıt verdim.
"Çok geç kalma akşama misafir var biliyosun" diye seslenmisti. Kimdi bu misafir dedigi. Bizim eve çok fazla misafir gelmezdi ve alışık olmadığımız bu durumlarda ben hep napicami sasirirdim teyzelerin elini öpsem mi opmesem mi sarilsam mi sarilmasam mi. Tamam çok fazla pozitif bi insan olmasamda ilk başta her gören gıcıkta olsa sonrasında hep alisilan ve cok sevilen biri olmuştum ama dedigim gibi bütün bunlar ilk başta sergilediğim tedirgin tavırdan ötürü. Eee yani eda ve büşle de çok kolay arkadaş olmadık yani cocukken çok atismisizdir ama ailelerimiz arkadaş olduğu için sürekli birbirimize gider gelirdik kavga da etsek taş catlasin 15 dakika küs kalmışızdir. Ama bi keresinde beni çok kizdirmislardi istediğim oyunu oynamamislardi ve ben oyuncak köpeğimle saklambac oynadım hemde kendi ellerimle saklayıp bide üstüne onu bulmaya çalışıyordum seniii bulamiyorum nerdesiiin diye konusuyodum. Fazla şizofreni bir çocukluk geçirdiğim dogrudur. Bütün bu düşüncelerden siyrilirken kapıyı aralayip kendimi dışarı attım. Arabaya geldiğimde buğra eliyle başına masaj yapar gibi hareketler yapiyordu. Bindigimde ellerini indirip beni yanağımdan öptü ve hoş geldin diyerek ekledi.
"Sana yarım saat sonra seni alırım dediğim için geldim yani sözümde durdum. Şimdi senden sadece yarım saatlik bi izin istiyorum şirkette bi toplantım var seni oraya götürsem daha sonra işimiz bittiginde çıksak olur mu?" Diye sormuştu. Sabah ki büyük fedakarlık sonunda Hayır diyemezdim ona sonuçta başımı olumlu anlamda salladim.
"Yüzün mü düştü yoksa bana mı öyle geldi?"
"Yo Hayır sana öyle gelmiş hadi gidelim de gec kalma toplantına" diyip gülümsedim. Arabayı çalıştırdı ve artık hareket halindeydik. Hızla arabayi Maslak tarafina sürerken bende hem şirketi hemde ofisini çok merak ediyordum. Şirketin önüne geldigimizde kapımızi görevliler açtı ve indik. Onlar arabayi parkederken biz içeri geçiyorduk üstelik Buğranın eli belimdeeee.....
"Canım ben toplatidayken sen ofisimde durabilirsin istersen. Kahve içersin belki hesaplarina girersin bilgisayardan sonra onları açık unutursun bende biraz araştırma yapmış olurum he ne dersin?" Dediğinde Gülmüştüm
"Çok sapsalsin. Ama çok beklersin canım" diyip tebessüm ettim. "Sadece şansımı denemek istemistim o kadar" dediğinde asansöre çoktan varmıştık asansöre varana kadar tam 9 tane kiz baştan aşağı beni süzmüştü. Ve 5 erkek.
"Bu kadar kısa giyinme bi dahakine. Özellikle ben yanında yokken. Gerce böyle bir ihtimal bundan sonra olmayacak ama yinede bu kadar kısa giyinme tamam belki gözlerime görsel bir şölen sergiliyo olabilir kalcalarin fakat başka erkeklerinde benim seni arzuladığım gibi arzulamasini istemem" demişti. Yanaklarim alev gibi yaniyordu kizardigindan emindim aaah niye böylesin ama seeen. Başımı sallamistim sadece. Ofisine geldigimizde kapısını açıp beni içeriye buyur ettiginde
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BAŞ BELASI
Подростковая литератураAslı - Buğra - Heey. Sadece ne diyeceğimi bilmiyorum. Yani sana birşey söylememem gitmeni gerektirmiyor. - Yani bana açıkça kal mı diyorsun Gün Işığım?