22. ÖLÜ

22.5K 1K 259
                                    

Alnımda duran ıslak bezi hissettiğimde kendime gelmeye başlamıştım . Soğuk bezi vücudumda hissettikçe irkilmeye devam ediyordum . Sonunda gözlerimi aralayacak gücü bulduğumda derin bir nefes alıp alışık olmadığım tavana bakındım . Farklı avize odayı aydınlatırken bir yandan da gözümü kamaştırıyordu . Son anda başka bir eve geldiğimizi idrak ettiğimde kafamı sağıma çevirdim . Islak bez yere düştüğünde bakınmaya başladım . Oda boş değildi . Aksine tam başucumda ki tekli koltukta Mirza derin bir şekilde uyuyordu . Gözlerimi yüzünde gezdirerek biraz incelediğimde mırıldanarak uyumaya devam etti . En son ne olduğunu düşünmeye başladığımda aklıma gelenlerle irkildim . Kolum ... Kımıldattığım koluma giren ağrıyla inleyerek dudaklarımı dişledim . Gözlerimi koluma indirdiğimde sadece omzumda sargı olduğunu fark ettim . Dikkatli bir şekilde sarılmıştı . Üstümde bir şey olmadığını fark ettiğimde utançla etrafıma bakındım . Üzerime giyebileceğim bir şey yoktu . Bacaklarıma kayan örtüyü üzerime çekmek için çabaladıkça ağrı daha da artıyordu . Dizlerimi yukarıya çektiğimde örtüye uzanan el ürkmeme sebep olmuştu . Ne ara uyandığını anlamadığım Mirza örtüyü üzerime çektikten sonra gözlerini ovaladı . Yeni uyandığı için sersemlemiş görünüyordu . Geriye çekildikten sonra merdivenlerden gelen ayak seslerini duyunca derin bir nefes alıp geriye yaslandım . Kapıdan gelen sesleri duymuştum . Nefesim sanki alev alıyordu . Yüzümdeki sıcaklığı fark edebiliyordum . Biri benimle konuşuyordu . Hatırlıyordum . Mirza'nın yanıma gelip benimle konuştuğunu hatırlıyordum silik silik .

Bir süre sonra merdivenlerden tekrar sesler geldiğinde sağ elimle destek vererek doğrulmaya çalıştım . Bir yandan kendimi geriye çekmeye çabalıyordum . Bir yandan da üzerimdeki örtüyle uğraşıyordum . Bir anda belime değen buz gibi ellerle çığlık attım . Elleri o kadar soğuktu ki bedenimin ne kadar sıcak olduğunu daha iyi anlıyordum . Hızla koltukta doğrulmamı sağladığında örtüyü üzerimden atarak yanıma oturdu . Karşısında böyle durmak utançtan ölmeme sebep oluyordu . Eline baktığımda kıyafet olduğunu gördüm . Yavaş hareketlerle kazağın kolunu elime geçirdiğinde inledim . Ne yaparsam yapayım ağrıyordu . Sonunda kazağı giyebildiğimde ağrıdan dolayı gözlerim dolmuştu . Ne olduğunu bilmiyordum . Ama bu hoşuma gitmemişti . Mirza elimi tuttuğunda gözleriki yüzüne çevirdim .

'Parmaklarını kımıldat ' ses tonu huzur verici bir şekilde odada yayıldığında gözlerimi parmaklarıma çevirdim . İşaret parmağımı biraz zorladığımda kemiğimde hissettiğim ağrıyla gözlerimi kapattım . Sanırım bir süre boyunca parmaklarımı kullanmayacaktım . Bunu fark etmiştim . Yanımdan kalktığında masaya uzanıp ilaçları almasını izedim . Eline aldığı paketi açıp içinden farklı farklı ilaçlar çıkardığında yüzümü buruşturdum . İlaçlardan oldum olası nefret etmişimdir . Bunun nedeni ise hastalığımdan dolayı sürekli ilaç içiyor olmamdı . Avcuna aldığı beş tane hapa baktıktan sonra hızla ağzıma koydu . Bardağı dudaklarıma bastırdığında zorla yutkundum . Su boğazlarımı ferahlatarak mideme indiğinde rahatladığımı hissettim . Kuruyan dudaklarım biraz olsun rahatladığında gözlerimi etrafta dolandırmaya devam ettim . Görüntü kaşlarımı çatmama sebep olduğunda buraya girerken fark ettiğim resimlerin olmadığını gördüm . Her ne kadar kendimden geçmek üzere olsam da televizyonun üstünde asılı olan bir çerçeve görebilmiştim . Gözlerimi salondan ayırıp Mirza'ya çevirdiğimde derin derin baktığını fark ettim . Bakışlarından rahatsız olduğumu anlaması için kımıldandım . Ama işe yaramıyordu . Hala bakışlarını çevirmemişti . Sanki ezberlemek ister gibi bakıyordu yüzüme . Aynı gidecek biri gibi dikkatle inceliyordu . Konuşarak ortamdaki ciddiyeti bozmaya çalıştım .

'Ne oldu ? ' sorduğum soruyla derin bir nefes alıp daha da yayıldı . Bakışlarını benden çektiğinde işe yarayan planım için kendimi kutlamaya başladım . Gözlerini pencereye sabitlediğinde cevap verdi .
'Gömleğinin cebine koyduğun zincir köprücük kemiğini çatlatmış olmalı ' kaşlarımı çatarak bakışlarımı yüzünden çektim . Zincir bilekliğimi çıkarıp gömleğimin cebine koyduğumu biliyordum ama bu onun suçuydu . Ani fren yaptığı için böyle bir şey başıma gelmişti . Hepsi onun suçu olmasına rağmen nasıl bu kadar umursamaz olduğuna hayret ediyordum . Sinirle geriye yaslandığımda odayı dolduran zil sesiyle gerildim . Birini mi bekliyordu ? Ya Zamir geldiyse ? Korkuyla gerilediğimde hızla elimden tuttu . Elini dudaklarına götürerek susmamı işaret ettiğinde kafamı sallayıp koltuğa gömüldüm . Televizyon ünitesinin çekmecesinden aldığı silaha korkuyla baktığımda elini aşşağıya doğru indirip kaldırdı . Eğilmemi söylediğini anlamam uzun sürmemişti . Hızla kafamı eğebildiğim kadar aşağıya indirdim . Adımlarını yavaş yavaş atarak kapıya yaklaştırdığında gözlerimi kapattım . Korkuyordum . Evet hissettiğim tek şey korkuydu . Bir süre sonra kilit sesi duyduğumda kapıyı açtığını anladım . Yavaşça kapıyı aralayarak bakındığında çoktan kafamı kaldırıp onu izlemeye başlamıştım . Kapıyı tamamen açtığında uzun boylu tanımadığım kişi görüş alanıma girmişti . Siyah saçlı çocuğa baktığımda alnındaki yarık izi korkmama sebep olmuştu . Gözleri beni bulduğunda korkuyla kafamı eğdim . Ani hareketim ağrı girmesine sebep olduğunda yanağımdan süzülen yaşı hissettim . O kadar çok ağrımıştı ki gözlerimin bir anda dolmasına sebep olmuştu . Bir süre sonra kapı kapandığında beklemeye devam ettim . Mirza hızla kendini koltuğa bıraktığında kafamı kaldırdım .

DURAKTAKİ KATİL (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin