DURAKTAKİ KATİL (TAMAMLANDI)

9. KATİLİ SEÇMEK

Hıçkırıklarımın arasından dışarıyı seyrediyordum . Bir türlü susturamadığım kalbim atmayı bırakmak üzereydi . Zor nefes alıyordum ve bunun farkındaydım . Taksiye evin adresini vermiştim . Peki eve girebilir miydim ? O eve nasıl geri dönecektim ki ? Parmaklarımla yüzümü kapatıp kendime gelmeyi denedim . İçimde bir yerlerde anlatamadığım bir duygu vardı . Ve bu şimdi gün yüzüne çıkıyordu .

Özlem . Mirza'yı özlüyordum . Oysa kendime kızmıştım en başından . Bir katili aklından çıkar diye . Derin bir nefes alıp gözümün altını sildim . Taksi eve yaklaşıyordu ama yavaş gidiyordu . Sonunda durduğunda yavaşça kapının kulpundan tuttum . Kulaklarımı dolduran 'klik 'sesinin ardından ürkerek kapıya bakındım . Kapılar kilitlenmişti . Ne olduğunu anlamaya çalışırken duyduğum sesle tüm bedenime yayılan korku titrememe neden oldu  .

'Kızıl ? ' korkuyla kapıya uzandığım sırada kolumdan tutmasıyla geriye savruldum . Ensemi sert bir şekilde koltuğa çarptığımda acıyla inledim . Ön taraftan bir anda üzerime çıktığında korkuyla elimi ona doğru savurdum . Kollarımdan tutarak bacaklarımın üstüne çöktüğünde korkudan bayılmak üzereydim . Hiç bir şey yapmak istemiyordum . İçimden bir duygu onu gördüğüme sevinmeye çalışsa da beynim her dakika onun Katil olduğunu hatırlatıyordu bana .

Korkuyla çığlık attığımda ellerimi kıracak kadar sıkmaya başladı . Acıyla yüzümü buruşturdum . Kesinlikle beynim ondan korkuyordu . Ona doğru dizimi savurduğumda kasıklarına gelen tekmem acıyla kıvranmasına sebep oldu . Ellerini bir anlık gevşettiğinde son gücümü de kullanarak göğsünden itekledim . Kapıya doğru savrulduğunda acıyla inledi . Hızla kapıya yetişip kilidi çevirdim . Beni yakalamak için uzansa da sadece saçımın ucundan tutabilmişti . Saçlarımdan kopan tel derimde iğne etkisi yaratırken hızla ilerlemeye başladım . Onunla ilk karşılaştığım sokaktaydım . Daha doğrusu bana ilk iğneyi yaptığı sokakta . Korku tüm bedenimi ele geçirirken hızla adımlarımı güçlendirdim . Arkama dönmeye fırsatım olduğunda taksiden indiğini gördüm . Önüme dönüp bana doğru koşmasını aldırmadan koşmaya devan ettim . Ta ki kapıdan çıkan Emre'yi fark edene kadar .

'Emre !! ' korkuyla çığırdığımda bakışları beni buldu . İki saniye bana bakındıktan sonra omzumun arkasından arkaya bakmaya başladı . Mirza'nın yaklaşmasına izin vermeden hızla Emre'nin kollarına dolandım . Kalbimin ritmi , göğsüne yasladığım kulağımda atıyordu sanki . Koşmam hataydı . Onu görmek istemiştim ama bunun tamamen bir yanılma olduğunu anlamıştım . Beni öldürecek olan birinin yanında kalmak mı istiyordum ? O bir Katil !!

Bağıran iç sesim her şeyi açıklığa kavuşturduğunda korkuyla kafamı kaldırdım . Emre hızla beni arkasına çektiğinde korkuyla sokağın öbür ucuna baktım . Mirza yüzünü kapatacak şekilde şapka taksa da çenesi görünüyordu . Ve o boynunda hasta olduğum dövmesi . Korkuyla kollarımı Emre'nin ellerine doladım . Mirza ' nın çenesinin seyrediğini fark etmem uzun sürmemişti . Ona dokunmama mı kızıyordu . Saçmalama diyerek araya giren düşüncelerime hak verdim . O sadece seni öldürmek istiyor . Doğruydu .

Bakışlarım ikisinin arasında gidip gelirken aklıma eski anılarım geldi . Emre benim altı yaşından beri yanımda olan birisiydi . Ona her şeyimi anlatırdım . Klasik abi kardeş ilişkisi yoktu bizim aramızda. Ben ondan hoşlandığımı düşünüyordum . Ama her şey değişmişti. Emre başka birisine aşık olmuştu ve benim zayıf kalbim onu abisi gibi görmeye mahkûm kalmıştı . Emre bir anda ellerimin arasından kaydığında korkuyla gözlerimi kapadım . Havada uçuşan yumrukları görmemle yutkunmam bir oldu .

Birbirlerine öldüresiye attıkları yumruklar bazen boşa gitse de yüzleri çoktan zarar görmüştü . Ne yapmam gerekiyordu ? Ne yapmalıyım ? Korkuyla titreyen parmaklarıma baktım . Güçsüzdüm . Ne yapabilirdim ki ? Bir hiçtim ben . Korkuyla önüme döndüm . Emre üste çıkmıştı . Bir eli boğazını kavrarken diğer eliyle yumruklarını savuruyordu . Korkuyla elimi kaldırdım ve ileriye doğru uzattım . Ormanda ağaçtan düşerken hissettiğim sesi bir daha duyduğumda bir anda kararan gözlerimle evin demir kapısına doğru düştüm . Sırtım sert bir şekilde çarptıktan sonra yere düştüğümde yavaşça gözlerimi araladım .

Bu sefer de beni tutmasını beklemiştim nedensizce . Emre'nin ne zaman benden ayrılıp , Mirza'ya yumruk salladığını görmemiştim . Ya da Mirza'nın ne zaman karşılık verdiğini . Tek gördüğüm beni isteyen iki insandı . Ama birisi katildi . ' Her gerçeğin bir yüzü vardır ' diye düşündüm . Demir kapıya yaslanarak ayağa kalktım ve elimi kalbime koydum . Neden hissedemiyordum ki ? İçimi bir panik daha kaplarken yavaşça kafamı kaldırdım .

Bir anda gelişen olaylarla Mirza , Emre'yi üzerinden atığında ayağa kalkma fırsatı yakaladı . Eline aldığı siyah şeye korkuyla baktığımda kalbim tekledi . O bir silahtı . Hızla inip kalkan göğüslerine baktım . Mirza silahı belinden çekip namlusunu tam Emre'nin kafasına doğru tutmuştu . Korku tüm bedenime yayılırken yerdeki şapkaya baktım . Terlediği için saçları ıslanmıştı . Şapka kafasından düştüğü için yüzünü daha rahat görüyordum . Yorulmuş gibiydi . Nefesini duyuyordum sadece . Emre şaşkınlıkla onu izlerken onun da farklı olmadığını gördüm . İkisi de birer boğa gibiydi . Kızgın birer boğa . Bana döndüğünde korkuyla geriledim . Silahın ucu hala Emre'ye bakıyordu . Bu hiç hoşuma gitmese de durmak zorundaydım . Ona bir şey olmasına izin veremezdim .

' Kızıl ? ' sesini duyduğumda bakışlarımı silahtan alıp ona çevirdim . Bana bakmıyordu ama benimle konuşuyordu .

' Seçimini yap . Şimdi ' dediğinde şaşkınca beklemeye başladım . Ne seçiminden bahsediyordu bu ? Korku bedenimi titreterek geçtiğinde nefes alaya çalıştım . Bana seçim yaptırıyordu . O mu ben mi demişti kısaca . Şaşkınlığım artmaya devam ederken elini uzatan Emre'ye döndüm . Gülümsediğinde ben de gülümsedim .

Doğru olan şeyi yapacaktım , herkes için . Emre'ye doğru ilerlemeye başladım . İlk önce tek olan merdiveni inmiştim . Sonra da yavaş adımlarla ilerlemeye başlamıştım . Mutlu olabilirdim . Bir anda kalkan elle neye uğradığımı anlamazken Mirza'ya baktım . Silahı hala ona doğrultsa da artık bana bakıyordu ve elini de bana uzatmıştı . Ne yapmam gerektiğini düşünürken bir yandan da korkuyordum .

Sence seni bırakır mı ? Sesim beynimde yankı yaptığında ona hak verdim . Onu seçmezsem beni bırakır mıydı ? Bırakmazdı .

Arkanı döndüğün anda öldürür seni . Emre'yi seçersem bu olacak mıydı ? Evet . Beni öylece bırakmazdı . Korkmaya devam ederken ellere baktım . Gözüm sadece Mirza'ya bakıyordu . Elimi yavaşça kaldırdım ve Emre'ye doğru uzattım .

Yapma . Öldüreceksin onu !! Gür sesle içimde yankı yapan cümleyi tekrarladı beynim . Onu öldürecektim . Benim yüzümden . Yavaşça Emre'ye yaklaştım ve kulağına eğildim . Mirza bize uzaktı ve fısıltımı duyamazdı . Yavaşça geriye çekildikten sonra Mirza'ya döndüm ve elimi uzattım . Elimi sıkıca kavradığında beni kendine çektikten sonra silahı yavaşça indirdi ve beline koydu . Emre beni tehlikeye atacak kadar aptal değildi . Hele de bu olaylardan sonra .

Hızla ilerlemeye başladığımızda elimi sıktığını fark ettim . Onu sinirlendirmiştim . Bunu görebiliyordum . Bu iyi de değildi . Taksiye bindiğimde hızla üzerime eğilip kemeri taktı . Sonunda taksiyi çalıştırdığında korkuyla önüme bakındım . Emre korkuyla bana bakıyordu . Taksi ara sokakta geriye giderken son çareme el salladım . Üzgünüm Emre . Ölmene izin veremezdi bu zayıf kalbim ...