Autumn Comes.. Autumn Leaves

22

Ökse otu altında..

Chanyeol sıcacık dudaklarını dudaklarıma dokundururken tebessümüm yüzümde kalmıştı.

Bu bizim için ilkti.Belki birçok ilk yaşadık ama bu en güzeliydi.
İçimdeki o sönük, mavi ateşi tekrar tutuşturuyordu.

Beni alevlere sürüklüyorsun.

Chanyeol dudaklarımın üzerinde birkaç dakika öylece durdu.12 kesik ılık nefesi yüzümü yaktı.
Ben akıl yetime sahip çıkmaya çalışırken yavaşça dudaklarını aralayıp, nazikçe alt dudağımı emmeye başladı.
İşte o an, aklımın iplerini saldım.

Bir eli şakaklarımdan saç diplerime dokunurken, küçük emme seslerini duyuyordum.

Tanrım! Sen aklımı koru.

Ne yapmam gerek bilmiyordum. Tecrübesizliğimden öylece durmuş Chanyeol'e kapılıyordum.

Tepkisizliğim sonunda kendini geri çekip gözlerime baktı. Kendimi açıklamak zorunda hissettim.

"Öpüşmeyi bilmiyorum."

Gülümsedi.
Size yemin ederim ki, görüp göreceğim en güzel şeydi.

O gülümseyince bende utanarak gülümsedim.

Tekrar beni öpmek için eğildiğinde onu durdurdum.

"Sabah uyandığında yine eskisi gibi mi olacaksın?"

Cevap vermemesi öyle kötü ki...

Tutup elini tam kalbimin üstüne koydum.

"Bir insanın dakikada normal kalp atışı 55-65 arası değişiyor. Heyecanlanınca 90'a bile çıkıyor ama bu maximum 2 dakika 17 saniye sürüyor.
Ama Chanyeol şuan itibariyle 7 dakika 26 saniye oldu ve kalbim hala düzelmedi.
Hissedebiliyor musun ?"

Çok güzel bakıyor.
Mahçup.

"Seni öpebilir miyim?"

Chanyeol başıyla olur olmaz bir onay verdi. İki elimle yüzünü okşarken yaklaştım ona. O güzel gözlerini, kirpikleri titreyerek kapattı.

Ona sokulup dudaklarını aşkla öptüğümde, boştaki elini kalbimin üstüne koydu.

O gece belki de en güzel gecemdi.

---

Noel ağacı süslemek her zaman eğlencelidir..

Kris, Sehun ve Jongin büyük bir hevesle ağaç süslüyordu, her ne kadar Jongin ve Kris birbirini yese de...

"Yahh düzgün tak şunu koyu embesil!"

"Nereye takacağımı sana soracak değilim! "

Jongin kafasına yediği darbeyle mızırdanıp söylenmeye başlamıştı.

"Hep bana vuruyor. Piç nolcak! Şiddet eğilimli sosyopat solucan!"

---

Kyungsoo bir köşede oturmuş, didişen ikiliyi izliyordu.

Kai'nin gülüşü, sevimli hareketleri,komik huysuzluğu... Gözlerini ondan alamıyordu. Yıllardır ..

Oysa diğer yandan görüyordu; Sehun'un ona süs uzattığında değen parmaklarıyla aptalca sırıtışını, Sehun'la göz göze gelince kıkırdamasını...

Jongin Sehun'a arkadan sarılıp süsleri asmaya başlayınca daha fazla duramayıp mutfağa gitti.

Ağlamadı.
Bardağa su doldurdu ve küçük yudumlarla içti.