Ece'nin ağzından
Hassss. Nerden, nasıl öğrenmişti. İmkansız. Ulan Burak sattın mı bizi? Ben ona endişeyle bakarken, o alayla bakıyodu. 'N-nasıl?' dedim. Bide kekeledim bravo. Kahkaha attı ve 'hatırlamıyo musun?' dedi. Hayır anlamında kafa salladım. 'Doğum günümde hani, cafede?' dedi. Ne cafe mi dedi. Haha mal. 'Hayal görmeye devam et, benden uzak dur.' dedim ve çıktım. Bunu ödicekti.
Cemre'nin ağzından
Nazlı'nın aptalca halayından sonra herkes çökmüştü. Daha fazla dayanamayıp halaydan çıktım. Benim çıkmamla herkes yavaş yavaş dökülmüştü. Ben Ece'yi ararken Ece'nin bir anda karşıma çıkmasıyla,korkmam bir olmuştu. Ama Ece beni görmemişti. Peşinden "Ecee" diye bağırdım duymadı. Peşinden koşup onu kendime çevirdim ve yüzündeki o anlamsız ifadeye şaşırarak "Noldu?" dedim. Bir iki dakika ne o konuştu ne de ben. Ben ona bakarken o düşüncelerinin arasında boğulup gitmişti. Daha fazla dayanamayarak "Ece konuşsana noldu?" dedim. Ses yine gelmeyince "Ece!" diye bağırmak zorunda kaldım ama işe yaradı.İrkildi. "Ha?"dedi yüzüme bakarak "Noldu dedim" diyince "Beni yine öptü" dedi ve kafasını yere eğdi. Şaşırarak "Ohaa kim" dedim "O" dedi "'O' kim Ece az şifreli konuşmada adam gibi anlat seni yine kim öptü" dedim. Kafasını yerden kaldırdı yüzünü yüzüme sabitledi ve "Yusuf." dedi. Hiç bir şekilde tepki veremedim. Şaşıramadım bile onu ikinci defa nasıl öpebilirdi? Ece buna ikinci defa nasıl izin verdi?
Ben düşüncelerimin içinde boğulurken Ece'nin "Cemre?" demesiyle kendime geldim bi iki saniye daha düşündükten sonra "Nasıl,nerde,ne zaman olduğunu hemen anlatıyosun!" dedim. Kolumdan tuttuğu gibi yandaki odaya attı ve kapıyı kapattı. Kollarımı birbirine bağlayarak Ece'ye "Evet dinliyorum" dedim. Anlatamaya başladı "Halay çekerken nefesim kesildi çıkmak zorunda kaldım zar zor odaya geldiğimde çantanda inhaleri arıyodum kapı açıldı ve Yusuf girdi. O da nefes nefeseydi elimden çantayı aldığı gibi ters çevirdi işte sıktık falan sonra onu kaldırdım ve dudağıma yapıştı ilk başta ne olduğunu anlamadım tabi sonra ittim ilermeyince kasıklarına yapıştırdım tekmeyi" diyince o şaşkın ifadeyle ikimizde kahkayı basmıştık "Senin yüzünden kısır olucak çocuk" diyince "Banane" demesiyle yine bir kahkaha atmıştık. Anlatmaya devam etti. "Sonra bana bir anda doğum günündeki öpüşmeden bahsedince donup kaldım ilk Burak'tan şüphelensemde 'Doğum günümde hani ,cafede?' demesiyle rahatladım benden uzak durmasını söyledim ve odadan çıktım" "Cemre benim adım Eceyse bu ego yığınından sinirimi almam lazım" dedi. Haklıydı o onun nesi oluyodu da onu dakka bir öpüyodu."Haklısın ama o nasıl olcak?"dedim."Bilmiyorum Cemre bilmiyorum ama almam lazım" dedi bağırarak."Tamam sakin ol düşüncez bunu ama ilk olarak daha fazla dikkat çekmemek için cafeye gitmemiz lazım" dedim onay isareti vererek kafasını salladı. Biz içeri doğru geçerken karşıma Burak'ın çıkmasıyla afalladım. Allah'ım ne olur konuşmayalım derken yanımdan öyle geçmesiyle ne kadar rahatlasam da üzüldüğüm doğru. Kafamı sallayarak kendime geldim. Biz bizimkilerin yanına doğru giderken bizimkiler 'neredesiniz?' bakışları attı. İkimiz bir anda "Sonra anlatırız" dedik. Ve birbirimize bakarak güldük.
Ece'nin ağzından
Yorucu bi gündü. Ve şimdi de bulduğumuz odayı ayarlicaz. Rüya anne ve babasından biz kilitleriz diyerek anahtarı almıştı. Cafe de yanlızdık. Oraya girdik ve temizledik. Yani temizliği Nazlı, İpek ve Selin'e bıraktık. Biz eşya almaya gittik. Kötüyüz çünki. Altı tane puf ve masa aldık. Nakliyeye verdik. Bizde cafeye gittik. Nazlı yere çökmüş uyukluyo. Bu kız heryerde uyur. Selin bi elinde telefon diğer elinde bez yerleri siliyo. İpek de onları izliyo. Harikalar. Neyse ki temizlemişler.
Yarım saat sonra felan geldi nakliye. Yerleştirdik. Süper olmuştu. Tam bir mekan. Bir de kapı taktırdık tabi. 'Şimdilik iki tane anahtar var ama çıkarttırcaz' dedim. 'Yarın devam etsek çok yoruldum' dedi Nazlı. Uyumuyo muydu bu ya. Herkes 'aynen' dedi. Ve kilitleyip çıktık. Rüya anne ve babasına söylicekti. Söylemese olmaz çünkü. Mekan onların. Evlere dağıldık. Ve babam gelmiş. Harika. Kaçırılma olayından sonra ilk görüşmemiz. 'Kızım noluyo anlat.' dedi. 'Bişey olduğu yok, adamlarını yollamasanda kurtulurduk merak etme.' dedim ve odama gittim. Yusuf için hain planlar düşünerek uykuya daldım.
