27

5.7K 278 35
                                    

Hayır hayır hayır! Oylar ve okunma sayısı ve düşmesin nolooor

Ve tabiki yorum

Ehe

[27] ❤️

Karnım, tabii ki, uygunsuz bir şekilde guruldamaya karar verdiğinde, festivalin gürültüsünü bastırmak adına çimlerde uzanıyordum. Açtım, siktir.

"Erin?" Yanında duran Zayn kıkırdadı, aç olduğumu bilen bir ifadeyle duruyordu.

"Yok, ben iyiyim," Son yarım saattir içimde gelişmekte olan ağrıya rağmen yalan söyledim.

"Harry yüzünden mi?"

Cevap vermeden önce kaşlarımı çattım. "Evet."

"Dinle, onunla yapacağın şey senin seçimin, ama bir çocuğun seni aç bırakmasına izin verme." Sırtıma hafifçe vurdu, dik dik bakıyordu ve güzelliğini incelememe izin veriyordu.

"Teşekkürler." İç çektim, biraz söylediği tavsiyelere ve biraz da yüzüne.

Bir saattir burada hiçbir şey yapmadan uzanıyordum, sevdiğim biriyle takılabilirdim, --yada yemek yiyebilirdim. Zayn haklıydı. Ve ben de tüm bu olanları aşmış sayılırdım.

Rahat konumumdan kalkma dürtüsünü buldum, ve en yakın yemek standını aramadan önce vücudumu gerdirdim.

Bir stant buldum --sadece bir tane olmasından kaynaklıydı aslında-- ama Harry oradaydı, kulübeye yaslanmış ve lanet olası bir mısırlı sosis yiyordu. Tüm bu zaman boyunca o şeyi mi yiyordu?

Her nasılsa, oraya gitme cesaretini buldum.

"Hey," Louis ve onu, hiç göz kontağı kurmadan karşıladım.

"Naaber," Louis geveleyerek konuştu, belli olduğu üzere içkisini höpürtediyordu. Bir çeşit, kırmızı renkli meyveli buzlu içecek içiyordu.

Onu görmezden geldim ve kasiyere ilerledim.

"Merhaba, bir tabak kızartma alabilir miyim?" Kasiyere beş dolar verdim ve o on beş dakika beklemem gerektiğini söyledi.

Kulübenin orada bekliyordum, ve zamanı öldürmek adına olmayan tırnaklarımı inceliyordum (onları yemiştim de).

Sonra, Harry boğazını temizledi, "Selam, ben Harry. Tatlı birine benziyorsun,"

Dondum kaldım, kafa karışıklığı benliğimi ele geçiriyordu. Benden başka biriyle mi konuşuyoru o?

Kafamı kaldırdım.

"Evet, seninle konuşuyorum." Dudaklarını ısırdı, yeşil gözleri keyifle parıldıyordu.

"Ben mi?" Dedim, yanıt vermektense, dudaklarım sırıtmak için benimle savaşıyordu. Kızgın olmam gerektiğini biliyorum, ama o benim zayıf noktam olan şeyi deniyordu, aggh.

"Seni daha önce buralarda görmüş müydüm?"

"Hah." Tuhaf bir şekilde gülümsedim, dik bakışlarımı nereye bırakacağımı bilmiyordum. Bu sahne acayip tanıdıktı, haha.

Nudes » h.s (türkçe)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin