İKİ GENÇ KIZIN İNTİKAMİ

bölüm 7

Hiç yorum ve vote yok. Okuyan varsa kendini göstersin kitabi silmeyi düşünüyoruz. Iyi okumalar...

-Beste'den

Masalla odadan çıktığımızda hemen yan kapıya koştuk. Birsürü kapı vardı evde hangisine bakacağımıza karar veremiyorduk. Oooooo diyerek açtık kapıyı. "Anaaa hıyar çıktı milleti kandıriysiniz" moduna girdik hemen.

Banyoymuş.
Mütüş bir hayal kırıklığıyla çıktık banyodan. Koridorun sonunda iki kapı vardı. Oraya doğru ilerledik beraber. İlk hangisini açalım diye düşünürken yani Masal düşünürken ben direk ekşın mekşın beklemeden açtım birini.

Kahverengi tonlarının ağırlıklı olduğu bir odaydı. Ve yatağın üstünde bir tablo vardı. Bilin bakalım kimin. Sema ablayla Soner abinin beraber çekildiği fotoğraf vardı. O yüzden hiç risk almaya değmez diyip kapattım kapıyı. Daha doğrusu Masal bi bokluk yaparım diye beni zorla çekmişti odadan çıkıyım diye. Neyse sıra ikinci kapıya gelmişti. Yine ekşın sevmeyen ben direk kapıyı açtım.

Ööğğkk pembe tonlarıyla dolu bir oda vardı karşımda. Kız olmama rağmen pembeden nefret ederdim. Ne o öyle vıcık vıcık. Iyy. Neyse Masal beni ittire ittire odaya soktu.

Pembe olduğu için pek istemedim ama Masal zorladı ve beni içeri soktu. İçeriyi incelemeye başladık. Çoğunlukla barbie bebekler ve barbielerin pembe pembe evleri, elbiseleri, arabaları vs. falan vardı. Hayatımda ilk defa pembe dolu bir odada 1,5 saniyeden fazla durmuştum. Ben olayın şokundayken arkadan birisi

"Madem izinsiz odama girdiniz benimle oynamak istiyorsunuzdur diye düşündüm hanımlar"

dedi. Arkamıza döndüğümüzde şirinlik abidesi bir küçük kızla karşılaştık.

"Siz kimsiniz ve niye burdasınız?"

dedi. Ellerini göğüsünde birleştirmiş sorusuna cevap bekliyordu. Biz ona saf saf bakınca

"Siz sabah gelen abimlerin bahsettiği o kızlarsınız sanırım. Yalnız birşey diyim mi? Abimler sizi nasıl beğendi ya. Hoş sizin güzel kızlar olacağınıza inanıyorlar orası belki doğru olabilir. Neyse hoşgeldiniz ben Nazlı Kerem ve Kağan'ın kız kardeşiyim. 5 yaşındayım. Dış görünüşe önem vermem o-"

sözünü kesip araya girdim

"Taliplerini bekliyoruz"

sonra Masal böğrüme dirseğini sokunca bir an gülümseyip Nazlı'ya baktım.

"Siz çok iyi kızlara benziyorsunuz. Komiksiniz de. E evrim size geçirince güzel de olursunuz. Ne duruyorsunuz? Bir erkeğin kalbine giden yok kardeşine kendini beğendirmektir hadi gelip benimle oynar mısınız? Lütfen. Bakıcım işi bıraktı. Daha doğrusu kaçtı. Ama Allah aşkına söyleyin benim gibi tatlı bir kız bırakılır mı?"

diyip yavru köpek bakışı yaptı. Tatlı olandan. Bizde hayır anlamında başımızı salladık. İkimizi de kolumuzdan çekiştirip küçük pembe masasına yerleştirdi. Biz kapıya sırtımız dönük bir şekilde o da tam karşımıza oturdu. Sonra biz sanki onun misafiriymişiz gibi kahve fincanlarına çaydanlıktan kahve koydu.

Hayır yani o çaydanlık. Sen niye ondan kahve içersinki. İşin kötüsü kahve de yok hiçbirşey içemiyorsun.

Diye düşünürken bir dirsek yine böğrüme girdi. Bilin bakalım kimin. Tabiki Masal'ın.

"Bence daha sessiz düşün. Hatta hiç düşünme"

diye fısıldadı. OMG ben dışımdan mı düşünmüşüm. Neyse hiç bozuntuya vermemeye çalıştım gülerek Nazlı'ya bakarken