Bu Yilbat in sesiydi. Son anda bir işi çıkmış ve şehir dışına gidememisti. İlk kaçış girişimi hayal kırıklığıyla sonuçlanmıştı.
Günler böyle ilerliyordu. Maya hergün yeni bir planla geliyor ve bütün planlar hüzünle sonuclaniyordu. Masal artik kanatları kırılmış bir kuş gibiydi. ne uçabilir nede umut büyütebilirdi kırılan kanadinin kalbe uyandığı yerden. O her başarısızlık da biraz daha yok oluyordu. Yorulmuştu ve bu evliliği kabul etmekten başka çaresi yoktu.
Maya bütün bu olanlara karşı hergün babasını ikna etmeye çalışıyordu. Ama osman bey her seferinde onu başından koyuyordu.
Haftanın ilk günüydü. Halil annesinin mezarını ziyaret ettikten sonra köşke geldi. Maya çoktan uyanmış evde Halili arıyordu ve onu ahirda atların yanında buldu. Halil buraya bu sabahları atları beslemeye gelir birde canı sıkkın olduğunda. Maya biraz kapıda bekledikten sonra içeri girdi.
- yeni bir planım var.
Halil kafasını bile kaldırmadan cevap verdi.
- yeter artık maya ,vazgeç, bu işin bir çıkarı yok. Hem kendini hem de masalı yeterince yordun. Ben de yoruldum her plan sonrası osman beyin bana karşı güveninin sarsilmasindan bıktım artık.
Maya nın gözünden birkaç damla yerle buluştu. Halil ona karşı ilk kez böyle bir tepki veriyordu. Sanki ona ucurtma uçmayı öğreten ,onun yaptigi butun hatalari kapatan çocuk gitmiş yerine babasının koruması gelmişti. Arkasını döndü ve köşke girdi sessizce. Halil o giderken kafasını kaldırdı ve özür dilerim maya dedi. Sana karşı böyle davranmak zorundayım. Osman bey bana çok iyilik etti. Şimdi ise seninle aramızda soğutmami istedi. Özür dilerim onun bu isteğini geri ceviremezdim.
Ama maya çoktan gitmişti. Onu duymadan...
Osman bey masalı evden kaçırmaya çalışan yine kızının aklına bu planları sokanin halil olduğunu düşünüyordu. Bu yüzden halili uyarmıştı. Eğer halil ,maya ile konuşmaya devam ederse bu ikisi içinde hiç iyi olmayacaktı.
Maya halil in kendine neden böyle davrandığını anlayamamisti. Ama emin olduğu birsey varsa o da halil in asla kendi isteği ile böyle davranmayacagiydi.
Halil yumuşak huyluydu .karşısındakinin kalbini kırmamak için herşeyi içine atar yada mezarlikta ki annesine anlatırdı. O küçük yaşta büyümek zorunda kalmıştı.simdi ise kendine iyilik yaptığını sanan kişinin sözünü dinlemek zorundaydi.ne kadar istemesede ...
