VIII. Parti Hazırlıkları

130 9 9
                                    

Yepyeni bir bölüm ile karşınızdayım! Çok geç kaldı farkındayım. Hepinizden özür diliyorum.

Multimedyaya Emir'i koydum. Umuyorum hepiniz bu Emir'den memnun kalırsınız.

Multimedyaya bir de şarkı, daha doğrusu fon müziği koydum. Biraz sevimli bir müzik ama kesinlikle içerikle tamamen uyuşuyor. Baştan değil de ortalarına doğru dinleyebilirsiniz. Zaten anlarsınız nereye uyduğunu.

Sizi fazla tutmak istemiyorum. Keyifli okumalar :)

Üzgün de değildim, üzgün değil de değildim. Karışıktı duygularım. Evet Yağız ve Gülden'den bahsediyorum. Onları sahilde dolaşırken görmek bir hayli canımı yakmıştı. Finansal sorunlara bak sen. Ben zaten inanmamıştım o pisliğe!

"Neye bakıyorsun Arya?" Dedi ve varlığını hatırlattı.

"Efendim?" Dedim dalgın bir şekilde.

"Camdan daldın gittin diyorum. Neye bakıyorsun?"

"Hiç. Gözüm dalmış."

"İnanayım mı sence?" Dedi kaşlarını kaldırarak.

Madem bir işe kalkışacaktım ve Emir de ortağım olacaktı, bilmesi lazımdı. Bir çırpıda hem kahvaltı ederek hem de olayları anlatarak tüm konuya hakim olmasını sağladım.

Düşündüğüm planı uygulamaya koymak için üzerinde kafa yorduk. Kahvaltımız bitti, arabada kafa yorduk, bizim evin önüne geldik, birbirimizi arayıp, düşünmeye devam edeceğimize dair birbirimizden söz aldık.

Emir gitti ve apartmana girdim. Bu apartman bana Yağız'ı ifade ediyor. Beraber yaşadığımız apartman, birazdan gireceğim ev beraber yaşadığımız ev. Evet Yağız'ı ifade ettiği için taşınmalıyım. Kaç gündür işe de gitmiyorum. Pff! Kim bilir ne biçim iş birikmiştir.

Yukarı çıktım ve anahtarla girip korkutmamak için zili çaldım. Biraz geç olsa da Berrak kapıyı açtı. Gülümsedi ve heyecanlı bir şekilde "Hah! Tam zamanında. Geç içeri hadi."

"Peki. Ne oluyor? Neden bu kadar heyecanlısın? Yoksa eniştem döndü mü? " Dedim ve içeri girdim. İçeri girmemle koltukta oturarak kek yiyen Damla'yı görmem bir oldu. O da beni gördü ve ağzında kek olduğu için sadece bana bakarak gülümsedi. Ben mi? Hayır tabii ki gülümsemedim. Ne gülümseyeceğim o salağa.

Berrak'ın yanına mutfağa gittim.

"Damla gelmiş. Neden?"

"Size önemli bir şey söyleyeceğim. Seni bekliyorduk. Hadi geç içeri. Kek ve limonata hazırlıyorum ben de. Geleceğim."

"Neymiş bu kadar önemli anlamadım."

"Fazla sorma git içeri hadi."

"Peki." Dedim ve istemeye istemeye Damla'nın yanına gittim.

"Geldiğin iyi oldu abla. Yoksa Berrak Abla'm beni daha iki saat böyle bekletirdi." Dedi şakayla karışık.

"Hı hı." Dedim ona bakmadan ve tabii ki gülmeden.

Berrak geldi ve yanımıza oturdu. Elindeki kek tabağını ve limonatayı masaya bıraktıktan sonra yutkundu.

"Evet. Size kaç gündür söyleyeceğim söyleyemedim. İkiniz de yanımda olun istedim ama başka kimse olmasın. İlk siz öğrenin istedim."

YAĞMURHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin