ankaraya dönüş

31 6 2
                                    


Sevgili okuyucularım; ders boştu yazayım dedim. Gecikme için sori

***

Barıştan

O da mı gelecekti? Hayır.

"Seni de yanımda surukleyemem. Gelme."

" banada aksiyon olur lan bişey olmaz sınıftan birine söylerim alır karneleri. "

"Zaten ne kadar ugrasirsam ugrasiyim geleceksin dimi."

"Tabiki."

"Iyi. "

"Görevimiz. "

***

Ankara

Otogarda indik. Askeri lise bu nasıl çıktınız derseniz askeri lise değil. Nakil yaptırdım. Hatta suan ankaraya bile nakil yaptırabilirim. Dolmuş durağına geldik. Beklemeye başladık. Ibrahim halen müzik dinliyordu. Ilk önce eve gitmem gerekiyordu. Ibrahim in kulakligini hunharca çektim.

"Napiyon la mal mısın nakarata gelmişti gerizekalı mal."

"Ne dinliyodun? Allah aşkına söyle"

"Tabiki de Adana merkez patlıyo herkes."

"Öl Geber gerizekalı. "

"sanane benim müziğimden sanane!"

"Tamam."

Gerçekten çok iyi anlaşıyoruz evet.

"Eve gidelim ilk önce. "

"Tüh şanslı kızı çok merak etmiştim. "

"Sanane benim sevdiğim kızdan sanane! "

"Tamam la gidek. "

"Otobüs gelmeden gidemeyiz. "

"Tamam" otobüs geldi ve bindik.
Oturacak yer yoktu. Ibrahim mal mal etrafa bakiniyordu.

"Sen hiç otobüse binmedin mi?"

Dedim.

"Evet."

"Ay sen bime de gitmemişsindir. "
Zenginsek de para biriktiriyoz abi.

"O ne ki"

"Ceviz kanka. Ye. Zeka yapar. "

"Tamam."

Cahil ya. Evin oradaki durağa geldik. Birkaç kişiyle birlikte indik.

"Taksiye niye binmedik biz?"

Dedi ibrahim.

"Sus. "

"Peki." Çocuk gibi başını öne eğdi. Anahtarim yoktu. Zili çaldım. Annem açtı.
"Oğlum? Geleceğini neden haber vermedin birseyler hazirlatirdim."

Hazırlatırdı evet.

"Ben de telaş yapma diye haber vermedim anne. Hiç gerek yok."

"Arkadaşın mı? "

Dedi ibrahim i ima ederek.

"Evet. Gelme dedim ama ankaraya daha önce hiç gelmemiş. Merak ediyormuş. Bende tamam dedim. "

"Iyi yapmışsın. "

Dedi ve İbrahim e göz kırptı.

Iceri girdik. Odama gitmeden önce gidip pelin teyzeye de baktım. Her zamanki gibi mutfaktaydı. Evimizin hizmetcisi ama hizmetçiden çok Teyzem gibi seviyorum onu. O da beni evladı gibi. Yanına girdim. Beni görünce çok şaşırdı.

"Barış oğlum neden erken geldin bi hafta sonra bekliyorduk seni hatta belki de hiç gelmem demiştin? "

"Geri gidicem muhtemelen teyze. "

"Ya yazın kalsaydın bari oğlum. "

"Yaz okulu var. Gitmem gerek."

Her ne kadar istemesem de.

"Hadi ben odama çıkıyorum kolay gelsin. "

"Sağol yavrum."

Yukarı çıktım. Ibrahim çoktan odama gitmişti. Evin hizmetcisiyle tanışıp napicakmis. Hahha. Şımarık zengin bebesi. Bende zenginim ama şımarık olduğumu düşünmüyorum.

"Ee şanslı kızı ne zaman gorucez?"

"Yarın. "

"Uhhuuuu"

"Kimliğini belli eden sesler çıkarma. "

"Şuan çok pis laf yedim. Aman tanrım. Namus şok namus iptal. "

"Yada saat kaç? "

"Beş buçuk. "

"Kalk gidiyoruz"

"Tabiki man"

Kalktı ve koşarak odadan çıktık. Tan cikacakken annem bağırdı.

"Nereye oğlum böyle koşarak"

"Bir arkadasa ugramam gerek. "

"Geç gelme yemeğe Yetiş. "

"Tamam. "

Tekrar koşmaya başladık. Ibrahim benden önde kosuyordu. Gerizekalı. Sanki yolu biliyo. Bırakırım giderim görür gününü.

"Salaak"

Diye bağırdım.

"Buyur"

"Iyi adını ogrenmissin. "

"Salağız ama gerizekalı değil teessüf ederim. "

Yanına yetistim. Yağmurun evine de gelmiştik. Kalbime hakim olamıyordum. Ölebilirim şuan.
Bahçeden girdik. Her adımda kalp atışım hızlanıyordu. Kapının önünde durdum ve zili çaldım.

zaaaa çok pis yerde bıraktım. Düşünün.

Bir Elveda HikayesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin