40•

5.2K 456 138
                                    

Bir miktar işim var, düzenlersem akşam 8de falan gelirdi, o yüzden şimdi atıyorum ama hataları görmezden gelin oldu mu akdkdkfkdk

••••

"Öyle dikilmeye devam mı edeceksin yoksa içeri girmeme izin verecek misin?"

Zar zor taşıdığı üç bavul eşyasını önüne koyup zile bastıktan saniyeler sonra kapı açılmıştı. Jongin'in ilk önce kendisine, sonra bavullara, sonra tekrar kendisine bakmasını izlemiş, şok oluşuna şahit olmuştu. Acaba gelmeden önce haber mi verseydi? Ama başından beri ona  gitmesini isteyip duran oydu, rahatsız etmiş olamazdı herhalde.

"Jongin?"

"Sen ciddi miydin? Yani taşınmak konusunda. Yani... Bu kadar erken olacağını beklemiyordum."

"İstersen gidebilirim?"

Soruyla eş zamanlı olarak bavullarının saplarını tuttuğunda olan şey büyük ellerin bavullarını elinden hızla alması oldu. Bavullar kendinden önce eve girdiğinde ayakkabılarını çıkarıp onları takip etti.

Çocuğun şaşırması çok normaldi çünkü taşınma işini akşamın dokuzuna bırakmıştı. Jongin'in işten dönme saatini beklerken uyuya kalmıştı ve uyandığında saat çoktan sekizi bulmuştu. Fakat bu işi yarına erteleyemeyecek kadar sabırsızdı. Bu yüzden hızla hazırlanıp yola çıkmıştı.

"Dolabımı ve yatağımı öyarın getirtmeyi düşünüyorum. Şimdi-"

Lafını bölen şey gördüğü manzaraydı. Jongin, yüzündeki parlak gülümseme eşliğinde kıyafetlerini askılayıp kendi dolabının soluna yerleştiriyordu. Kendi kıyafetlerinin hepsini sağa itmiş, dolabı ikiye bölmüştü. Yaptığı şeyin yatak için de geçerli olacağını görmek çok da zor sayılmazdı.

"Bir gün dolabımda senin eşyalarının olacağını tahmin edemezdim."

Anlaşılan Kyungsoo'nun yarım kalan cümlesini duymamıştı. Kyungsoo şu yan odaya geçme planının üstünü bir daha silinmemek üzere kırmızı kalemle çizdi.

"Yemeğini yedin mi?"

Elbette yemiş olmalıydı, saat çok geç olmuştu. Ama kendisi heyecandan dolayı sabahtan beri bir şey yememişti ve Jongin'in karşısında gururlayan bir mideyle rezil olmak istemiyordu.

"Henüz fırsatım olmadı."

İkinci bavulunun fermuarını açarken yanıtladı Jongin. Kyungsoo hızla bavuluna atılıp kendine çekti.

"Bak ne diyeceğim. Sen gidip hızlı bir şeyler hazırla, ben de eşyalarımı yerleştireyim."

Kafasını sallayıp odadan çıktığında şüphelenmediği için derin bir nefes verdi Kyungsoo. İç çamaşırlarını görmesi olmazsa olmaz bir durum değildi. Pekala... Şimdi onları nereye yerleştirmeliydi? Jongin'inkilerin yanına koyamazdı. Sonra iç çamaşırlarının yanındaki banyo eşyalarını ve bakım ürünlerini havlu ve bornozuyla beraber kucaklayıp odanın çaprazındaki banyoya gitti. İç çamaşırlarının kalmış olduğu ve diğer ıvır zıvırlarının olduğu bavulu yatağın altına itip ellerini silkeledi.

Mutfağa girdiğinde Jongin'in spagetti yapmış olduğunu gördü. Meyve sularını doldururken kafasını kaldırıp Kyungsoo'ya gülümsedi ve Kyungsoo o an onun iyi bir ev arkadaşı(?) olduğuna emin oldu.

İlk olarak temiz ve düzenliydi. Sonra yemek yapabiliyordu. Ve son olarak aşırı yakışıklıydı. Bunun konumuzla bi ilgisi olmadığını ben de biliyorum, sadece söylemek istedim. Sonuçta Jongin'in nasıl da yakışıklı olduğunu hepimiz biliyoruz, değil mi?

Kakao Blank •KaiSoo• √Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin