FARKLI

15. BÖLÜM - SAVAŞ

Herkese merhaba. Bu bölüm galiba yazdığım en heyecanlı bölüm. Yani tabi bana da öyle gelmiş olabilir ama ben gerçekten sevdim bu bölümü. Umarım sizde seversiniz. Ve kesinlikle ama kesinlikle söylediğim yerde şarkıyı başlatın. Umarım aynı hızda okuyoruzdur çünkü şarkının hızlı ve yavaş yerleri o kadar uyuyor ki kafamda resmen bir film sahnesi canlanıyor bende. Umarım ki sizde de öyle olur. Ayrıca sizden bir ricam olacak. Sizlerin desteğinizle beraber 15. Bölüme geldik. Yorumlarınız ve oylarınızı bekleriyorum. Sizlerin katkılarıyla gelecek bölümlerin çok daha heyecanlı, sürükleyici oşacağına inanıyorum. Daha fazla uzatmadan herkese iyi okumalar ve iyi dinlemeler!

BENİM DEDİĞİM YERDE ŞARKIYI BAŞLATMAYI UNUTMAYIN!! :)

🎧Lindsey Stirling - SHATTER ME

                  

Periler bir bulut misali onların önünde uçuşuyorlardı. Arkalarında olan periler ise Marcus ve İfe'yi kapana kıstırdıkları için durmuş tiz kahkahalar atıyorlardı. Hızlı bir şekilde sırt sırta verdiler Marcus ile İfe. Henüz saldırmadıkları için ne yapacaklarını konuşuyorlardı.

-        Ne yapacağız şimdi Marcus?

-        Bir cadısın ve bana ne yapacağımızı mı soruyorsun?

Kinayeli konuşmuştu Marcus ama İfe'nin içinde bir burukluk oluşturmuştu. İfe sesini alçaltıp konuşmaya devam etti.

-        Güçlerini kullanamayan bir cadı...

Sesindeki hüznü Marcus anlamıştı.

-        Ama Wolfix'i bayağı bilinçli bir şekilde öldürmüştün.

Bu sıkışıklıkta ona umut vermeyi amaçlarcasına cevap vermişti. Tabi "Hala saldırı var mı?" Diye etrafına bakmaktan gözlerini İfe'ye çeviremiyordu.

-        Ama o farklı bir durumdu.

-        O farklı mıydı? Nasıl farklı olabilir ki?

-        Sen düştüğünde gücümü kullanmayı denedim ama olmadı.

Sırt sırta vermiş olmalarına rağmen İfe hızlı bir şekilde Marcus'un elini tuttu. Gücünü kullanmayı bilmiyordu ve Marcus bu koca peri bulutunu tek başına yok edemezdi. İfe'ye inanıyordu ve bunu belirtmek için avucunu içindeki eli sıkıca kavradı.

-        Denemekten vazgeçmemelisin. İşte o zaman kaybedersin. Gücün toprak değil ama anladığım kadarıyla çok güçlü bir şey ve kontrol etmekte zorlanıyorsun sadece.

-        Bilmiyorum belki de melez olduğum için çok az gücüm vardır ve sadece duygularımla canlanıyordur.

Marcus endişeli ama bir o kadar samimi bir kahkaha attı.

-        Duygularınla harekete geçen bir gücün zayıflık olduğunu mu düşünüyorsun sen? Eğer duyguların gücünü etkiliyorsa bu senin sahip olduğun gücün çok büyük olduğunu gösterir ve her zaman kontrolü zordur ne kadar bu konuda deneyimli biri olsan bile.

İfe bu sözlerden sonra Marcus'u tuttuğu elini bırakıp toprağa uzattı. Gözlerini sıkı sıkı kapadı ve gücünü kullanmak için çaba harcadı. Marcus yan gözle toprağa baktı ama hiçbir şey olmuyordu.

(ŞARKIYI BAŞLATABİLİRSİNİZ.)

-        İfe o gün gücünü kullanırken ne hissettiğini bilmiyorum ama şu anda onu hissetmen gerekiyor.