*-Thurisaz, A glance of misperception.
🍁
Gözlerim titreyen ruhuma el uzatarak beni uykudan çekip çıkardı. Şakaklarımdan elmacık kemiğime uzanan ter damlalarını, elimin tersiyle ittim. Bir rüya olduğunu bilmek her ne kadar içimi rahatlatsa da tuhaf bir hisse kapılmıştım.
Nefeslerimi dengeledim.
Yatakta doğrularak bağdaş kurdum ve kuruyan boğazımın ihtiyacını yutkunarak gidermeye çalışarak avuçlarımı açtım. Bileklerimi dizlerime koyarak avuç içlerimi çukurlaştırdım ve tıpkı o kız çocuğu gibi avuçlarımda bir alevin belirmesini diledim.
İçim titredi.
Başımı ellerimin arasına alarak şakaklarımı ovuşturdum.
Karanlık henüz aydınlanmamıştı fakat sabah olmaya yakın bir saatti.
Yatakta bedenimi kaydırarak bacaklarımı sarkıttım ve ayaklarımı yavaşça parkelere sabitledim. Bedenimin ağırlığını ayaklarıma yükleyip ayaklandım ve küçük odamın yer yatağında uzanan Deniz'e temas etmeden banyoya doğru yürüdüm. Odanın kapısını ağır hareketlerle açıp sessizce çıktım ve kolidorun sağındaki lavaboya adımladım.
"Kurtar beni."
Fısıldayan sesi işittiğimde çatılan kaşlarımla beraber omzumun üstünden ardıma baktım. Sadece ben ve deli saçması düşüncelerimdi. Beynimin bana düzenlediği ucu bucağı olmayan oyunlardan sadece bir tanesiydi. İlaç saatimi geçirmiştim. Dilimi damağıma vurarak onaylamaz bir ses çıkardım ve dudaklarımı birbirine bastırarak tuvalete girdim.
Lavabonun ışığını açmam ile karşımdaki küvetin içinde uzanan kadını yeşil gözlerini üzerime dikmiş bir şekilde ölü bir ifadeyle baktığını görmek boğazıma yüklenen feryadı dışarı salmamı sağlamıştı. Ardından ellerim dudaklarımın üzerine kapandı ve gözlerim şok içinde birbirinden ayrıldı.
Bu görüntünün doğruluğu yoktu.
O ölmüştü.
Onu öldürmüştüm.
Burada olamazdı.
Gözlerimi kapatarak ovuşturdum ve bir süre öylece bekledim. Ardından açtım gözlerimi.Beyaz bir küvet, sıradan bir banyoydu. Gözlerim klozetin üzerine çevrildiğinde aynı ifade ve yeşil gözlerle bana bakan kadın bilincimi parçalayarak ;
"Yaşat beni," diye fısıldadı.
Bulanıklaşan görüşüm ile bacaklarım beni taşıyamaz hâle geldi ve bedenim kapı boyunca kayarak fayanslara kapandı.
"Özür dilerim," diye fısıldadım.
Gözlerimden yanaklarıma uzanan sıcak sıvılar yavaşça çeneme yol alıyordu. Öylece hiç kıpırdamadan bir ceset gibi yatarken,bu sefer tam aksini fısıldadı;"Öldür beni."
Kafamı deli gibi iki yana salladım. Burnum sızlıyordu ve göz yaşlarım göz pınarlarıma doluşuyordu.
"Sen zaten ölüsün."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KAYIP
Teen FictionZihninin dengesini yitirmek,ne kadar acı verebilirdi? Niran Merza Karan, yaşadığı ve yaşamaya mecbur bırakıldığı kaderinin kurbanı genç bir kadındı. Peş peşe verilen kayıplar, ellerine tutuşturulmuş bir bıçaktan doğan cinayet ve ruhuna sarılmış kan...