22. Bölüm

13 0 0
                                    

Gelen, topraktı ve yanında bir kız da vardı. Bu güneşti, evet onu daha önceden görmüştüm, onları yan yana görmek ağlama isteğimi bastırdı ama sustum ve sadece onlara odaklandım.

Toprak, güneşin elini tuttu, ve öptü, cidden bu kadarı fazlaydı artık izlemeyeceğim dedim ama yine gözüm masalarına kaydı. Güneş toprağa yaklaştıkça elimdeki su bardağını daha çok sıkıyordum, elbette ki elim acıyordu ama kalbim daha fazla acıyordu. Toprak, güneş in kulağına fısıldadı ve yanağından öptü, boynu sonra dudakları ve elimdeki bardak daha fazla dayanamadı elimde kırıldı.
                                                                                                                                    Kendi kendimin ağzına sıçmıştım, sanki elimi koparmışlardı çok acıyordu. Masadaki herkes bana bakıyordu, çıkan ses tüm salona yayılmıştı. Benim gözlerim hala yiğiteydi, sonra dikkatini çekmiş olacağımki bizim masaya baktı. Bende kalkıp dışarı çıktım, elim kanlar içindeydi ama kimseyi dinlemeden çıktım, varsın kan kaybından geberip gidiyim daha az acıtır kalp ağrısından.

Görüntüleri gözümün önünden gitmiyordu, bende cafenin arka bahçesindeki banklardan birine oturdum. Kıvanç yanıma geldi ve oturdu elimi gördüğünde

"manyakmısın kızım sen!? Sadist falan mısın!? Ne bu elinin hali? "diye bağırmaya başladı.

Bende avucumu açıp yaralarımı gösterdim" bak bu hayatın izleri, fondötenle kapanmaz, ama bu somut izler dedim daha olupta görmediğiniz çok izler var, kimsenin sarmaya gücü yetmediği" elimi tutup tekrar baktı koşarak içeri geçti geri döndüğünde elinde sargı bezleri vardı elimi sardıktan sonra sevgiyi de alıp hastahane ye gittik.

.
Sevgiyle kıvanç beni eve bırakıp gimişlerdi. Yani yine tek başımaydım. Aklıma yine toprak gelmişti bende fotoğraflarını açıp izlemeye başladım. Ama sorun vardı o damtoprağın gidecek olmasıydı, ikinci dönemin sonlarına geliyorduk yani toprak gidecekti artık. Ve ben ona bi türlü içimi açamıyordum.

Gece ona aşık olduğumu söylememi iistiyordu, hep 'bak bidaha bu şansı yakalayamıycaksın diyordu. Ama ben korkağım hem korkak hem aşık. Aşk yürwk cesaret istermiş, ama bende hiçbiri yok ama aşığım. Aklıma geceyle bahçede toprağı izlerkenki halimiz aklıma geldi.

Toprak kızlarla konuşunca ona hep' top - rak derdim tabi sadece gece bilirdi böyle dediğimi. Hala inananıyorum, mesela gelecek sene onu göremiyeceğime, her onu özlediğimde futbol sahasına gidip onu göremeyiceğime inanamıyorum.

Ama, onun gideceği, üniversiteyi öğrenecektim ve çok çalışıp oraya gitmeye çalışacaktım. Ne olursa olsun onun Üniversitesine gidecektim. Tabi o zamana kadar ölmezsem

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Oct 18, 2015 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Gecenin SiyahıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin