Nudes » h.s (türkçe)

26

Harry'nin anlatımı

[26]

Memnuniyetle hırıldıyordum, ve içinde bulunduğum kabin tuvaletin sıcak atmosferi yüzümdeki terin aşağıya akmasına sebep oluyordu.

Büyük elimi, uzunluğum etrafına sarıp aşağı yukarı hareket ettirirken Erin önümdeyken hissettiğim şeyleri hayal ettim.

Yüce İsa, bu çok utanç vericiydi, kız arkadaşımı önümde dans ettirdiğime inanamıyordum.

Doruğa ulaşmanın rahatlığından sonra, penisimi direk iç çamaşırıma tıkıştırdım ve şortumu yukarı çektim. Şimdi buradan çıkmak ve hiçbir şey olmamış gibi davranmak zorundaydım.

Plastik kapıyı ittirdiğimde, muhtemelen on beş yaşında ki kızgın bir kız çocuğuyla karşılaştım. Ah, umarım yeni gelmiştir.

"Eğlendin mi?" Şeytani bir şekilde gülümsedi, sonra kendi işini halletmek için beni ittirdi.

"Siktir." diye kendi kendime fısıldadım, küçük bir kızın ben otuz bir çekerken çıkardığım sesleri duymuş olması rahatsız ediciydi.

Herkesin olması gereken yere geri dönmeden önce, etrafı birkaç kere daha kontrol ettim.

İnsanları ittirerek orta yere ulaştım. Önceden bulunduğumuz yere geri dönmenin ne kadar zor olduğunu yeni farkediyordum.

"Harry!" Ön taraftan gelen Zayn'in tanıdık sesini duydum, ve havaya kalka elini izledim. "Elimi tut!"

Onu gördüğüm için aslında rahatlamıştım, güçlü tutuşunun beni ön tarafa doğru çekmesine izin verdim.

"Neredeydin, adamım?"

"Agh," Öksürdüm, "Şey yapmam gerekiyordu, tuvaleti kullandım, evet."

"Tamam?" Kıkırdadı. Neyse ki başka bir şey sormamıştı. "Erin nerede?"

"Bilmiyorum, onu bulmaya çalışıyorum."

"Ne giyiyordu?" Diye salakça bir soru sordu Zayn. Ama, yinede onun vücuduna bakmamış olduğuna sevinmiştim.

"Gri bir tişört ve kot pantolon," dedim. Gözlerimle etrafı tarıyordum. Zayn de aynısını yapıyordu.

"Ah, işte orada!" Aynı kıyafetleri giymiş olan bir kızı gösterdi, ama başka bir erkekle olması onun Erin olmadığını açıkça gösteriyordu. "Ya da değil?"

"Hayır, o olamaz," Kafamı iki yana salladım ve sahnenin diğer tarafına bakınmaya başladım.

"Bence o," dedi Zayn tekrar can sıkıcı bir şekilde, elinde duran birasından bir yudum aldı. "Ama, neden başka biriyle?"

Kaşlarımı çattım, kızı tekrar kontrol ettim. "Kes, o Erin değil."

"Ama baksana," diye, dik dik bakıyor oluşumu değiştirmek üzere tekrar diretti. "Onun yüzü, bu onun yüzü."

Kıza bir kez daha baktım, ve bu sefer anladım, o kesinlikle Erin'di.

"Ah," Dedim salakça. "Dur bir dakika,"

Başka bir adamlaydı. Poposunu başka bir adama dayatıyordu, tıpkı az önce bana yaptığı gibi. Ne? Bunu bana yapmazdı...

Zayn beni durdurmadan önce onların olduğu yere koşmaya başlamıştım bile. Önüme çıkan herkesi sertçe ittirdim, amacım onlara çabucak ulaşmaktı.

"Erin!" Diye bağırdım, kafası geniş gözleriyle birlikte hemen bana döndü.

"Harry?" Kafası karışmış gibi görünüyordu, sesinde hiçbir suçluluk tonu yoktu. Bu bir şakaydı, değil mi?

"Nasıl-- ben--" Kelimeleri tamamlayamıyordum. "Sen... Cidden mi?"

"Ne?" Şoka uğramış gibiydi. Onu yakaladığım için miydi? "Hayır, hayır, hayır, düşündüğün gibi değil!"

Güldüm, hala Erin'in arkasında duran göt deliğine baktım. Erin bunu görmüş olmalı ki hızla arkasına döndü ve iri adamı sertçe yere itti.

"Hey!" Adam bağırdı, kıçını tutuyordu, muhtemelen darbeden dolayı acımıştı.

"Kapa çeneni!" Diye bağırdı Erin. "Neden bana dokundun seni pislik göt yığını?!"

"Sana inanamıyo-"

"Hayır, dur," Gözlerini devirdi, tavrı beni şaşırtmıştı. "Anladım. Sanırım o şekilde görünüyordu."

"Ne?"

"Bu adi şerefsiz bir sapık," hala yerde oturan adamı işaret etti. "Ve ben bir anlığına onu sen sandım."

"Nasıl onu ben sanabilirsin?" Hala içimde bir şüphe vardı. "O daha iri ve daha uzun..."

"Ne bileyim!" Sinirle ellerini havaya doğru savurdu. "Bütün sikler aynı hissettirir!"

Sessiz kaldım, ona bir adım yaklaşırken yarattığım stresi yok etmeyi umuyordum. Tabiki beni aldatmazdı. Onu bununla suçladığıma inanamıyordum.

"Harry," Kaşlarını çatarak bir adım geriledi. "Git ve sosis al. Birazcık sakinleşmeme izin ver."

"Ne, neden?"

"Bilmiyorum, lütfen." Kafasını kaldırıp, büyük kahverengi gözleriyle bana baktı, onu yalnız bırakmamı diliyordu.

İç çekerek, üzgünce kafamı salladım. Onun güzel yüzünü somurturken görmeye dayanamazdım.

"Teşekkürler." Diye fısıldadı, sonra sahnenin arkasına doğru ilerlemeye başladı. Bende çubukta sosis almak için kuyruğa girmek üzere uzaklaştım.

"Ben-ben de geleyim!" Louis aniden ortaya çıktı, ve onlardan uzaklaştığım mesafeyi yakaladı.

"Tabi." Tembelce konuştum. Yürürken bakışlarım ayaklarımdaydı.

Sanırım bir şekilde tüm bu festival gecesini mahvetmiştim, siktir.

••••••••••••

10-D sınıfından Hayri adlı arkadaşımızı yerine gönderiyoruz,,,,

👏🏿👏🏿👏🏿👏🏿👏🏿👏🏿

BUGÜN BENİM DOĞUM GÜNÜM hahhaaaayyt

VE TABİKİ ZAYN BEYEFENDİNİN DE

🙄😒

Zayn bebeğim seni çok seviyorum, ne yapmış olursan ol; bugün seninleyim ve seninle gurur duyuyorum. Her zaman. İyiki doğdun.

💁🏻💞❤️