I feel so cool with my braces

854 114 52
                                    

Eve vardığımda kendime düzensiz nefeslerimi dizginlemek adına bir dakika bile zaman tanımadan hızlıca eve girip üst kata odama doğru fırladım. Annem ben okuldan geldiğimde genelde işte olurdu, bu bana birkaç saat kazandırdığı için daha yavaş ve rahat davranabileceğim anlamına geliyodu. Ama sorun şuydu ki; rahat olamıyordum.

Harry'le olan randevumdan çok bu gecenin sonunda onu öpmüş olacağım konusu beni heyecanlandırıyordu. Çünkü randevu olsun ya da olmasın, Harry'le o kadar çok birlikte zaman geçirmiştik ki bu artık heyecanlanacağım bir durumdan çok bir zorunluluğa dönmüştü. Onsuz bir günü bile atlatabileceğimi sanmıyordum.

Bunu düşündükten sonra bir dakikalığına kalakaldım.

Ben, aşıktım.

Aman Tanrım.

Ben hakikaten aşıktım.

Bilincine yeni vardığım şey belki de binlerce insanın hayaliydi ve bunu bu kadar geç fark ettiğim için kendimi tam bir ahmak gibi hissediyordum.

Bir de bu aptallık hissinin yanında içimde büyüyen korku vardı. Harry'den ya da onunla ilgili bir şeyden duyduğum korku değildi, olamazdı da. Ben kendimden korkuyordum.

Eğer bir gün kalbim kırılırsa toparlanamamaktan korkuyordum. Harry öyle bir tenimin altına işlemişti ki onu oradan çıkaramayacak olmam bana derin acılar bahşedecekti.

Korkuyla titredim.

Harry'nin kalbimi kırmayacağına inancım tamdı.

Kıramazdı.

İçim ufak bir huzurla dolduğunda derin bir nefes verdim.

Ben Louis Tomlinson'dum Tanrı aşkına, bu kadar aşık olmak benden arsız tavrımı alıp götürüyordu.

Zihinsel bir şekilde silkelenip kendime geldiğimde merdivenleri rüzgar gibi çıkıp odamda içine giysilerimi koyduğum - tıktığım- dolabın öne geçtim. Düzenli bir insan olduğumu idda etmiyordum zaten.

Dolabımın içinden kırışmış mavi bir gömlek çıkardığımda kendimi bu gömleği ne zaman aldığım hakkında derin düşüncelere dalarken buldum çünkü belirli bir döngüyle giydiğim yatay çizgili tişörtlerimden başka giyecek bir şeyim olduğunu sanmıyordum. Ve o tişörtleri bazen pantolon askıları ile kombinleyip bunun içimden adeta bir moda ikonu çıkarttığına inanırdım ve bu -her ne kadar inkar etsem de- normalde olduğumdan daha havalı davranmama neden olurdu.
Gülümsedim.
Çünkü havalıydım.
Beyler, ben Louis Tomlinson ve ben çok havalıyım.

WindowsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin