Sen Benimsin

1.8K 112 10
                                    

Aklımı kaybetmiş gibi hissediyordum. Düşünemiyor, kavrayamıyordum.

Her ne kadar Varlığından emin olmasam da birşeyler vardı içinde. Ama nefret değildi, belki Aşk'ta değildi ama vardı içinde birşeyler.

Kızların varlığına bile tahammülü olmayan Ateş Vural'ın o çok sevdiğim kıvrımlı dudaklarından dökülen o sözler bambaşka bir boyuta taşımıştı ona olan aşkımı.

Yine yaptığı ani bir hareketle arabayı hızla çevirdi ve yine son sürat sürmeye başladı. Yaptığı tehdit aklıma gelince o uyarmadan hızlıca taktım emniyet kemerini. Bu hareketim onu gülümsetmişti her ne kadar saklamaya çalışsa da. Ben de gülümseyerek önüme döndüm.

Az önce gecenin bir an önce bitmesi için yalvararak dualar okuyan ben, şimdi ise bitmemesi için dualar okuyordum.' Allah'ım mazur gör, onunlayken ne yapacağımı bile bilmiyorum.'

Yine sıkılmıştı anlaşılan hızına ve açtığı şarkılara bakılırsa. Şarkıyı konuşmamam için açıp, son sese veriyordu. Hızı ise heralde beni eve biran önce bırakmak için.

Bizim eve giden kavşağı hızlıca geçince,

"Bizim yolu geçtin." dedim. Sıkılgan bakışlarını bana çevirdiğinde yalpaladım.

"Eve gitmiyorsun." dedi umarsızca.

"Ne demek eve gitmiyorsun?"  dediğimde sesim şaşkınca bir tını da çıkmıştı.

"Eve gitmiyorsun. Benimle partiye geliyorsun." dediğinde kafamı hafifçe yukarı doğru kaldırarak, dualarımın kabulü üzerine içimden minnettar bir şekilde teşekkür ettim.

Onun yanında olmak, olup olabileceğim en güzel yerdi. Öyle güzel şeyler hissettiriyordu ki varlığı, sonsuz olmak istiyordum. Onunla ve onun aşkıyla.

Yolun devamı boyunca sessizliğini bozmamış ve benim sorduğum soruları tınlamamıştı. Alışıyordum beni takmayışına. Hatta bağlanıyordum. Birinin sizi takmamasına bağlandınız mı hiç? Söz konusu Ateş olunca bağlanıyorsunuz işte.

Her ne kadar 'Ne güzel de takmıyor kurban olduğum' demek istesem de gözündeki olmayan yerimi daha da yok etmek istemedim.

Arabayı durdurduğunda, arabanın arka tarafı gören aynasından rüzgarın etkisiyle hafif dağılan saçlarını düzeltti. Ben de onu taklit ederek aynadan kendime bakınca dudaklarının hafifçe kıvrıldığını hissetsem de istifimi bozmadan arabadan indim.

O da arabadan inip yanıma gelince bahçedeki tüm gözler bize çevrildi. Daha doğrusu Ateş'e. Bana düşman gibi bakan fazla makyajlı gözlere aldırmadan yürüyünce, önümdeki basamağı görmediğim için ayağım burkuldu ve düşmek üzereyken tüm vücudumu titreten ellerin belimi sıkıca tutması üzerine düşmekten yırtmışttım. Etraftaki kızların kahkaları kulağımı doldururken ben mahçup bir şekilde Ateş'e ve belimdeki ellerine bakıyordum.

"Dikkatli ol ve yanımdan ayrılma."  dediğinde daha çok fısıldar gibi çıkmıştı sesi. Yerin dibindeydim yine, artistik bile yapamıyordum.

"Teşekkür ederim." dediğimde beni belimden hafifçe iterek yürümemi sağladı.

Geldiğimiz ev neon parti ışıklarıyla tam bir görsel şölen havası yaratıyordu. Işıklarla süslenmiş uzun bahçede eve doğru ilerlerken, iki kızın Ateş'in boynuna atlamasıyla durduk. Kızların elbisesi o kadar miniydi ki alt kısmını diktirmeyi unutmuşlar sandım biran(!) yaptıkları makyajla yaşlarından oldukça büyük, ve yaptığı hareketlerle oldukça Sürtük görünüyorlardı. Saçları kısa olan sarışın kız beni iterek yerime geçip Ateş'in yanaklarını öptüğünde kendimi kırılacak gibi hissettim. Üstelik Ateş'te kızlara ters tepmiyordu.

Karanlık AşkımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin