Sırr-ı Aşk

240 106 34
                                    

SIRR-I AŞK

Sana ait sadece bu gönüldeki vecd
Ateş misali yaksada ecr'imsin
Aşk-ı hakiki bendeki karşılığı adının
Bağ oldun kalemime,dilimden dökülen şiirimsin
Azab-ı nar gibi senden uzak kalmak
Can bu dayanmaz yokluğun bir ızdırap
Sende kaldığından beri bu yürek bana nankör
Gelsen göreceksin,nasılda sende kalmış ebedi
Say bak geçen günleri, bendeki sevdaysa sendeki neydi?
Sözünü unuttun diye buğzettim günlere
Yâr riyakârlığına rastladığımda veda ettim ümitlere
Yinede harcadım hislerimi her zerrene
Hak diyerek sevdim bu nefes bile emanet
Sol yanım acırda bilirim edilmez lanet
Mübtelay-i aşk virane bir gönül incittiğin
Sus derimde dinlemez hep seni konuşur
Yare-i hicran zor olsada her hata affolunur
İki kelam yetmiyor sana sonsuzluk lazım
Kal demeye vakit bırakmadın ya yoruldu parmaklarım
Kalk o derin uykundan, bu kelimeler bir sana layık
Aşkınla kağıda bir sır işledim,yalvarışlarım göğe erdi
Bul artık bizi, sanki kırk yıldır okuyorum bu rivayeti
Lâl oldu ağzım dilim seni kendime derledim
Yağmura nağmeler gizledim sana melodisi erişmedi mi?
Allah diyerek sevdim,seni göğüs kafesime gizledim
Yaza yaza tükensede mürekkep,ihya eder inadım
Pes edecek değilimde kendime ziyanım
Evvelimde ahirimde sen ol sussun lisanım
Vav misali sadık olda ben sözüme ifâ'yım
Yâd ederim seni her lahzada bakışlarında tutuştuğum
Dua gibi avuçlarımda sımsıkı tuttuğum
Gel diyemezde yüzüne,bilki bu gönül sana tutsak
Anla artık tek gayesi sevdana ulaşmak
Kan durmaz damarda bırak aksın, bendeki kalbe bir sen layıksın
Gözkapaklarıma mühürledim suretini,and'ımsın
Son damlaları mürekkebin,döktü yürek nidasını
Cihâd eder her harf,mısralar sana dair
Aşk-ı sırra döktüm,yağmurun döküldüğü gibi ırmaklara
Yâr sebep ettim seni kendime, sonumuzu bıraktım Rabb'ime ..

Ruhumun GamzesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin