TELEFON KATİLİ

BÖLÜM 5: SİNEMA

Saat 18:00
Kapı çaldı.

- Kim o?
- Hey Amy ben Sarrah.
- Sen miydin sarrah?
- Başka birini mi bekliyordun?
- Şu korku dolu şehirde artık kapı çalındığı zaman bile korkuyorum
- Yapma ama Amy bu gece tüm sınıf sinemaya gitme kararı aldık. Biraz kafa dağıtmış oluruz. Ne dersin?
- Ben gelmek istemiyorum Sarrah.
- Hadi ama Amy senin yanımda olman lazım. Sınıftaki tek arkadaşım sensin biliyosun.
- Ama hiç halim yok kendimi iyi hissetmiyorum. Hala Meggie aklımda.
- O sadece senin arkadaşın değil benimde arkadaşımdı. Ve benimde aklım onda. Bende kafa dağıtmak için sinemaya gidiyorum ya. Benimle gelmelisin.
- Tamam birazdan beni almaya gelirsin o zaman.
- Seve seve.

Evet bugün tüm sınıf sinemaya gideceklerdi. Sömestr tatilinde başı boş gezmek yerine sinema iyi bir fikir olabilirdi. Amy ve Sarrah çok iyi dostlardı. Ve çok kitap severlerdi. Yaklaşık 4 ay önce Meggie ile kütüphanede kitap ararken tanışmışlardı. Amy hazırlandı. Sinemaya gitmek için hazırdı. saat 19:20 'ye geliyordu. Sarrah'ı aradı.

- Alo
- Sarrah ben hazırım.
- Bende evden çıkıyorum. Babamdan arabasını vermesi için az yalvarıyordum da. Birazdan yanındayım.
- Tamam Sarrah.

Deyip telefonu kapattı Amy. Sarrah gelesiye kadar en sevdiği müziği dinlemeye fırsat bulmuştu. Amy seri katilden çok fazla etkilenmiş olması lazım ki tüm pencere ve kapılara kilit vurmuştu. Belki pek fazla güvenlik olmasada vicdanını ve psikolojisini rahatlatıyordu.
Aniden Telefon çaldı.

- Alo.
- Alo.
- Nasılsın Amy?
- Sen kimsin?
- Gizli bir hayranın.
- İsmin ne?
- Amy'nin hayranı.
- Sapıkmısın?
- Nasıl tanırsan öyle tanı.
- Kapatıyorum şuan işim var.
- Oldukça yalancısın?
- Yalancılık ne alaka?
- Şuan birini beklemek bir iş değil.
- Nerden biliyosun?
- Hadi ama Amy.
- Ben , ben artık kapatıyorum.
- Pekala. Sinemada görüşürüz.
- Ne? sen nerden biliyorsun sinemayı ?

Demeye kalmadı telefon kapandı.

Saat 19:35
Korna çaldı.

Sarrah arabayı almayı başarmıştı.
Amy'i aldı ve sinemaya doğru yol aldılar. O kadar çok polis devriye atıyordu ki , polislerin derdi seri katil olduğu için Sarrah'ın ehliyetine dikkat etmelerine ihtimal bile yoktu. Sinemaya 10 dakika sonra vardılar. Sinema baya kalabalık ve enerjikti.

- Amy mısır ve kola alıp filme girelim hadi.
- Ondan sonra neden sivilce çıkıyo diye söylenirsin Sarrah.
- Aman be Amy. Boşver sivilceyi film izlerken iyi gidiyo hem ölmücekmiyiz bırak istediğimi yiyeyim.
- Ben az alıcam sarrah.
- Tamam sen al yarısını ben yerim.
- Tamam hadi al naparsan yap film başlıyor hadi.

- İki büyük boy mısır ve 2 kola alabilirmiyiz?
- Tabikide. Yedi dolar yeterli efedim.
-Teşekkürler.
-İyi seyirler efendim.

- Geldim Amy.
- Hadi girelim artık.

Salona girdiler. Tüm sınıf arkadaşları oradaydı. Eğlenceli geçeceği belliydi. Herkes enerjikti.
Film bir tür zombie filmiydi.
Amy bu tür filmleri severdi. Filmin başlamasına 5 dakika varken. Yanına John geldi. Selam vererek;

- Merhaba Amy.
- Merhaba John.
- Seni sinemada görmek büyük mutluluk.
- Teşekkür ederim.
- Tatil nasıl geçiyor?
- Aynı John. Evde kitap okuyarak , film izleyerek. Ya senin?
- Benim tatiliminde seninkinden farklı olduğu söylenemez.
- Okulun açılmasını iple çekiyorum.
- Bende. Film başlıyor. Çıkışta görüşürüz Amy. İyi seyirler.
- İyi seyirler John.

Film başladı. Sarrahın sesi çıkmıyordu. Mısır'a gömülmüştü.
Tüm sinemada çıt sesi çıkmıyordu. Film iyiydi. Ve polisler sinemanın içinde de varlardı. Güvenlik son derece iyiydi. Filmde bir zombie , normal bir insanı yerken Sarrah'ın midesi bulandı. Ve lavoboya gitme isteği duydu. Amy'e söyledi. Lavobaya gittiler. Sarrah tuvalete girdi. Ve Amy'de elini yüzünü yıkadı. Amy dışarıya çıkıyordu. Kapıyı açar açmaz bir not gözüne ilişti. Notun üstünde bi yazı yazıyordu.

"Nasılsın Amy?."

Amy notu okurken katil yan tuvaletten Sarrah'ın olduğu tuvalete geçerek , Sarrah'ın boynunu kesmişti yerlerde kan vardı. Katil kapıyı açtı. Amy ile göz göze gelmişlerdi. Amy hızla kaçtı. Koşuyordu. Dışarda ki güvenlik görevlisine ulaşmalıydı. Arkasına baktı. Katil yoktu. Evet güvenlik görevlisinin yanına vardı. Ve görevli polislerle irtibata geçerek Sarrah'ın yanına gittiler. Evet yerlerde kan , ve Sarrah yerde boğazı kesik bir şekilde yatıyordu.
Polis nabzına baktı ve atmıyordu. Sarrah ölmüştü. Amy'i ifade için karakola aldılar.

- Anlat Amy. Nasıl oldu? Sen Sarrah'ın yanındaydın. Şuan sende suçlusun. Senin yapmadığın ne malum.
- Memur bey Sarrah benim en iyi arkadaşımdı. Midesi bulandı ve lavoboya gitmek istedi. Gittik katilde oradaymış yan tuvaletten Sarrah'ın oldugu yere geçmiş herşey o anda oldu katille göz göze geldim ve ben kaçtım. Ve bana bi not bırakmış.
- Ahh kamera görüntüleri elimize ulaştı tamam sen değilsin ve maskeli 1.85 boylarında iri bir adam.
- Ama neden yapıyo.
- Meggie'ye karşı bi kini var galiba.
- Evime gidebilir miyim memur bey? Gerçekten çok korktum ve uyumam lazım.
- Tabikide ama yarın gene şubeye uğrayın.
- Tamam.
- İstersen yanında koruma polis gondereyim.
- Bunu yaparsanız çok memnun kalırım.
- Pekala.
- Teşekkürler memur bey.

Amy , koruma polisle birlikte eve geldi. Polis dışarda devriye atıyordu. Amy mutfağa gidip bi bardak su içti. Ve oturma odasında televizyon karşısında biraz oturdu. Cinayet aklından çıkmıyordu. Etkilenmişti.

Saat 02:15 'gelmişti. Amy olduğu yerde uyuya kalmıştı. Polis memuru dışarda devriyedeydi. Yemek yiyordu. Amy aniden uyandı. Uyanmak zorundaydı. Çünkü katilin eldivenlerini ağzında hissetmişti. Katil yanındaydı. Ağzını kapatmıştı. Ve bir soru sordu.

- Sana nasılsın demiştim Amy. Neden sinemada cevap vermedin?
- Neden bunu yapıyorsun?
- Hmm güzel soru ama cevap alamazsın.

Katil Amy'i dolabın içine sokarak orada kalbine bir bıçak darbesi ile sapladı. Defalarca sapladı. Ve Amy'nin masasına oturarak not yazdı.

"Koruma sadece polisle olmaz Memur bey"