Bir Yaz Gecesi Rüyası

5. Bölüm

5. Bölüm

"Aah!"

"Bitti işte." gözlerini devirdi.

"Acıdı ama." kucağında duran ayağıma üzgünce baktım.

"Üzgünüm." dedi masum bir bakış eşliğinde.

Tanrım, yardım et.

"Ne-neyse önemli değil artık." ayak bileğim hala onun kucağında, ellerinin altındaydı. Çatlayan tırnağıma yaptığı pansuman bitmişti ama dokunuşunu yeniden hissedebilmek için her bir tırnağıma vazo düşürebilirdim.

İçtiği kahve üstündeki çakırkeyifliği atmasına sebep olmuştu. Yeniden, partideki ukala haline dönmemesi için içimden dua ediyordum. Parti demişken, şey evet şu an ona kızıyor olmam gerekirdi, değil mi?

Sessizliğimiz sürerken sanırım ayıp olmasın diye gizlice saatine bakıyordu. "Eee saat kaç olmuş?" dedim gülerek.

"Yakalandım." dedi ellerini kaldırarak. "21.30" diye ekledi.

Sıçradım. "Ne?! Lanet! Dizim başladı! Ah ayağııııım!"

İnleyerek sağlam ayağımın üstünde sekmeye başladım. Justinse koltukta oturmuş kahkasını gizlemeye çalışıyordu.

"Ne kibarsın sen ya." dedim tv'yi açıp tekli koltuğa çökerken.

Hatasını anlaması bir süre yüzüme bakması gerekti. "Ah, evet. Iıı.." etrafına bakmaya başladı. "Üzgünüm, şey yeniden."

"Hangi diziden söz ediyordun?" dedi anında konuyu değiştirerek.

"The Secret Circle." dedim heyecanla. Ardından yeniden tv'ye döndüm. "İğrençsin Adam! İnanmıyorum ya! Dianna'yla mı?"

Merakla bir bana bir de tv'ye bakmaya başladı. "Dianna kim ki?" dedi başını yana eğip.

"Şu odunun kız arkadaşı." diye cevapladım dişlerimi gıcırdatarak.

"Kız arkadaşını öptüğü için mi odun?"

"Hayır. Cassie'yi öpmediği için odun!"

"Ama-"

"Herkes senin gibi kız arkadaşını gördüğü yerde yemek zorunda değil. Adam'ın Cassie'ye ilgisi var. Maymun iştahlı pislik-"

"Adam kız arkadaşını aldatmıyor diye mi ona hakaret ediyorsun?"

"Off sussana. Hem sen ne anlarsın ki."

Reklam arasına girene kadar tekrar ona dönmedim. Kimi kandırıyordum? Diziden hiçbir şey anlamamıştım. Yan yan, sürekli ne yaptığına bakmaya çalışıyordum.

"Hey." dedim kaşlarımı kaldırarak.

Cevap vermedi, telefonuyla ilgileniyordu. Dudaklarımı büzdüm ve ben de telefonuma uzanıp twitter'ı açtım.

Justin Bieber: #Gerçek: Kızlar, sevgililerini aldatmayan çocuklardan hoşlanmaz.

İstemsizce kahkaha atmaya başladım. Neye güldüğümü anlayınca o da bana eşlik etti.

"Bu arada," dedim ara vererek. "Bana adını söylemeyi düşünüyor musun?"

Eğer Justin Bieber'ı şahsi olarak tanımıyorsanız, size söyleyecebileceğim tek şey; sizinle ne kadar vakit geçirirse geçirsin, adınızı sormaz. Benim adım ..... diyemeyeceğinize göre ona adını sorarak başlamalısınız.

"Zaten bilmiyor musun?" dedi kaşlarını çatarak.

"Biliyorum. Ama sana adınla seslenebilmem için senden duymam gerek. Daha önce duymadığına eminim, ama bu bir nezaket kuralıdır."