Kakao Blank •KaiSoo• √

38•

"Bi önceki gelişimde bu yoktu." dedi yatakta otururup elinde kendi fanartının basılı olduğu yastıkla oynarken.

'Bi önceki gelişim' derken aklına o sabah geldi. Jongin'in o tavrına anlam yüklememesine hala şaşırıyordu.

"B-Bi sebepten ötürü... Yani... Bi durumdan kaynaklı sebeplerle... Of, neyse!Yıkamıştım."

Kafasını yastıktan kaldırıp esmer olana baktığında yüzündeki o utanmış ifadenin belirmiş olduğunu gördü.

Gerçekten mi? Tanrım...

Elini yastıktan çektikten sonra buruşturmamak için zor tuttuğu yüzünde aniden şeytani bir sırıtma belirdi.

" 'Ne gibi' bir sebepten dolayı?"

Geçen sefer evine geldiğinde endişeden gözü kararmış, utangaçlığı rafa kaldırmış olan Jongin onu raftan geri almışa benziyordu. Boynu bile renk değiştirmişti resmen. Çok tatlıydı ulan!

"K-Ki-Kirlenmişti!"

Kahkahasını bastırmak için dudaklarını birbirine yapıştırdığı dudakları Jongin kafasını kaldırıp parlak siyah gözleriyle kendisine bakınca kalp şeklini aldı.

"A-Aslında o yastığın eşi de var."

Elini ensesine atıp utangaç bir gülümseme verdi.

"Nasıl bir eş?"

"G-Göstermemi ister misin?"

Kyungsoo kafasını sallayınca Jongin ayağa kalkıp dolabını açtıktan sonra dolabın üstüne konulmuş yedek nevresim ve yastık takımlarının üstünde bir yastığı alıp Kyungsoo'ya uzattı. Kyungsoo eline verilen yastığa bakarken gökkuşağı kusmamak için zor duruyordu. (Bugünki momentlardan sonra ben akdkdkdkdk)

"Bunu nasıl yaptırdın!?"

Kendi fanartıyla aynı gibi olan Jongin'in fanartı basılıydı yastıkta.

"Onları bi müşterim çizip yaptırmış. S-Seni sevdiğimi ağzımdan kaçırdığımda ertesi hafta elinde bunlarla gelmişti."

Kyungsoo elindeki sevimli yastıklara baktıktan sonra kafasını kaldırıp Jongin'e baktı.

"Sarı saç yakışıyormuş."

(Keşke Chanyeol için de aynı şeyi söyleyebilsem akdkfkkfm)

"T-Teşekkürler."

Kyungsoo Jongin'in fanartının basılı olduğu yastığı kendine istemeyi düşündü bi müddet. Ama iki yastığın bir arada olmasını bir çeşit uğura bağlamıştı, ayırmak istemiyordu.

(Yatakları birleştirin?)

"Dışarı falan mı çıksak?"

Kyungsoo söylediğinde Jongin rahatsız bir iç çekiş verdi.

"D-Dışarıda şimdi olduğumdan d-da-daha fazla utanıyorum."

"Hep böyle yatakta mı oturacağız?"

Saat akşamın dokuzuydu. Neden bu saatte geldiğini kendisi de bilmiyordu. Pekala, biliyordu. Belki Jongin'de biraz fazla oyalanırdı ve sonra onda kalmak zorunda olurdu ve beraber uyuyabilirlerdi. 'Zaman ne çabuk geçmiş' falan da derdi hem. Ama şu durumda birbirlerinin suratlarına bakarken zamanın pek de hızlı geçtiği söylenemezdi.

"Seni izlemeyi seviyorum. Y-Yani demek istediğim, b-bütün gün seni düşündüm ve seni gerçekten özledim. Yüzünü de ö-özledim. B-Böyle seni izlemek de güzel b-bence."

Yatakta biraz daha yana kayıp Jongin'e yaklaştı. Esmer olan ona ne yaptığını anlamaya çalışır gibi bakıyordu. Kendisi de ne yaptığını bilmiyordu gerçi. İyice yaklaşıp dibinde bittikten sonra hızlı bir hareketle Jongin'in kucağına oturup kollarını boynuna dolayarak yüzünü uygun bulduğu boşluğa gömdü.