Bölüm 7 "Ben..."

4.7K 353 231
                                    

Sıkıcı bir bölümle karşı karşıyayız gençler dldld WARNING!
Yazım hatalarım varsa affolla~
-----

Sabah her zamanki gibi saat 7'yi gösterdiği gibi gözlerim açılmıştı. Açıkçası artık bu konuda zorlanmıyordum.

Gerek ki okul ortamından gerek ki iş ortamından bu duruma alışmıştım. Göz kapaklarım huzurla kıpırdanıp yanımdaki meleğe dönerken, ona her baktığımda heyecanlanıyordum.

Büzülü pembe dudakları, alnına düşen saçları, titreyen sık kirpikleri, hafif pembeleşen yanakları ve şişik karnının üzerinde birleştirdiği elleri...

Luhan tapılasıydı ve ben bu tapılası şeyi severek ibadet etmekten başka birşey yapamıyordum.

Sabahki rutinimi -Luhan'ı en az yarım saat izliyordum ki böylelikle günüm güzel geçiyordu- gerçekleştirdikten sonra dokunmaya kıyamadığım dudaklarına ve minik bebeğimizin olduğu karnına öpücüklerimi kondurup kalktım.

Önce banyoya gidip elimi yüzümü yıkadım, ardından ellerimle saçlarımı düzeltip odamıza geri döndüm. Aynadaki yansımadan sevgilimi izlerken kalbim her zamankinden daha fazla hızlı atıyordu.

Dudaklarımdan atamadığım huzurlu gülümseme ile dolabıma yöneldim.

Luhan, çoktan ütüleyip hazırlamış ki kıyafetlerimi~

Hafifçe kıkırdarken hayali öpücüklerimi yolluyordum ona burdan.

Açıkçası onun ne kadar egoist olduğunu şöyle bir kilometre öteden bile görebilirsiniz. Anca o hala benim masum geyiğimdi.

Askıya konulmuş, ütülü mavi gömleğim ve siyah pantolonumla genişçe gülümseyip giyinmeye başladım.

Gözlerim Luhan'ın üzerinden bir an olsun ayrılmazken her an olabilecek yardım çağrısına hazırdım.

Erkek hamileliğinin yüzdeliği düşük olduğu kadar riskleri çok fazlaydı ve ben Luhan'ın ve bebeğimizin kesinlikle tek bir kılına bile zarar gelmesini istemiyordum.

Bu sıkıcı düşünce ile kaşlarım çatılırken, koca bebeğim bunu hissetmiş gibi homurdanmıştı. Ona yaklaşıp yumuşak ve dokunulası saçlarına öpücük kondurdum.

"Seni seviyorum, meleğim."

Hoşnut mırıltılarla birlikte birlikte bende yataktan kalkarken odadan çıktım.

Islık çalarak mutfağa girdiğimde yiyişen, yoda ve sümüklü böcek çiftini görmeyi bekle- Hey kimi kandırıyorum ki! Her sabah görüyorum. Ah bazen Luhan'ı uyandırıp nasıl yapılırmış göstermek istiyordum ancak.. Onun için yeterince endişelenirken birde kendi ellerimle zarar veremezdim.

Bu durumdan oldukça rahatsız olduğunun farkındaydım ancak sabretmesi gerekiyordu azgın geyikçiğin.

Aklıma doluşan edepsiz düşünceler doğrultusunda boğazımı temizlerken utanmadan işlerine devam etmişlerdi.

Tabii, ben kimim ki? Peh.

Onlar beni unursamadan devam ediyorlarsa, bende yemeğimi yerdim.

Hah!

Omuz silkip hazırlanan sofraya guruldayan karnımla bakarken hemen bir sandalyeye oturup yemeye başladım.

Ancak kulağıma dolan şapırtı sesleri tüm iştahımı kesiyordu.

"Birbirinizi yemeyi bırakında gelin yemek yiyin."

Can We Start With BABY?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin