ÜA3-

413K 12.9K 2.6K
                                    

Medya. Deniz

"Lan!! kalk artık şu yataktan"

Benim kibar Abim ne kadar da güzel uyandırıyor beni böyle.

Altımdaki yastığı hızla çekip başımda böylelikle yatağa düşmüştü. "Ne yapıyorsun sen ya?? Bir insan böyle mi uyandırılır??!" yine çarpık bir gülüş yaparak yastığı ayak ucuma koydu.

Bana doğru eğilip ellerini iki yanıma sabitlediğinde burun buruna olan yüzüne baktım..

Allahım bu nasıl bir varlık böyle.??

Hiç gözlerimi kaçırmadan tek kaşımı kaldırarak ona baktım. Şu an yakın oluşumuz beni asla rahatsız etmediği için geriye de cekilmedim.Acaip derece de güzel kokuyordu."Tamam güzelim bir dahakine de öperek uyandırırım seni"

Hayvan!!

Göğüslerinden ittirip "Çekil be!!" diyerek kalktım.Belimden tutup sırtımı göğsüne dayadığında boynumda olan nefesi içimdeki filleri harekete geçirdi.

"Çabuk hazırlan okula bırakacağım seni" elinden bir hışımla kurtulup ona döndüm. "Ben kendim yürüyeceğim git sen" ondan beni okula bırak diye isteyen oldu sanki."Ben çok meraklı değilim seni okula bırakmaya.Babam istedi.Cabuk ol canımı sıkma"

" Çobok ol conomo sokmo" tabiki gittikten sonra taklidini yapmıştım.O buradayken yapsaydım agzima da yapardı sonra.

Banyoya girip rutin işlerimi hallettikten sonra odama geri döndüm.Siyah dar dizleri yırtık kot pantolonumu üstüme de sire kumaşı lacivert bir kısa kollu geçirerek bir kaç bileklik takıp spor ayakkabılarımı da ayaklarıma geçirdim.Saçlarıma sevdiğim çilek kokusu köpüğümü sıktıktan sonra dalgalanmasını sağlayarak salık bıraktım.Çantamı da alıp aşağı indim.Geç kaldığım için kahvaltı yapmaya zamanım yoktu.O yüzden ayak üstü bir şeyler atıştırmaya başladım."Annecim oturarak yesene" ağzım dolu bir şekilde başımı iki yana salladım "Kardeşimi ben bırakacagım baba.Dimi kardeşim" elini belime doladığında gözlerimi devirerek "hııı evet" dedim. "Ne kadar da güzel anlaştılar dimi hayatım?"Yekta amca Annemin elini tutarken ,yine gözlerimi devirmek zorunda kaldım.

Ne iyi anlaşıyoruz ama.

Ağzımdakini yutup arkadan hafifçe elini ittirdim.

Rahatsız oluyordum ama."Görüşürüz" deyip sevgili abiciğimle dışarı çıktım.

Arbasına binip sertçe kapattim kapıyı ve kemerimi bağladım."Sakin ol şampiyon.O kapı bi kırılırsa sana ödetirim ona göre"

"Bir gün inatla kuracağım o kapıyı o zaman göreceksin",

" Sen de bi kır o zaman görürsün." gözlerimi kısarak ona baktım..

Kendini bilmez heriflerle ne işim olursa artık benim.

Okula varınca kemerimi çözüp her zamanki gibi çantamı aldım."Bir öpücük yok mu?" elim kapının kulubunda kaldığı gibi ona baktım "Çok beklersin" cevap vermesine bile izin vermeden indim arabadan ve Ulaş'ın yanına gittim.Girişte ellerini cebine koymuş karizmatik bir şekilde bana bakıyordu.

Yerim bu çocuğu ya...Yanlış anlamayın arkadaş mabında yani."Kuşum geç kaldın ya.." kollarını açıp bana sarıldığında ,bende beline sardım kollarımı.

İşte gerçek dost ve şefkat.

Poyrazın arabası hala gitmemişti. Ve camdan gözlerini dikmiş ikimize bakıyordu.Umrumda mı??

Tabikisinde hayır."Kim o??" dedi başıyla sevgili abicigimi işaret ederek.
"Üvey kardeş diyebiliriz" başımı kaslı göğsünden kaldırıp aynı zaman da da ondan ayrıldım."Hadi artık gidelim mi??" gözlerini Poyraz'dan çekip bana baktı ve gülümsedi "Olur gidelim" elini belime yerleştirip içeri girerken Poyraz'ın surat halini merak etmeye başladım..

Üvey Abim (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin