Kurtarıcı Patronum

- 16 -

Mültimedyada Ilgın var yani Ayaz' ın kız kardeşi. Desteklerinizi bekliyorum. İyi okumalar.

&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&

Ayaz'dan Devam...

Kollarım da mis kokusuyla uyuyan Güneş'in boynuna gömdüm kafamı. Çok seviyordum onu çok aşıktım ona. Eşi ,benzeri olmayan , tek ve özel. Sadece benim olan.

Telefonumun çalması ile Güneş'i yavaş bir şekilde yatağa bıraktım. Uyanmasını asla istemezdim. Hızlı bir şekilde telefonu cevapladım.

" Efendim!"

" Abi! Benim Ilgın. Biliyorum çok ani oldu ama gelip beni alır mısın?"

" Ne! Ne saçmalıyorsun Ilgın yat uyu kafayı mı yedin?"

" Abi! ******* Havaalanı' ndayım gelip al beni! Sana gelmek istediğimi söylemiştim hem. Hava çok soğuk , karnım acıktı ve sanırım hava değişikliğinden olsa gerek miğdem bulanıyor. Gel beni al. "

" Varya Ilgın! İnsan dün haber verir değil mi? Hem babaların haberi var mı?

" Evet var! Sende kalacağımı söyledim. Onlarda babamın işi bitince akşama yemeğe gelicekler sana. Dur dur veya size mi demeliyim? Annem söyledi. İsmi neydi? Ha Güneş evet Güneş? Yengemi feci merak ediyorum! "

" İyi , güzel , harika biri! Gelince görürsün. Kapat hadi. Yirmi dakikaya ordayım. Miğdende çok bulanıyorsa poğaça falan ye aç kalma eve gelince kahvaltı yaparız tamam mı canım?"

" Tamam abicim görüşürüz."

Telefonu kapatıp odadaki banyoya girdim. Odaya tekrar girip üzerimdeki eşofmanı çıkartıp kot pantolan giydim. " Ayaz." Güneş'in yeni uyandığını belli eden boğuk sesi ile ona doğru döndüm.

" Günaydın maviş." gülümseyip doğruldu ve sırtını yatak başlığına dayadı. " Günaydın! Nereye gidiyorsun? Bu gün işe gitmeyeceğini sanıyordum." gülümseyip üzerimdeki tişortü çıkarttım. " Ilgın küçük bir süpriz yapmak istemiş. ***** Havaalanı' ndaymış. Onu almaya gidiyorum."

Üzerime yeni bir kazak geçirip Güneş'in yanına gittim. Yatağa eğilip dudaklarına uzun ve tutukulu bir öpücük bıraktım. Dudakları resmen bağımlılık yapıyordu. Küçük küçük öpücükler bırakmaya devam ederken kıkırdayıp geri çekildi.

" Kız kardeşini bekletme. Git hadi. " son kez dudaklarını öpüp geri çekildim. " Tamam bi kırk elli dakika sonra evde oluruz." yataktan kalkıp gülümsedi.
" Kahvaltı hazırlarız bizde Dolunay ile. Ilgın yoldan geldi aç olmalı? " sorarcasına bana baktığında kafamı salladım.

" Açmış zaten bebeğim. Hadi daha fazla bekletmeyeyim onu görüşürüz. " kafasıyla onaylayıp el salladı. Evden hızlı adımlarla çıktım ve arabaya bindim. Yirmi dakika sonra havaalanının önüne arabayı çekip Ilgın' ı aramaya başladım.

" Geldin mi abi?"

" Geldim abicim seni bekliyorum."

" Tamam geliyorum kapat. "

Telefonu kapatıp arabadan indim. Az sonra Ilgın görmüştüm zaten. Bavulu ile hızlı adımlarla ile - artık ne kadar hızlı olursa - yanıma geldi. Sımsıkı sarıldım kardeşime. Nerdeyse üç yıldır görüşmüyorduk. Çok özlemiştim onu.