Kuzey hocanın elinden kurtulmak adına koridor da son hız koştururken bir hademeye çarpıp elindeki iki kahveyi yere dökmüştüm.Arkama bakıp Kuzey hoca geliyor mu diye kontrol ederken uzaktan bana doğru geldiğini aramızda çok az bir mesafenin olduğunu görmemle orta yaşlardaki bayanı elimle yatıştırmaya çalışarak "Çok özür dilerim. Gerçekten çok özür dilerim!!"diyerek koşturmaya devam ettim.Arkamdan "Deniz kaçma gel buraya!!!" diye bağırınca adımlarımı daha da hızlandırdım.Kuzey hoca hamile olduğumu bile bile beni ameliyata sokmaya çalışıyordu.Ya istemiyorum kardeşim ameliyata falan girmek başka öğrenci mi yok?! Artık doğum iznine ayrılmanın zamanı gelmişti de geçiyordu bile.Merdivenleri hızlıca inerken artık iyice tükenmeye başlamıştım. Merdivenin korkuluklarından destek alıp inme işlemimi tamamladığımda arkamdaki şahıs karnımı kavrayarak önüne gelen ilk odaya sokmuştu beni.
Oda hastanenin Labaratuvarıydı.Kuzey hoca sesli nefes alışverişleriyle birlikte arkadan kapıyı kilitlerken sırtımı sertçe kapıya dayayıp bana tehlikeli ve bir o kadar da korkunç bakışlar atmaya başladı.Nefesim iyice kesilmiş duruma gelmişti.Seri bir şekilde nefeslerime mukayet olmaya çalıştım ama gözlerimi yorgunlukla kısmadan edemedim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Üvey Abim (Tamamlandı)
ChickLitAdam güçlü esen bir Poyrazdı.Kız ise kendi sularında boğulan mavi bir Denizdi.Adam çok acımasız ve kendini düşünürdü.Kız ise hiç bir şeyden habersiz saf bir duru su misaliydi. Genç adam mavi gözlü kıza yaklaşırken ona bakar bakmaz nefesinin kesildiğ...