"Ya Doruk burada kurda kuşa yem oluruz."
"Beren tam 24 dakikadır aralıksız konuştun bir sus."
"Ya ama..." deyip etrafıma bakındım.Koskocaman dağın ortasında 10 tane ev var.Önümüz arkamız orman.Evlerden birinde oturan teyze ve kocası küçük bir bakkal açmışlar.Onun dışında hiçbir şey yok. Etrafta dolanan inekler,tavuklar ve koyunları saymazsak tabi.
"Beren mis gibi ev."
"Ya eve kötü mü dedim?Ortama bak.Ya Doruk ben korkuyorum."
"Beren birazdan karavanı almaya gelecekler.Sus ve yardım et." Doruk buzdolabındaki yiyecekleri eve götürürken bende aldığımız kıyafetleri poşetlere koyarak aldım ve eve girdim.Tam köy evi işte.Sadece biraz modern.Her yer ahşap.İki katlı olan evin ilk katında salon ve mutfak dışında bir şey yok.Yukarıya doğru yine ahşap merdivenler çıkıyor.Elimdekileri yere bıraktım.
"Doruk bu evde eşya yok." diye sitem ettim.
"Farkındayım."
"Ne yapacağız?"
"Karavanı almaya gelecek olan arkadaşım katalog getirecek.İstediğimizi seçeceğiz.3 gün idare ederiz artık."
"Nasıl idare edeceğiz?"
"Buluruz bir şeyler."
"Doruk..."
"Tamam ya panik yapma."
"Nasıl yapmayayım? Öleceğiz burada."
"Tamam yap."
"Ha?"
"Yapma desem de yapıyorsun yap desem de yapıyorsun." kafamla onaylayıp evden çıktım ve karavana girdim.Etrafı kontrol ettim.Doruğun geldiğini fark etmeden arkamı dönünce bastım çığlığı.
"Doruk ya hayvan niye haber vermiyorsun çok korktum." diye çığırırken ineğiyle karavanın yanında geçen teyze bana öldürücü bakışlar attı.
"Beren şu ranzanın üzerindeki yastık,yorgan,çarşaf ne varsa al.Bir kaç gün onlarla idare edelim."
"Tamam." deyip çarşafları ve yorganları katladım.Yastıkları da üstlerine koyup Doruğun kaslı kollarına bıraktım.
"Ya." diye mızmızlandı.
"Hadi hadi." deyip ittirdim.O inince son bir kez karavanı kontrol ettim ve inip kapıyı kapattım.Eve girdiğimde Doruk az önce verdiğim şeyleri yere seriyordu.
"Beren bak çarşaflardan birini yere serelim.Onun üzerine şu yorganı serelim.Yastıkları zaten kullanırız. geriye kalan bir çarşaf ve bir yorganı da üstümüze örtmek için kullanırız.İdare edeceğiz artık."
"Tamam." deyip düzgün seremediği yorganı düzelttim.Yatak işini halletmiştik ama ev buz gibiydi yani burada ya hayvanlar bizi yiyecekti ya da donarak ölecektik.Kapı tıklayınca panikle o tarafa döndüm.
"Korkma arkadaşım geldi."
"Ha evet." deyip kapıyı açtım.
"Merhaba yenge." dedi köy ağası kılıklı birisi.
"Merhaba." deyip içeriye buyur ettim.
"Hoşgeldin Ozan."
"Hoşbuldum abi ne yapıyorsun?"
"Ne yapalım işte.Kataloğu ver." Ozan denen tip kataloğu Doruğa uzattı.Doruk sayfaları karıştırmaya başlayınca bende yanına gittim.Abartısız mobilyalar seçip karavanı ve Ozan'ı uğurladık.Ozan 2 gün içinde geleceğini söyledi.Umarım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
NOT: "BENİ SEV"
Teen Fiction"Benden uzak dur." dedim boğuk sesimle. "Yeterince uzak durmadım mı Beren? Sen senden uzaktayken senin gülüşünü özlemek nedir biliyor musun? Ben her gece senin hayalini kurarak seninle uyudum.Ben her nefesimde gülüşünü özledim.Beren,seni özledim.Saç...