Arkadaşlar, bu bölüm için fazla fikir üretmedim. Ama güzel olduğuna inanıyorum, tabiki de bu size kalmış bir şey...
Arkadaşlar, baştan söyleyeyim. Bazı cümleleri yanlış yazdıysam beni affedin.
Ada
Siyah kapşonlu adam her zaman ki gibi, boğuk bir ses tonu ile konuşuyordu.
"Bu gün de ormana gidelim mi? İster misin?"dedi adam.
Ada başını aşağı, yukarı sallamak ile yetindi. Adam, Ada'nın ellerini ve ayaklarını çözdü. Ve tekrar onu kucağına aldı...
***
Ormana geldikleri zaman, Ada konuşmaya başladı.
"Ne-ne-ne-ned-nede-neden, ben-be-beni ka-kaçır-kaçırdın?"dedi Ada.
Adam cevap vermedi. Ada'yı, büyük bir taşın yanına koydu.
Ada belini, taşa dayadı, mavi ışıltılı gözlerini, yere sabitledi.
Işıltılı gökyüzünden, minik yağmur damlaları yerle buluştu, adam, elinde ki küçük hapı Ada'nın ağızına yerleştirdi, su verdi. Ada daha fazla onu içmek istemiyordu. Çoğu yaşadıklarını unutmuştu. Adını, kim olduğunu vb. bilgilerini hatırlıyordu. Ama bir süre sonra onları da unutacaktı. Adam eline küçük bir taş aldı. Onu uzağa fırlattı. Ada hızlı hızlı nefes alıp vermeye başladı. Adam, ela gözlerini Ada'ya sabitledi. Adam ayağa kalktı.
"Geliyorum."dedi adam.
Ada, bu fırsattan yararlandı. Ya şimdi kaçardı, ya da hep bu pisliğin; sevimli oyuncak bebeği olarak hayatına devam devam ederdi. Ada ayağa kalktı. Koşmaya başladı. Yağmur şiddetlenmişti. Ada'nın üzerinde ki hırkanın ıslaklığı, Ada'nın narin vücuduna temas ediyordu. Ada durdu. Belini ağaç kütüğüne dayadı. Yapacak bir şey yoktu. Birden gökyüzünden büyük bir ses geldi. Ada gözlerini kapattı...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ROTA》HAYALLERİM
Romantizm"Asıl, sen anlamıyorsun Erkan! Ben yıllarca İstanbul'da babamın emirlerine uyarak yaşadım! Anne acısı çekerek, sanki bir hapishanedeymişim gibi! Ve şimdi sende bana, benim numara yaptığımı düşündüğünü mü söylüyorsun?" "Ada, sen sadece kendini düşünü...
