Bir Aşk Hikâyesi

Merhaba wattpad ilk defa hikâye paylasacağım umarım beğenirsiniz :))

***

Telefonuma gelen bildirim sesiyle uyandım. Tanrı aşkına saat sabahın seki... Ne? Nasıl? Kim? Allahım sabahın köründe ne oluyor ya? Yok ben kesin öleceğim. Evet evet kesin öleceğim yada yakın zamanda dünyayı kurt adamlar ele geçirecek ve alfaları da scott olacak. Off yine ne diyorum ben ya dün üst üste altı bölüm Teen Wolf izlememeliydim. Neyse asıl konumuz az önce okuldaki bütün kızların peşinden koştuğu Tolga Sarıtaş'ın bana mesaj atması.

Tolga: Hande?
Hande:Tolga?

Ne 'tolga?' mı ciddi misin sen Hande? Tolga mı? Tolga? Aferin ilk mesajda rezil oldun çocuğa aferin Hande böyle devam.

Tolga: Günaydın.
Hande: Günaydın.
Tolga: Nasılsın?
Hande: İyiyim, sen nasılsın?
Tolga: Aslında sana bir şey soracaktım.

Bir şey soracaktın. Soracaktın. Sor tabii Tolgacım ne soracaktın?

Hande:Evet?

4 dakikadır ne yazıyorsun tolga? He ne yazıyorsun? The vampire diaries beklerken bile daha kısa sürmüştü benim için tolga. Hadi tolga. Heh sonunda.

Tolga: Benimle kahve içmeye gelir misin diyecektim?
Hande: Bunumu söyleyecektin?
Hande: Yani gelirim tabii.
Tolga: Tamamdır 1 saat sonra seni almaya gelirim.
Hande: Tamam:)

Hazırlanmak için 1 saatimin olması da çok güzel olmadı mı ama? Neyseki o dolabın önünde 2 saat 'Ne giyeceğim' diye dert eden kızlardan olmadım. Dolabımdan beyaz elbisemi çıkardım ve yatağımın üstüne koydum. Kısa bir duş alıp elbisemi giyidim. Tolganın gelmesine yarım saat kalmıştı. Düzleştiriciyi fişe taktım ve saçımı düzleştirmeye başladım.

Düzleştiriciyi fişten çıkardım ve tam zamanında telefonuma mesaj geldi. Tolgadan olduğunu bildiğim için hiç bakmadan evden çıktım. Doğru tahmin Tolga arabasına yaslanmış telefonuyla uğraşıyordu.

"Tolga." Dedim ve başını kaldırıp bana baktı.

"Hey, çok güzel gözüküyorsun."

Iltifat mı etmişti o bana? Allah'ım hayır olamaz kızardım. Bir bu eksikti. Harika!

"Teşekkür ederim Tolga. Gidelim mi?"
"Tamam gel."

Yuh öküz. İnsan kapımı açar. Neyse sakin ol Hande belli etme. Hafifçe gülümsedim.

"Tolga?"
"Efendim Hande?"
"Kapı."
"Ne olmuş kapıya Hande?"

Allah'ım sen bana sabır ver. Yine hafifçe gülümsedim.

"Tolga kapımı açsan nasıl olur?"
"Niye ben açıyormuşum? Orada işte kapı sen açamıyor musun?"
"Öküz. Yemin ederim öküz."
"Efendim? Duyamadım canım"
"Öküz dedim canım. Öküz"

Sırıtıp öpücük attı. Delirtecek bu çocuk beni. Camı açıp seslendi.

"Sabaha kadar bekleyemem biliyorsun değil mi?"

***

Tolga'yla yol boyunca müzik dinleyip bağıra bağıra şarkı söylemiştik. Şimdiyse starbucks'a gelmiştik.

"Hande ne içersin" diye sordu Tolga. Uhm ne içsem? Heh buldum frappuccino!

"Karemelli frappuccino" Sesimi gürültü yüzünden biraz yükseltmek zorunda kalmıştım.

"Tamam. 2 tane karemelli frappuccino lütfen." Dedi Starbucksda ki adama.

"Tabii efendim. İsminiz neydi beyefendi?" Diye sorudu orada çalışan adam.

"Tolga"

"Sizin hanımefendi?"

"Hande"

Kahvelerimizi aldık ve dışarıda bir masaya geçtik. Kahvemden bir yudum aldım.

"Uhm enfes frappuccino."

"Afiyet olsun" dedi alaydan uzak bir gülümsemeyle.

Bir şey demedi hafifçe gülümsedim.

-1 saat sonra-

" kalkalım mı artık hande?" Diye sordu Tolga. İstemeye istemeye yanıtladım onu.

"Tamam, olur."

Tam çıkacakken mangoda beyaz mini bir elbise gördüm. Çok güzeldi. Tolganın sesiyle kendime geldim.

"Hadi gidelim arabaya."

"Tamam geliyorum"

Arabaya bindiğimizde radyoyu açtım. En sevdiğim şarkı çalıyordu. Bende Rihanna'yla şarkıyı söylemeye başladım. Şarkı bittiğinde Tolgaya baktım. Bana bakıp gülümsüyordu.

"Sana bir şey soracağım Tolga"

Onu doğum günüme davet edecektim.

"Tabii."

"Haftaya benim doğum günüm var. Gelir misin?"

"Tabii ki neden olmasın."

Evimin önüne geldiğimizi fark ettiğimde Tolgaya döndüm.

"Herşey için teşekkür ederim.

"Rica ederim her zaman" diyip göz kırptı.

-Tolga'nın Bakış Açısı-

Evin önüne geldiğim de arabamı park ettim ve arabadan çıkıp eve doğru yürüdüm. Kapıyı çaldığım da hizmetçilerden biri kapıyı açtı. Adı neydi? Elifti sanırım. Herneyse.

"Hoşgeldiniz efendim."

Kısa bir bakış attım.

"Hoşbulduk bu arada ben biraz odamda dinleneceğim. Bir şey olursa haber verirsiniz."

"Peki efendim."

Merdivenlerden çıkmaya başladığımda beni yanıtladı. Odamın önüne geldiğimde kapıyı açtım. Elimdekileri masamın üstüne attım ve duş almaya gittim.

***

Telefonumu kontrol ettim instagramdan bir kaç bildirim dışında bir şey yoktu. Yatağıma uzandım ve Handeyi düşünmeye başladım. O bilmiyorum farklıydı. Fazla masumdu ve ben ilk defa biri için bunları düşünüyordum. Bugun ona neden mesaj attığımı bilmiyorum ama atmıştım. Herneyse haftaya doğum günüymüş. Acaba ne alsam?