Nudes » h.s (türkçe)

18

i have loved you since we were [18]

🌺

"Aman. Tanrım. Sakın bakma! Ellerinle gözlerini kapa yada bir şey yap!" Paniklediğimden dolayı yatağıma hızla geri atladım ve rahat örtüyle her yerimi kapattığımdan emin oldum. Tamemen çıplak değildim, ama Harry'nin görmesi için her yerim gereğinden fazla açıktı.

Harry elini gözünün üstüne kapadı ve kıkırdamaya başladı. Parmaklarının arasından yeşil gözlerinin zevkle izlediğini görebiliyordum.

"Gülmeyi kes!" diye bağırdım, ama sonra kendimi de gülerken buldum.

"Üzgünüm, sadece," Dudakları gülümseme şeklini aldı. "Çok tatlısın."

"Tamam mı?" Beceriksizce yatağımda oturur hale gelip onu izlemeye başladım. Gülümsemesinin ne kadar inanılmaz olduğunu asla hazmedemeyecektim; gamzelerinin eşit olmayışı, sol tarafın daha derin olması, ah, burnunun tam pir penis şeklinde olması, o dudakları... agh.

"Bu arada, gitmiyorum." diye sözlerine ekledi, yüzünde şeytani bir gülümseme oluşmuştu.

"O nedenmiş? Burası benim yurt odam, seni şikayet edebilirim."

"Sana söylemek istediğim bir fikrim var."

"İyi, söyle ve sonra da git." Harry kıkırdayarak kafasını salladı.

"Erin, seninle gerçekten yeniden başlamak istiyorum." Harry aniden ciddileştiğinde, derin sesi ürpermeme neden olmuştu. "Her şeyin içine ettiğimi biliyorum, ama ben kızlar hakkında... onları nasıl memnun edeceğini bilmeyen aptal bir çocuğum." Gözlerimi devirdim, ama itiraf ettiği şey yüzünden gülümsüyordum.

"Baştan başlamak mı?" Teklifini, düşünerek tekrar ettim. Tamam, Sarah'nın planına düşecek kadar salak olması gerçeğini değiştiremezdim, fakat ondan hoşlanmıştım. Sonunda hoşlandığım birini bulmuşken ona kızgın kalmam anlamsız geliyordu. "Ben..."

"Seni kafeteryada ilk gördüğüm anda aşık oldum. Tepsindeki yemekleri o saf kızgınlığınla taşıman beni biraz korkutmuştu, ama... bunu çekici de bulmuştum."

"Harry, ben--"

"Kahverengi saçlarını seviyorum. Yüzünle o kadar uyumlu ki, ve ah, giyinişini de beğeniyorum. Düz tişörtlerini, bazen lekeli olsalar bile seviyorum. Hatta bence bu çok samimi. Ve, göğüslerin çok büyük. Acayip seksisin."

"Harry," Bir çocuk bana bunları nasıl söylüyor olabilir ki? Ve ah, göğüslerim o kadar da büyük değiller bile...

"Lütfen, bir kez daha düşün."

"Ama, tekrar düşünürsem fikrim değiştireceğim!" Diye bağırdım, neredeyse affedecektim. Bir hata beni sonsuza dek geçmişte tutamazdı.

"Ne demek istiyorsun? Yani..." Kaşları şaşkınlıkla yukarı kalktı, yüz ifadesi çok komikti. Bir bebek gibi gözlerini kırpıştırıyordu. Ve çok tatlıydı.

"Yani, en yakın arkadaşımı öptün. Hangi beyinsiz bunu yapar sence?" Dedim, beni incittiği geceyi hatırlamamı görmezden gelerek.

"Hayır, hayır, hayır! Onu boşver! Şimdiye dön, lütfen?" Sesini yükselterek bağırdı. Çılgın marketçiler gibiydi. "Senden çok, çok fazla hoşlanıyorum, Erin."

Sonra sessiz kaldım. Yere bakıyorken bile gözlerinde ki gerginliği hissedebiliyordum. Derin bir nefes aldıktan sonra, gülümsedim, ve tek elimi Harry'ye uzattım. "Selam, Ben Erin. Tanıştığıma memnun oldum."

Harry sırıttı, ve sırıtışı gittikçe büyüyordu.

"S-selam, ben Harry. Tüm hayatım boyunca gördüğüm en güzel kızsın." Söyledikleri yanaklarımın kızarmasına neden olmuştu. Ağzımdan çıkan kıkırtıları ise kontrol edemiyordum.