Alışveriş felsefem; almayıp pişman olucağıma alıp pişman olurum daha iyi.

83 13 0
                                    

Hale Hanım'ın konuşmalarından sonra ne hissettiğimden tam anlamıyla emin değildim. Bu duruma sevinmeli mi yoksa üzülmeli miyim bilmiyordum. Hayır deme şansımız yoktu çünkü bu proje bizim için çok önemliydi.
Bu konu hakkında detayları konuşmak için akşam yemeğine çıkma kararı aldık. Hale Hanım kim olduğunu bilmediğimiz beyfendiyi uğurladıktan sonra, şirketten çıktık. Benim arabamla gidicektik. Nereye gitsek diye düşünürken aklıma önceden annemlerle gittiğimiz çok güzel, nezih, deniz manzaralı ve huzur dolu bir yer geldi. Arnavutköye doğru yola çıktık. Balık restoranına gelmiştik. Arabayı park etmesi için valeye verdim. Restorana girdik. Hale Hanım restoran seçimim için şu sözleriyle beni kutladı; "Gerçekten çok şık ve nezih bir yer. Zevkli bir seçim, teşekkürler Eylül, sayende güzel bir akşam geçireceğiz."
Garson geldi, siparişlerimizi verdik. Çok geçmeden yemeklerimiz geldi. Karidesli balık salatamdan bir iki çatal aldıktan sonra konuşmaya başlamıştık.
"Ne zaman yola çıkacağız?"
"22 temmuz akşam 21.00'da Antalya'ya 4 tane uçak bileti alındı."
Selin aklına takılan soruyu sormak için kadehinden son bir yudum daha alıp söze başladı; "Projeyi ne kadar sürede tamamlamamız gerekiyor? Dönüş ne zaman olucak Hale Hanım"
"Siz ne zaman doğru yeri bulursanız o zaman dönersiniz. Yalnız en fazla 1,5-2 ay sürmesinden yanayım. Fazlası sezon kaybımıza neden olur."
Proje hakkında detayları konuştuktan sonra iş muhabbetini bırakıp, bu güzel atmosferin tadını çıkarmaya başladık. Bizim masamızdan kahkahalar yükselirken iki masa ötemizde keman çalan adamlar eşliğinde genç bir çocuk ayağa kalkmış karşısında oturan kızın gözlerinin önüne tektaş kutusunu uzatarak evlenme teklifi etmesine şahit olduk. Çok romantik bir akşam geçiriyorlardı buna restorandaki herkes emindi bence, bir an için kızı imrenerek izlediğimizi farkedip önümüze döndük. Saat 11'e geliyordu. Babam telefonuma geç kalmamam gerektiğini belirten bir mesaj atalı bir saat olmuştu zaten. Hesabı isteyip restorandan çıktık, valeden arabayı istemiştim. Biz beklerken saçlarıma bir damla düştü, bana öyle gelmiştir diye pek aldırış etmedim, ikinci damla düştü, "Allahallah bu ne?" diyip etrafa bakmaya çalışırken yaz yağmuru ince ince yağmaya başlamıştı bile çoktan. Arabaya bindik. Önce Hale Hanımı arabasını alması için şirkete yakın bir yerde bıraktım. Oradan sonra Selin'i bırakarak evime geçtim. İçeri girer girmez annemle babamdan ağır tripler yedim. "Bir dakika ya bir nefes alayım." derken ayakkabılarımı çıkarıp salona geçtim.
Annemle babam günlerdir benimle adam akıllı vakit geçirememekten yakınıyorlardı. Şimdi ben iki gün sonra proje için Antalya'ya gideceğimi ve en erken 1 ay sonra dönebileceğimi nasıl söyleyebilirdim? Kara kara düşünüyordum. Çok yorgundum ve bu konunun uzayacağını bildiğim için konuşmayı yarına erteledim. Televizyon izlerken Aras'ın dizlerinde uyuyakalmıştım. Annemin omzuma hafif hafif dokunup, "Eylül kalk yatağına yat kızım." demesiyle gözlerimi açmıştım. "Ne zaman uyudum ben yaa?" diye kendi kendime söylenerek yukarı çıktım. Yastığa kafamı koymamla uyumuştum, günlerin yorgunluğu vardı üstümde. Sabah babam uyandırmıştı. Kalktıktan sonra farkettimki akşam makyajımı temizlemeden uyumuşum. Ayna karşısında kendimden korktum, sanki ben değil de karşımda duran öcüydü. Elimi yüzümü yıkadıktan sonra kahvaltıya indim. Arasın yanındaki yerimi aldım masada. Annem yine masayı donatmıştı. Herkesin keyfi yerindeydi ve bence Antalya konusunu açmak için tam zamanıydı.
"Sizinle bir şey konuşmam gerekiyor."
Babam kafasını gazeteden kaldırıp merakla bana baktı; "Konuşalım o zaman."
"Selinle staj yaptığımız şirket bir projeye adım atıyor. 3 tane otel açmak istiyorlar ve aynı anda 3 yerde temeller atılıcak. Yalnız otellerin hangi bölgelerde açılacağını belirlememiz için 4 kişiyi görevlendirdi. İçlerinden biri de benim. Biliyosunuz bu proje bizim için çok önemli.." diye konuşurken, annem işin diğer yanını düşünmeden lafa atladı; "Harika! İşte bu!" elleriylede onaylarcasına hareketler yaptı.
Masada annemden başka tepki veren yoktu. Ben konuşmaya devam ettim. "Fakat bu 4 kişinin Antalyaya gidip, yurtdışından gelicek olan uzmanlarla iş birliği içinde olmamız gerekiyor, tamam biliyorum son günlerde pek bir arada değiliz ama 1,5 ay dişinizi sıkın olmaz mı?"
Annemin biraz önceki neşesinden eser kalmamıştı.
"Nasıl yani 1,5 ay Antalya'da mı olacaksın?"
"Hayır 1,5 ay Antalya'da kalmıycaz, önce Antalya'ya gidicez, daha sonra Ege Bölgesi'ndeki turizmin hakim olduğu yerlere gidicekmişiz. Bu arada diğer kişilerden biri de Selin. Zaten katılmam için beni ikna edende kendisiydi. Tabi daha sonra bende memnun olmuştum adımı verdiğime."
Bu ana kadar ne babam konuşmuştu ne de Aras. Biz annemle konuşurken onlar bizi dikkatlice dinliyorlardı. Babam suskunluğunu bozup konuşmaya başladı; "Kızım sen kafayı mı yedin 1,5 ay boyunca evden uzak ne yapıcaksın?"
"Baba biliyorum haklısınız ilk başta bende şaşırmıştım ama sonra bu fikre alıştım. Hem ne olucak, Hale Hanım her şeyi hallediyor, uçak biletlerimiz alınmış bile, kalıcağımız yerlerde rezarvasyonlar yapılmış, her şey düşünülmüş, tamamen kusursuz, içiniz rahat etsin."
"Hayır kızım seni bilmediğimiz insanlarla 1,5 ay bir yere yollamamızı bekleme benden."
"Ya baba neden anlamıyorsun bu bizim için çok önemli bir proje. Staj bittikten sonra özellikle Hale Hanımın bunu göz önünde bulundurucağından eminiz."
Kahvaltı boyunca ne dediysem babamı ikna edememiştim. Annemle mutfağı topluyorduk. Arasla babam içeride haftasonunu televizyon karşısında geçiriyorlardı. Kendi ellerimle, güzel, köpüklü bir kahve yaptım. Salonda babamın yamacına sığıştım. Babamı ikna etmek hiç bu kadar zor olmamıştı. Güç bela sonunda ikna etmeyi başarmıştım babamı ama sormayı unuttukları bir şey vardı, o da ne zaman yola çıkacağımızdı.. Bunuda söyleyince kalplerine inecek diye çok korkmuştum. Ama yapacak bir şey yoktu ve bu son engelide aşmak için bir çırpıda söyleyiverdim. Aslında bir önceki tepkileri kadar büyük bir tepkiyle karşılaşmamıştım. Sadece kızlarından ayrı kalacakları için buruk bir yüz ifadesi vardı ikisinde de.
"Bu konuyu da hallettin aferin kız!" diye kendi kendime konuşurken Selin'in aramasıyla salondan bir iki adım uzaklaştım. Selin'in sesi heyecanlı geliyordu. "Kızım ya naptın konuştun mu evdekilerle ne diyorlar?"
"Çok ama çok zor ikna oldular, onları ikna edene kadar canım çıktı. Sen anlattın mı?"
"Aynen ya bende aynı şekilde dilimde tüy bitti ama şükür ki hallettim."
"Yaşasın! O zaman bekle bizi Antalya, bekle bizi Alaçatı sokakları biz geliyoruz heyyoo!"
"Hahahah dur bi dur delimisin ya? Alışverişe çıkalım mı diyicektim seyehat için?"
"Tam üstüne bastın beybisi çok ihtiyacım var, bugün aradan çıkaralım o zaman alışverişi."
"Cadde'de buluşalım o zaman sakın geç kalma muck!" diyerek kapattı telefonu.
Bende salona döndüm annemle hafta sonu keyfimiz olan magazin d'yi izliyorduk. Babamla Aras bu durumdan memnun olmasalarda elleri mahkumdu. Aradan epeyce vakit geçmiş, Selinle buluşacağımız saate az kalmıştı. Annemlere haber verdim ve odama çıkıp hazırlandım. Evden çıkmıştım, yaklaşık 20 dakikada Cadde'ye geldim bir iki denemeden sonra arabayı park edebilmiştim. Selin buluşacağımız yere geldim, etrafa bakınırken onu saçlarından tanıyıp yanına gittim birbirimizi öptükten sonra vakit kaybetmeden alışverişe koyulduk. O mağaza senin bu mağaza benim gezmeye başladık. Daha girdiğimiz ilk mağazadan elimiz kolumuz dolu çıktık. Bir kaç mağaza sonra ayaklarımıza kara sular inmişti. Leman Kültür'e gidip bir şeyler yedikten sonra enerjimizi toplayıp 1 saat içinde alışverişe devam etmeye başladık. "Aldıkça alan Eylülle Selin alışverişlere doyamadı." diye gazetede manşetlere haber yapıcaklardı bizi neredeyse. Hemde ilk sayfa haberi!
Biz arabaya doğru yürürken Aras aradı. "Nerdesiniz canım, işin bitti mi?"
"Yes tatlım, eve dönücem."
"Tamam bende bunun için aradım eve gelme, Buraklara akşam yemeğine gidiyoruz ailecek." dedi.
Ah tabi ya ben Tuncer Amca'nın davetini evdekilere söylemeyi nasıl unutmuştum! "Aa Tuncer Amca mı aradı?"
"Evet canım oyalanma 8'de orda olucaz."

EylülHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin