Eve yetiştiğimizde deniz kapıyı açtı bizde eve girdik, ben teyzeme odasını gösterdim ve bavulunu boşaltması için ona yardım ettim. Teyzem uyuyunca aşağı indim deniz damla ve tuğçe burdaydı, yılışık şey abime yanaşmaya çalışıyor ama ben ona gösteririm. "aaa tuğçe ne oldu yine mi sevgililerinden ayrıldın?" dedim, biliyordum bunu yapmamalıydım ama ona abim aşık olursa intihar ederdim. Bana anlamayan gözlerle bakıyordu "h-hayır yağmur neden böyle düşündünki?" dedi salağa yatarak, onu tanımasam bu ses tonuna ben acıycaktım abim bana uyarıcı bakışlar atıyordu ama benim umrumdamıydı hayır "hiç sadece erkek arkadaşlarından ayrıldığında benimle görüşmek istersin" dedim. ağlayıp evden çıktı.
Ohh az bile yapmıştım, abim damlaya"damla sen yukarı çık uyu"dedi. bende yukarı çıkacakken "sen dur! " dedi neye kızdıki abim diyerek yanına gittim gitim de yanağımda bir acı hissetmem bir oldu
Abim bana tokat atmıştı
Tokat atmıştı abim bana bir türlü hazmedemiyordum başım yana dönmüştü başımı kaldırıp ona bakmadım"bu tuğçe içindi"dedi bana tuğçe yüzünden vurmuştu "o orospu içinmi kardeşine vurdun!" dedim
"Yağmur sınırlarımı zorlama çık odana elimde kalacaksın"dedi
"sen o kızın nasıl birisi olduğunu bilmiyorsun yoksa bana bu tokatı atmazdın ve abicim bunu asla unutmayacağım! "deyip dışarı çıktım, abim o orospu yüzünden bana vurmuştu. Kaç saat yürüdüm bende bilmiyorum ama artık ayaklarım ağrımaya başlamıştı.Güneş doğmak üzereydi zaten eve geldiğimizde saat gecenin dördüydü. Bir bank bulup üstüne oturdum ve güneşin doğuşunu izlemeye başladım birkaç saattir burda otufuyordum telefonuma baktığımda saat yedi ye geliyordu teyzemi arayıp abim evdemi dedim hayır dedi eve gidip çantamı hazırlayıp ailemin evine gittim, birkaç gün denizin yüzünü görmesem iyiydi.
Bende üzerimi değiştirip okula gittim, sıkıcı bir gün geçirdikten sonra eve gidip uyudum, gecenin geç saatlerinde hızla çalan kapının sesiyle uyandım telefonuma baktığımda saat ikiyi gösteriyordu korktuğum için ürkek adımlarla kapıya gidip kapı deliğinden baktım etraf karanlık olduğu için hiçbirşey gözükmüyordu bende dışarının ışıklarını açtım, kapıya baktığımda denizi gördüm"kardeşim aç kapıyı konuşalım"diyordu kapıyı açıp ifadesiz bir suratla ona bakıyordum.
"hadi eve gel"
"Gelmiycem deniz git sen uğruna kardeşine tokat attığın kızı evine al! "diyip kapıyı suratına kapatıcaken kapının arasına ayağını koydu
" o zaman ben içeri gelirim ve konuşuruz"dedi içeri girip kanepeye oturdu, bende karşısındaki kanepeye geçtim.
"bak kardeşim haklısın sana vurmamalıydım ama ben o kıza aşık oldum"dedi
BEN ŞOK
BEN İPTAL
"abi sen ciddimisin? "dedim gözlerimi pörtleterek.
" evet"dedi, ama o tuğçe yani olmaz abimi üzer o.
"abi bak tuğçe lise bir den beri senin peşinde seni üzer o, bana da geldi bana denizi ayarla dedi zaten bir hafta sonra ayrılırım dedi abi bak üzülürsün yapma"dedim umarım bana inanırdı. "hayır tuğçe bana aşık olduğunu söyledi değiştiğini söyledi senin böyle imalarda bulunacağını da söyledi ama tuğçe benim evimde benimle kalıyor iztirazın varsa evime hiç gelme gel eşyalarını topla ve git!" dedi, abim beni bırakmıştı, hızla evden çıkıp kapıyı hızla çarptı. Sabaha kadar ağladım bugün cumartesi olduğundan abimin evde olmadığını öğrenip eve eşyalarımı toplamaya gittim odama girip eşyalarımı topladım damlanın da eşyalarını toplayıp eve gittim. Damla da ağlıyordu abisni bırakmak istemiyormuş bende onu geri abisinin yanına gönderdim.Herkes beni yine birileri için terk etmişti, hayatımı adadığım damla bile iki günlük abisini sekiz yıllık ablasına tercih etmişti. Yine tek başıma kalmıştım annemle babamda beni terk etmişti. Yalnızlık benim adım olmuştu annemle babam bile beni bıraktı kardeşlerimin bırakmamasını nasıl beklerimki.
1 hafta sonra;
Yaz tatili gelmişti ne teyzem ne abim ne damla hiçbirini bir haftadır görmüyordum hepsi tuğçe yüzünden o olmasaydı ben kardeşlerimle yaz tatilimi geçirecektim ve artık kabul ediyordum bütün ailemi kayıp etmiştim onlardan geriye sadece anne ve babamın mezarı kalmıştı. Artık tek başımaydım telefonuma gelen bildirimle hızla telefonuma baktım yarın doğum günüm olduğunu hatırlatıyordu, önceden doğum günlerine bayılırdım, ama şimdi cenazemmiş gibi geliyor bana artık bişey anlatmıyor normalde bu gece uyuyamaz hediyelerimi düşünürdüm ama artık bana hediye alacak bi ailem yok...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gecenin Siyahı
Teen FictionAğlamaktan bıkmış bir insanı hep ağlatmak da hayatın bize sunduğu imtihandır, ama bunu büyüdükçe insanlar kaldıramazlar daha fazla yük taşıyamazlar ve artık kurtulmak isterler...