Bir atış daha potayı bulduğunda alnımdaki teri sildim. Topu almak için hızlı bir şekilde potanın altına yürüdüm. Eğilip topu aldım ve arkamı dönecekken kendimi yerde buldum.
"Oha,o neydi lan?"
Bu bir erkek sesiydi. Beynim çıkacakmış gibi hissederken azıcık kalan aklımla bildiğim küfürleri düşünüp sıralamaya başladım.
"Motorun soğusun,yavaş."
Başımda dikilen ve tüm güneşi engelleyen,fazla büyük çocuğa onu kesecekmiş gibi baktım.
Elini uzattığında yana yuvarlandım ve ellerimden destek alarak oturur pozisyona geldim. Hemen sonra kalktım ve üstümü silkeledim.
"Kusura bakma,seni görmemişim. Biraz kısasın da."
Lan sen ne diyorsun diyerek çocuğa yürüyeceğim sırada zıplasam bile boyumun onunkine yetişemeyeceği aklıma geldi ve geri adım attım fakat yine de kendimi ve minnak boyumu ona ezdirmezdim.
"Ya sen oradan burayı görebiliyor musun,bir söyle lütfen. Uçak falan çarpmıyor mu,ya da ağaçlara naber kanka bugün yine çok uzunsun falan diyor musun? Ben kısa değilim,sen çok uzunsun,pis sırık."dedim kollarımı bağlarken. Yüzünü pek göremiyordum Güneş'i kapattığı için.
Bana doğru yaklaştı ve o da kollarını bağladı.
"Öyle mi,cüce? Ben ağaçsam sen çim falan oluyorsun galiba. Hani şu küçücük,yeşil,ağaçların gölgesinde-"
"Lan sen kime cüce diyorsun?!"
Elimi kaldırarak üzerine doğru yürüdüm. Dibine kadar geldim ve göğsüne vurdum. Boyum anca orasına yetiyordu,acı ama gerçek...
"Kızım sorunlu musun,çekil ayağımın altından! İki metreyim,bir çaksam uçarsın be!"
"Ay kıçımın kenarı!"
Basketbol topumu alarak diğer potanın yanına yürüdüm ve topu sektirdim. On dakika sonra potamda başka bir top daha gördüm.
"Cüceliğine rağmen iyi oynuyorsun,ufaklık."
Ufaklık senin anandır diye düşünürken topu potaya tekrardan attım.
"Biliyorum."
Arkamı döndüğümde onun kim olduğunu sonunda kavramıştım.
Anadolu Efes'in 6 numarası,Cedi.
Basketbol oynamayı çok severdim fakat izlemekten pek zevk almazdım. Denk gelince izlerdim tabii ama özel olarak izlediğim maç yoktu. Onu tanıyordum,nasılsa sürekli maçlarına denk geliyordum.
"Egon boyundan daha büyük."dedi elindeki topu sektirip potaya atarken.
"İgin biyindin dihi biyik. Nesi varmış lan boyumun,normal kız boyu işte."
"Tanıdığım iki metreden uzun kızlar var. Senin 1.66 olduğuna iddiaya girerim."
"1.67."dedim saçlarımı toplarken. Güldü ve elini saçlarından geçirdi. Sahanın kenarına giden topu aldı ve oradan bana pas attı. Koşarak smacı bastım.
Boyum kısa olabilirdi ama potada sallanmayı çok sevdiğimden zıplama yeteneğim biraz fazla gelişmişti.
"Şu işe bak,smaç basabiliyormuşsun,cüce."
"Benim bir adım var."dedim sinirle. Bana lakap takılmasından hiç hoşlanmazdım. Bu boyumla ilgili olunca nefrete dönüşüyordu.
"Pekala,adın ne?"dedi diğer topu sektirirken.
"Ekim."
"Ekin mi?"
Normal karşılamıştım anlamamasını,ilkokula başladığımdan beri aynı diyalog tekrarlanıyordu.
"Ekim."diye düzelttim.
"Neden adın Ekin değil de Ekim? Yani biraz saçma değil mi?"
Aslında bunu söylemesi garipti çünkü kendi adı Cedi'ydi.
"Hiç sorma. Annemin farklı zevkleri var ama seninki de az değil."
Topu potaya attıktan sonra bana döndü.
"Yani" dedim. "Kedi gibi. Yani Cedi,Kedi. Anladın mı?"dedim gülmemeye çalışırken.
"Senin adın bir ay ismi! Bildiğin Ocak,Şubat,Mart gibi!"
"Ay of! İyice delirttin! Oğlum başlattırma şimdi ayından! Gidiyorum lan ben,seni mi çekeceğim?"
Topumu alarak sahanın tel kapısına yürüdüm.
"Tanıştığıma memnun olmadım!"diye bağırdım ve kapıdan çıktım.
"Ne hoş,aynı duygular içerisindeyiz!"
Bismillah
Sürekli yeni hikaye yazıp siliyorum umarım bunu silmem of
Çok eğlenceli bir şeye benzeyecek galiba yani olur inşallah
Görüşürüz ayol
ŞİMDİ OKUDUĞUN
basketball;cedi osman
Fanfiction"Kızım sorunlu musun,çekil ayağımın altından! İki metreyim,bir çaksam uçarsın be!" "Ay kıçımın kenarı!" 22.02.16