Arkadaşlar hikaye biraz daha geriden geliyor,şu anki tarih 25 Temmuz,yani Cedi imza attıktan 13 gün sonra.
"Aşkım tuzu uzatır mısın?"
"Al aşkım. Patates yesene hayatım,ben yaptım."
"Senin elinden zehir olsa yerim güzelim benim."
Herkese merhaba ben Ekim kanalıma hoşgeldiniz bugün yeni bir challenge ile karşınızdayım!
Az önce okuduğunuz konuşmalar ben ve Cedi arasında geçti.
Hehe,ben bile iki kere düşündüm haklısınız şaşırmakta.
Peki neden?
Çünkü beni gaza getirdi.
Nereden geldiyse,konu birden ikimizin de odun olmasına gelmişti.
Ve ikimiz de bunu kabul etmiyorduk.
Bu yüzden hangimizin daha "sevgi dolu" olabileceği konusunda küçük bir tartışma yaşadık. (Kafasına neredeyse masa lambası fırlatıyordum.)
O yüzden yani. Hemen şey yapmayın.
Ve eheheheh,az önce "Elinden zehir olsa yerim."dedi. Kıro.
Birbirimize o kadar fazla sevgi sözcüğü söylüyorduk ki babaannenin bile dikkatini çekmiştik.
Aman öf,anladığınız gibi kim daha az odun challenge yapıyoruz.
Cedi'nin telefonu tekrardan çalınca bakışlarımız ona döndü. Telefonunu çıkartıp kim olduğuna baktıktan sonra sessize aldı ve hiçbir şey olmamış gibi devam etti.
Tekrardan dedim,çünkü dakika başı telefonu çalıyor.
Sonunda akşam yemeğini bitirip oturma odasına geçtik.
Annemler İzmir'e dönmüşlerdi.
Benim de gelin olarak zamanım azalıyordu.
Yani evet,alyans takıp tüm zamanımı Cedi'nin evinde geçirmeye alışmıştım ama üç dört gün sonra evliliğimiz sonlanacaktı.
Saat ilerleyince babaanne ve ebeveynler odalarına çekildi. Caner Abi de yorgun olduğunu söyleyip uyumaya gidince odada sadece biz kaldık.
Bir yandan Yağmur'la mesajlaşıyor bir yandan da Cedi'nin yanıp sönen telefonuna bakışlar atıyordum.
Kimdi ulan bu?!
"Ben yatıyorum."dedim ayağa kalkarken. Kafasını salladı,ardından yükseldi ve yanağımı öptü.
"İyi geceler."
Ay tövbe.
Arkama bile bakmadan hızlı hızlı odaya kaçtım ve kapıyı arkamdan kapattım.
Kalbim tüm gece koşmuşum gibi hızlanırken pijamalarımı giydim.
Heyecanlandım kabul ediyorum.
Ama bu düşündüğünüz gibi bir heyecanlanma değil,eğer öyleyse mezar kazın da içine atlayayım.
Yatağın içine girip yorganı aşağı attım. Sonra da bu sıcakta hala yorganla yatmamızın nedenini düşündüm. Kısa bir süre sonra kapı açıldı. Yatağın sol tarafı çökerken üstüme yorgan örtüldü.
Havale geçirip ölmemi istiyordu galiba.
Tam dalmış uyuyacakken Cedi'nin kurda kuşa yem diye atmak istediğim telefonu tekrardan çaldı.
"Ananın şeyi ama artık ha!"deyip kalktım. "Kim arıyor seni kaç gündür?"
"Eski sevgilim."dedi yattığı yerden gözünü bile açmadan.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
basketball;cedi osman
Fanfiction"Kızım sorunlu musun,çekil ayağımın altından! İki metreyim,bir çaksam uçarsın be!" "Ay kıçımın kenarı!" 22.02.16