Multimiz var!!!
"Nefes al Beril!"
"Alamıyorum!Sen heyecanlı değil misin?"
"Değilim!"
"Ne kadar öküzsün ya!"isyankar sesime sıkıntıyla derin bir nefes verdi.Titreyen ellerimi sımsıkı tutarken beni kendine doğru çevirdi.
"Güzelim nefes alabiliyorum çünkü yanımdasın"ela gözleri ciddi ciddi bakarken yüzüme bir kaç santim uzaklıktaydı"heyecanlı da değilim.Sadece sabırsızım çünkü sonunda tamamlanıyorum."yüzünü buruşturdu."Öküzlüğüme gelecek olursak da"omuz silkti"beni böyle kabul ediyorsun."
Gülümsemekten gerilen yüzüm kış bahçesinin kapısına dönmemekte ısrar etsede dayanamayıp parlaklığını hissettiren cam alana çevirdim bakışlarımı.Nefesimi düzenlemeye çalışsamda çabam boşaydı.
İri gözlerle cam alana bakarken Dante'nin kıkırtısı kulağıma geldi.Sinirle ona döndüm.Lafları beni yumuşatıp üzerine atlama isteğimin büyümesine neden olsada süpriz düğünün hesabını soracaktım.Karnına dirsek attım.
"Ah!"
"Gülüyorsun birde!Bu düğünün hesabını vereceksin Dante!Babamla konuşmamıştım daha ya!"beni takmadan belime sarıldı.Hayır düşününce babamın bu olaydan habersiz olmaması imkansızdı.Eh o zaman anlamam gereken şey babam beni elin oğluna vermeye çok istekliydi!
Kenardan parıltılı alana bakarken kar yağmasada havanın soğuğu ve heyecandan titremeye başlamıştım.
Saçlarımdaki sıcak nefes durumumu anlamış gibi içimi ısıtırken boğuk ses tekrardan titrememe neden olmuştu.
"Dayanamadım."
Tek bir fısıltı ancak bu kadar etki ederdi heralde.
"Çok beklettik.Girelim hadi!" elimi koca avucuna aldı.Parmaklarımdan geçirdiği parmakları biraz olsun iyi hissettirirken ilk adımımızı attık.
Kapıya kadar gerginliğim daha da artmış içimden Danteye yapacağım işkenceleri geçirirken omuzlarımdaki kürk birden alındı.Başımı sola çevirince nişanlımın-müstakbel kocamın-elindekine ses çıkarmadım.Çıkarabilecek durumda da değildim.
"Sakin ol güzelim."mutluluktan uçtuğu boğuk mırıltısından belli olurken ben onun tersine intikam kokan tıslamamla karşılık verdim."Bunun hesabını sana sorucam De Luca!"
Cam kapıdan içeri girdiğimizde etraf bir kış bahçesinden beklenileceği gibi çiçeklerle doluydu.Bunun dışında müzik sesi geliyor her adımımızda artıyordu.Paralel kenarlarda dikili bitkiler bir kaç metre sonra genişliyordu.İnsanları ve masaları ama hepsinden de dikkat çeken şey olan ışıklı ağacı görebiliyordum.
"Bian kabul etmedi sandım!"gelen sese dönünce Bruno elleri cebinde siyah takımı içinde muhteşem görünüyordu.Buz mavisi gözleri haylazlıkla parlıyordu.
Onu özlemiştim.
Elimi tutan elden kurtulup kollarımı boynuna doladım.
"Tanrım!"belime sarılıp bir tur etrafında döndürürken arkadan gelen homurtuyu ikimizde takmadık.
"Seni çok özledim!"
"Bende özledim avcı.Uyanmana çok çok çok sevindim.Daha erken gelecektim ama İtalya da işlerle uğra-"
"Bu kadar yakınlık yeter!"huysuz bir çocuk gibi beni Bruno'nun belime sarılı kollarından kendine çekip yakın arkadaşını geriye doğru iten kişi tahmin edin kimdi?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TEHLİKELİ GÜZEL(tamamlandı)
General FictionBeril AYAZ...Türkiye'nin en büyük gizli servisin de çalışan,bir çok başarıya imza atan ve haksızlığa tahammül edemeyen baş belası bir ajan... Dante DE LUCA ...Eski İtalyan Mafya lideri yaşadığı olaylar sonucu 8 yaşındaki yeğeni için yasadışı işleri...