12

8.7K 394 129
                                    

"Dürüstçe söyle, ondan hoşlanıyorsun, değil mi?" Louis'in odasındaydım, cips yerken muhabbet ediyorduk.

"Ne?" diye alayla konuştum, ardından gözlerimi devirdim. "Kapa çeneni, Louis."

"Yani, başka ne olabilir ki? Bun aralar fazla huysuz olmaya başladın." Çocuk gibi bana dil çıkardı. Ah. Dün kazara ona Harry'yle yaşananları anlatmak zorunda kalmıştım. Hani şu öpüşme ve kafa karıştıran mesajlar hakkında. Ve o da bunun avantajını çıkarıyordu.

"Ben sadece... yorgunum." diye belirttim. Ayağa kalkıp Louis'inki yatağının karşısındaki yatağa ilerledim. Henüz bir oda arkadaşı yoktu. "Üniversite gerçekten zor ve yorucuymuş."

"Tanrım, sadece aklındakini söylesen?" tekrar yanıma gelip oturdu. "Sarah yüzünden mi?"

Derin bir nefes aldım. Louis bu konudan uzak kalmayacaktı, değil mi?

"Hayır."

"Tamam, şimdi anladım." Sırıttı ve saçımdan bir tutam alıp kendine bıyık yaptı. Kıkırdadım. "Sarah Harry'yle randevuya çıktı diye kıskanıyorsun! İşte bu yüzden!"

Sarah, Harry ile 2 gün önce randevuya çıkmıştı, geri geldiğinde ise Harry'nin ne kadar iyi biri olduğundan bahsedip durmuştu. Oturması için sandalyeyi çekmiş ve gerçekten de iyi bir öpücüymüş.

Buna hak vermeye engel olamamıştım.

"Bundan daha fazla var mı?" Konuyu hızla değiştirim. Ama cidden cips neredeyse bitmek üzereydi.

"Hayır, markete gidip biraz daha alır mısın? Ben öderim."

"Tabi-" Orada kimin çalıştığını hatırladım. "Kesinlikle olmaz!"

"Nedenmiş?"

"Harry orada çalışıyor!" Yüz ifadesi dediğim şeyi anladığında, kahkaha atmaya başlamıştı.

"Gidebilirsin, onu bugün B kanadında gördüğümü hatırlıyorum." Ciddi gibi duruyordu, şaka yapmıyormuş gibi. "Bugün çalışmadığına eminim."

"Benimle gelemez misin?" Şirince gülümsedim, belki kabul etmesini sağlayabilirdim. Belki oraya birlikte gidersek kıskandırabilirdim.

"Hayır."

"Hadi, lütfen?" Dudağımı büzüp kirpiklerimi bu şapşal çocuğa kırpıştırdım. O da dudak büzdü.

"İyi, birazdan gideriz." Memnuniyetle gülümseyip cips paketinde kalanları ağzıma boşalttım. Daha sonra iştahımı dinlendirebilirdim.

Markete gitmek için saat 3'ü seçtik. Bir saat sonra yani. O zamana kadar telefonlarımızla oyalanarak vakit geçirmiştik.

Sarah: heey senin kırmızı rujunu ödünç alabilir miyim?

Sıkıntıyla inledim. Gün geçtikçe beni daha da sinirlendiriyordu.

Ben: tamam ama bitirme

Sarah: Peki. Harry'le buluşacağım için kullanacağım.

"Sarah neden tam bir sürtük?" Hem kendime, hem de Louis'e soruyordum. Kafasını bir saniye için telefonundan kaldırıp omuzlarını silkti.

Ben: eğlenmene bak. çokça sevgiler.xx

Sırıttım. Sarah'la mesajlaşırken şu sözcükleri daha kullanıp kullanmadığını merak ettim.

Sarah: tamam?? ah! rujunu bulamıyorum. gelip benim için bul!

Sıkıntıyla inledim ve kafamı yanımda duran yastığa bastırdım. 5 saniye için bildiğim küfürleri sıraladıktan sonra kalktım. Bunu yapmak baya bir efor harcamamı ve stres basmasını sağlamıştı.

Nudes » h.s (türkçe)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin