#Bahçe

50 4 0
                                    

"Bizde mi kalacaksın?" dediğimde bir süreliğine bana baktı ve sonra önüne dönerek 

"Sorun olur mu? " dedi. Sen geleceksin. Benim yan odamda kalacaksın ve sorun olacak öyle mi? Ben buna gülerim işte. 

"Yok. Olmaz" 

"Sana bir şeyler sormak istiyorum ama önce şuraya bir girelim" dediğinde durdu ve ilerideki küçük yeri gösterdi. Etraftaki bütün dükkanlar kapalıydı. Bir tek burası açıktı. Küçük şirin bir yere benziyordu. Tamamen camdan oluştuğu için içeriyi çok net görebiliyordum. İçeride bir öğrenci ve bir çiftten başka kimse yoktu. Arabadan inince rüzgar esti ve üşüdüm. Ellerimi refleks olarak kollarıma doladığımda Andrea üşüdüğümü fark etmiş gibi biraz daha hızlı yürüdü ve kapıyı açtı. İçeri girince ilerideki bir masaya oturduk ve tombul bir amca yanımıza gelerek güler yüzle menüleri uzattı. Buranın pizzacı olmasına rağmen bir sürü çeşit daha vardı. Sezar salata istediğimde Andrea garip garip baktı ama bir şey demeden buraya özel olan bir pizza sipariş etti.

"Gerçekten salata mı yiyeceksin? Senin de diğer kızlar gibi olduğunu bilmiyordum" dediğinde ufak da olsa sinirlendim. Ben diğer kızlar gibi değildim. 

"Diğer kızlar gibi değilim zaten. Sadece canım salata istiyor o kadar." dedim ve umursamaz bir tavır takındım.

" Öyle olsun." dedi. Bir şey söylememeyi düşünüyordum.

" Burayı nereden buldun?" diye sordum. Omuz silktikten sonra

"Bir ara buraya yakın bir yerde oturuyordum. Gece koşuya çıktığımda görmüştüm." dedi. Başımı salladım ve bir şey demeden etrafı incelemeye başladım ve adamın ne kadar güler yüzlü ne kadar neşeli olduğu aklıma geldi. Bu saatte çalışıyor olmasına rağmen fazla neşeliydi. Ben böyle bir şey beklememiştim. Memnuniyetsiz bir yüz bekliyordum. 

Benim salatam geldiğinde çatalı elime alıp marula batırdım ve yemeğe başladım. Andrea beni izlerken rahat edemiyordum. Bir süre sonra

 " Andrea izlemez misin? Rahat edemiyorum" diye yakındığımda güldü ve ellerini kaldırıp 

"Tamam, tamam izlemiyorum. Ne yapayım çok açım." dedi ve sonra tabağımı göstererek 

 "Alabilir miyim?" diye sordu. Önüne baktığımda çatalının olmadığını gördüm ve tereddüt ederek çatalımı uzattım. Gülümsedi ve bir kaç çatal aldı. Yüzünde memnun bir ifade oluştuğunda 

"Güzelmiş ya." dedikten sonra ekledi. "Daha önce hiç salata yememiştim. Yani dışarıda. Hatta yiyenlere de çok şaşırıyordum ama bu cidden güzelmiş." dedi. Güldüm ve 

" Damak zevkim iyidir." diyip güldükten sonra ekledim. " Film zevkim gibi. " güldü

 "Aslında sen zevkli kızsın" dedi. İlk itifatıydı. O kadar yılda. İlk iltifatı. Ah birde bugün elbiseyi gördüğü zaman iltifat etmişti. Gülümsedim ve verdiği çatalı alıp yemeye devam ettim. Andrea'nın da pizzası gelince hemen eline bir tane aldı ve yemeğe başladı

"Ben sana bir şey soracaktım. Unuttum bak. Sen babanla yaşamıyor muydun?" 

"Evet. Öyle" dedim ve salatadan bir çatal daha aldım.

"İki gündür seninleyim. Baban eve gelmedi de o yüzden sordum. Seyehatte falan mı?" 

"Hayır, değil. Adam eve çok uğramaz. Ayda 3 5 defa gelir o kadar. " derken salatamla ilgileniyordum. Bunu söyledikten sonra pizza yemeğe devam etti. Bende aynı umursamazlığımla "Neden bu kadar çok sordun?" dedim.

"Sizde kalıyorum ya. Sorun olur mu diye?"

"Vaay. Andrea bey aynı zamanda düşünceliymişte" diyip güldüm. Dalga geçerek konuyu kapatmaya çalışıyordum ve aynı zamanda onunla dalga geçebilen sayılı kızlardandım büyük ihtimalle.

Çelişki ( Yeni )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin