OKUYUUUN ÇOOK ÖNEMLİ!!!Sonunda Kara kaderli çiftlerimi yazıyorum. Bu bölüm BaekYeol sonra KaiSoo gelecek ve sonrada bir bölüm HunHan gelecek. HunHan bölümünü final yapmayı düşünüyorum. Özel bölüm isterseniz eğer yazarım. Bu yüzden bu konudaki düşüncelerinizi benimle paylaşın lütfen. Bu hikaye bittikten sonra bir hikaye yayımlamayı düşünüyorum. Yine biraz fantastik türünde olacak. Çiftim belli değil. Hangi çifti okumak istersiniz yazın . Okullar açılınca daha rahat olacağım bu yüzden sık yazabilirim. Eğer okuyacaksanız hikayeyi yazacağım. Lütfen yorum yaparak düşüncelerinizi belirtin. Finalden önceki bölümle karşınızdayım.
İYİ OKUMALAR DİLERİM ^-^
Bu bölüm isilakbs -KimKai88- bal10cu HunniHan korexokml Feyzaahan adlı okuyucularıma ithafen yazılmıştır. En başından beri takip eden siz okuyucularıma özellikle teşekkür ederim. (Unuttuğum veya gözden kaçırdığım varsa özür dilerim. Yorumda kendini belirt lütfen ^-^)
Bayramınız Kutlu Olsun ^-^
- Baekhyun -
Karanlık ve sessiz odama oturuyorum. Yeol'ü düşünüyorum. Bana olan aşkını , bakışını , gülüşünü düşünüyorum. Aslında en güçlü aşka sahip olabilecekken onu neden kabul etmediğimi düşünüyorum. Onu bu saçma hayatıma alabilir miyim? Ona bu zararı gözümü kapatıp verebilir miyim? Bensizken daha iyi olmaz mı? Benimle olmaya çalışırken kendi hayatını bahvedebilir mi? Bir çok soruyu düşünüyorum. Ben eğlence düşkünü fırıldak Baekhyun. Herkesin imrendiği öz güven deposu. Gerçekteki korkak , güçsüz , iğrenç sürtük ben. Onun gibi birini hak ediyor muyum? Annesi kocasının dayakları yüzünden ölmüş bir mezar bile alamayan biriyim ben. Korkumdan polise bile gidemedim. Gidersem bana yine dokunacaktı. Yine o anları yaşayacaktım. Annem öldükten sonra babamı tatmin etmek bana kaldı. Çok acı çektim. Hayatıma bir çok kez lanet okudum. Sonra tanrı bana bir ışık gönderdi. Hayatımın tek olumlu noktası oldu birden bire. Onsuz olamazdım. Her an her dakika onu düşünüyordum. Bana dokunan babamı o gibi düşünüyordum. Artık o kadar kötü gelmiyordu. Sonra birden durdum. Hiç bir şeyin düzelmediğini fark ettim. Evet ona aşıktım. Bana hayata tutunma gücü veriyordu. Gülüşüyle kalbimin ritmini değiştiriyordu. Ancak onu bu hayata nasıl sokardım? Beni kabul etmesini nasıl beklerdim? O bana aşıktı. Evet hatta sevgili olalım diye peşimden çok koştu. Fakat aşık olup deli gibi sürekli peşinde koştuğu kişi bu acınası Baek değildi. O fırıldak , ego çuvalına aşıktı. Bende isterdim , beni böyle kabul etmesini fakat kim babası tarafından tecavüze uğramış birine dokunmak , öpmek isterdi ki?
Benimde canım yandı onu red ederken. Gözlerine bakıp ' Sana aşık değilim Yeol! Bana nasıl aşık olursun?! Biz arkadaşız sanıyordum! Ama artık arkadaş bile olamayız! Benim bulunduğum ortamlarda bulunma! Benim gittiğim yerlere gitme! Bana yaklaşma! Benimle konuşma! Senden tiskiniyorum' demek tüm vücudumu buzlu suya sokmak gibiydi. Gözleri dolduğu an içim parçalandı. Pişman olmuştum.Ancak benden ümidini kesmesi için aklıma gelen her cümleyi söylemiştim. Daha sonra her bir araya geldiğimizde kavga ettim onunla. Benden hiç bir zaman ümidi kesmemişti. Ancak şimdi kesti. Karşı karşıya gelsek bile ben yokmuşum gibi davrandı. Bana bakışındaki hisler yok oldu. Gülüşündeki samimiyet kayboldu. Aşık olduğum dev benim yüzümden bu hale geldi. En çok istediğim şey neydi biliyor musunuz? Ona sarılıp kokusunu içime çekmek biraz geriye çekilip o muhteşem gülüşünü görmek bana bakan gözlerinde kaybolmak... Bu kadar zor muydu bunları gerçekleştirmek? Hayır! Ama sanki ona yaklaşsam bu iğrenç hayatım ona bulaşacak gibi hissediyorum. Ne yapacağım?! Nasıl yaşayacağım? Hiç bir şeyden emin değildim. Saçma bir hayatım vardı. Film gibiydi hayatım ancak bu rolü canlandırmak zordu.