Ben: sen söyledin dimi
Ben: chris
Ben: aiden iki senedir gittiğim golf kulübündeydi
Ben: ve ona bizimle oynamayı önerdim
Ben: kabul etti ahh
Ben: kabul etmeyeceğini düşünmüştüm
Ben: ayrıca oyun boyunca sanki insan dışı bir şeymişim gibi gözlerini üzerimden ayırmadı
Ben: bana mısırlı sosis sipariş etti
Ben: ve siktir
Ben: noldu biliyor musun
Ben: piercingimin yakıştığını söyledi
Chris Minik Popolu Hood: sakin olman gerektiğini de chris söylüyor
Chris Minik Popolu Hood: ona golf hakkında bir şey söylemedim
Chris Minik Popolu Hood: öğrenmek istiyordu
Ben: Yaşadığım en gergin andı! Kusacağımı sandım
Ben: öhöm
Ben: her neyse
Ben: bana acil öğretmen bulman gerektiğini biliyorsun
Chris Minik Popolu Hood: O işi çoktan hallettim
Chris Minik Popolu Hood: saat dörtte benim evimde ol ve
Chris Minik Popolu Hood: Edebiyat kitaplarını yanına almayı unutma
Ben: yoksa öğretmenim sen misin???
Chris Minik Popolu Hood: hayır edebiyatı sevmem
Chris Minik Popolu Hood: bunu biliyorsun
Ben: pekala
Ben: o her kimse ismi olduğunu sanıyorum
Ben: chris?
Ben: AHh CEVAP VER
Ben: pfffffff
Ben: Tamam
Ben: bir saate oradayım
Ben: ve haberin olsun
Ben: karnım aç
Üzerimdeki pijamalardan kurtulup üstüme gri kolsuz bir Green Day tişörtü giydim ve altıma siyah bir şort geçirdim. Saatin dörde yaklaştığını fark ettiğimde sırt çantamı omzuma asarak evden çıktım ve bir taksi durdurdum.
Tüm gün boyunca yataktan çıkmamıştım. Eğer Bay-bilinmeyen ile –ya da o her kimdiyse- hala konuşuyor olsaydım bana yine o aptal vine videolarından yollardı ve gülerdim ama tüm günüm telefondan müzik dinlemek ve şekerleme yapmakla geçmişti. Şey, belki bir de-her ne kadar bunun için biraz geç kalmış olsam da- onun kim olduğunu öğrenmek için bildiklerimi kağıda dökerek küçük bir liste hazırlamış olabilirdim. Gerçi bu hiçbir şeye yaramamıştı ama yine de bunu yapmaya üşenmediğim için tebrik edilmeyi hak ediyordum işte!
Onunla olan tüm konuşmayı baştan sona kadar tekrar okumuştum ve bu bir buçuk saatimi -belki de daha fazlasını- almıştı. Beni uzaktan seyrettiğini söylüyordu ve madem Aiden'la arkadaşlardı neden hiç yanımıza grup dışında yabancı bir çocuk gelmemişti? Onu tanıyamayacağımı biliyordu ve Aiden Cornell grup arkadaşları dışında başka kimseyle takılmazdı.
Bir dakika!
Küçük kağıt parçasını kazağımın cebinden çıkarıp çirkin el yazımla hazırladığım listeyi bir kez daha gözden geçirdim.
•Aiden'ın arkadaşı.
•Dudağında piercing var.
•Beni yakınımdaymış gibi uzaktan seyredebiliyor.
•Hakkımda her şeyi biliyor.
•Chris, onun hakkında konuştuğumda hep alttan alıyor.
Ramsey?
Ramsey Foster!
Aman tanrım, bunu nasıl tahmin edememiştim?
Derin bir nefes aldım. Telefonumdan ayarlara girip engeli kaldırmalı ve ona kim olduğunu bildiğimi mesaj atmalı mıydım? Yoksa hiçbir şey söylememeli ve onunla -istediği gibi- yüz yüze mi konuşmalıydım?
Chris'in evinin önüne geldiğimizde taksiyi durdurdum ve ödemeyi yapıp kaldırıma çıktım. Chris neden özel dersi verecek olan çocuğun ismini sorduğumda cevap vermeyi kesmişti? Yüce İsa aşkına, bu sorulardan kurtulabilecek miydim?
Kapıyı tıklattım, ardından -rahatsız edici bir şekilde- birkaç defa zili çaldım. Chris kapıyı açar açmaz içeri girdim. ''Seni merak ettim! Bana cevap vermeliydin, Minik Popolu.''
''Kes bana şöyle hitap etmeyi, Mia. Tanrım, rehberinde hala öyle kayıtlıyım, değil mi? Bu çok utanç verici,'' yüzünü ekşitti.
''Konuyu değiştirme,'' diyerek ona döndüm ve kollarımı hesap sorarcasına göğsümün üstünde birleştirdim.
Yavaşça kapıyı kapattı ve boğazını temizledi. Parmaklarını saçlarının arasından geçirdikten sonra nefesini sıkıntıyla dışarı verdi. ''Üzgünüm. Bak, seninle yüz yüze konuşmak istedi ve ben de reddedemezdim, tamam mı? Tanrım, onu çocukluğumdan beri tanıyorum!''
Siktir.
Chris, bana onun içeride olmadığını söyle.
Aman tanrım.
''Şimdi dışarı çıkacağım ve sen de içeri gideceksin, Mia.'' Kapıyı açtı ve çıkmadan önce tekrar bana döndü. ''Seni bekliyor. Onunla konuşsan iyi edersin çünkü bir daha o serseri yüzünden içki komasına girmek istemiyorum,'' dudağını ısırdı. ''Ve umarım telefon numaranı verdiğim için beni eskisi gibi kolayca affedebilirsin.'' Kapıyı kapatmadan önce hafifçe gülümsedi.
İşte şimdi gerçekten kusmak üzereydim. Biri bana bunun bir çeşit kamera şakası olduğunu söyleyebilir mi, lütfen?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
✉ Bay Bilinmeyen ⚥
Short StoryDikkat! •Günlük hayattan gereksiz konuşmalar ve klişeleşmiş olaylar içerir. •Size kesinlikle bir şey kazandırmayacaktır. •Çerez niyetine yemeniz önerilir. ✏️✏️✏️✏️✏️ Bilinmeyen Numara: o çocuklarla takılmaktan hoşlandığını bilmiyordum Ben: hoşlanmı...