Kıskanç

88 15 4
                                    

"Durumu nasıl, Doktor?"

Filiz her gelişinde olumlu bir gelişme duymak istese de her seferinde her şeyi aynı şekilde bularak geri dönüyordu. Bu kez de pek farklı olmayacağı doktorun yüz ifadesinde kendisini belli ediyordu.

"Stabil... Size umut verici şeyler söylemek isterdim ama değişen hiçbir şey yok."

Filiz, başını çevirip kocasına baktı. Artık kocasından çok bir yabancı gibiydi Adnan. Duyduğu vicdan azabı her gelişinde daha da artıyordu. Eve döndüğünde Laçin'in de kendisini mutlulukla karşılamayacağını biliyordu. Sakin adımlarla içeri geçip ceketini astıktan sonra Lisa'yı karşısında buldu.

"Hanımefendi?"

Filiz, yüzünün sapsarı olmasından habersizce baygın gözlerle kadına bakıyordu. Birden Lisa'nın kucağına düşünce kadın ne yapacağını şaşırdı.

"Laçin! Laçin!"

Laçin, aceleyle odasından çıktı koşarak merdivenlerden inerken annesinin yerde olduğunu görünce endişeyle yanlarına geldi.

"N'oldu!"

"Bilmiyorum, geldi öylece düşüverdi."

Laçin, annesini kucaklayıp koltuğa yatırdıktan sonra Lisa'ya döndü.

"Ayaklarını havada tut."

Kadın endişeyle çocuğun dediğini yaptı. Laçin de annesini ayıltmaya çalışıyordu. Birkaç dakika içinde Filiz gözlerini araladı.

"Anne?"

Laçin, annesinin vereceği olumlu bir tepkiyi bekliyordu. Lisa da endişeyle, yıllardır yanında çalıştığı hanımının iyi olmasını umuyordu.

"Anne iyi misin?"

Filiz, başını belirli belirsiz aşağı yukarı salayıp kalkmaya çalıştı. Laçin, omuzlarından tutup onu yeniden kalktığı yere yatırdı.

"Dinlen biraz."

Laçin, son zamanlarda annesine çok fazla yüklendiğini düşünüp kendini suçluyordu. Annesinin ona karşı ne kadar savunmasız olduğunu biliyordu.

"Özür dilerim."

Filiz, gözlerini kısıp başını sola doğru eğip oğlunun ne demek istediğini anlamaya çalıştı.

"Neden?"

"Sana çok yüklendim. Seni üzdüm."

Filiz, oğluna bakıp hafifçe gülümserken çocuk kaşlarını kaldırıp başını birkaç kez salladı.

"Son olay hariç. Hâlâ haksız olduğunu düşünüyorum."

Filiz, avucunu oğlunun yanağına koydu. Kısık ve yorgun gözlerini hafifçe kapatıp açtı.

"Anlayacaksın... Odama çıkmama yardım eder misin?"

Laçin, annesini yeniden kucağına alıp merdivenden çıkarırken alnına bir öpücük kondurdu. Onu yatağına yatırıp Lisa'nın yanına indi.

"Benim çıkmam gerek. Annemin yanında kal. Bir şey olursa beni ara."

Laçin, reklam çekimlerinin son gününde Asya'ya onu yalnız bırakmayacağına dair söz vermişti. Herkes orada olacaktı. Ufak çaplı bir kutlama için Meltem ve Erdem erkenden oraya gitmişlerdi.

Meltem, Asya'yı kenara çekti.

"Sen daha iyi tanıyorsundur ama Şenay..."

"Farkındayım. Pek güvenebileceğim biri değil. Zaten zorunluluktan birlikte kalıyoruz."

DönüşümHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin