Louis'den
Sonunda okul denen cehennemden kurtulduğuma içten içe sevinirken, çıkışa doğru yürüyordum.
Okuldan sonra yapacak pek bir işim kalmıyordu ve ben de önce Harry'le onun çalıştığı fırına kadar yürüyor, onun yaptığı lezzetli kapkeklerden satın alabilmek için yarım saat bekliyor, ardından da onları yiyerek eve gidiyordum.
Bu benim için bir rutin olmuştu.
Harry'de onun yaptığı kapkekleri almama bayılıyordu, her zaman benim için yaptığı kapkeklerin diğerlerinden daha lezzetli olduğuna beni inandırmaya çalışırdı.
Okulun çıkış kapısının önünde onu beklerken, Harry'nin şu yeni çocukla konuşarak bana doğru yürüdüğünü gördüm. Shawn denen çocuk bir şeyler anlatıyordu ve Harry ona gülerek cevap veriyordu.
Böyle zamanlarda onu sonsuza kadar eve kapatıp atacağı her gülüşün sebebinin ben olmasını istiyordum. Bence birazcık kıskanç olmakta herhangi bir yanlış yoktu.
Sonunda Harry beni gördüğünde gülümseyerek kaşlarını havaya kaldırdı. Artık konuşmalarını duyabiliyordum.
''Ben fırına gitmeliyim, sonra görüşürüz Shawn.''
Shawn onu gülümseyerek onayladı ve mutlaka görüşmeler gerektiğini zırvalayarak uzaklaştı.
Harry onun arkasından bakmayı kesip bana döndüğünde herhangi bir kıskançlık belirtisi göstermemek için kendimi zorlayarak gülümsedim.
''İyi çocuk, ha?''
Harry başını öne eğerek güldü ve tüm oyuncu haliyle bana bir adım daha yaklaştı.
''Evet, gerçekten iyi çocuk.''
Aramızda çok az mesafe vardı. Çok az.
''Eee, şey, fırına doğru yürüyelim mi? Belki yine yaptığın keklerden alırım, ne dersin?''
Gözlerimi dudakları ve gözleri arasında gezdirirken aceleyle bir adım geri kaçtım.
''Kapkek. Onlara böyle deniliyor.''
Harry bir adım daha yaklaşıp sağ elimi kendi avcu içerisine aldı ve ilerlemeye başladı.
Hiçbir şey olmuyormuş gibi doğal davranıyordu, sanki şuan elimi tutmuyor gibi.
Elimi tutmuyor gibi. Ah, evet, kesinlikle elimi tutuyordu.
Sonunda attığım düzensiz adımları toparlayıp ona ayak uydurup yanında yürümeye başladığımda Harry bana dönüp gülümsedi.
Onun bu oyuncu hallerine bayılıyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Windows
FanficAşk pencerelerinden bir rüzgar gibi girmiş ve hayatlarını daha iyi bir yere çevirmişti.