AF-26.Bölüm

136 11 2
                                    

Multimedya: Dolunay

Bütün aile bizi tebrik etmiş yemek yiyorduk. Babam ve Deniz'in babası baş köşede otururken annelerimizde karşı karşıya oturuyordu. Abimle Eylül, bizde Deniz'le karşı karşıya oturmuştuk.

Son derece mutlu gözüken aileler bizi çok mutlu etmişti. Annemle Banu hanım koyu bir sohbete dalmıştı. Babamla Levent bey de gülerek bir şeyler konuşuyorlardı. Şimdi tam anlamıyla bir aile olmuştuk.

Gerçekten mükemmel bir gündü. Deniz'in hatırlaması, doktorun söyledikleri, Eylül'le aramızın düzelmesi ve son olarak da sevgili olduğumuzu ailelerin bilmesi geceyi mükemmel kılıyordu.

Sürpriz dediğinde bu olacağı aklıma dahi gelmemişti. İlişkimiz yavaş yavaş düzeliyor ve ciddiye biniyordu. Deniz'in böyle bir şey düşünmesi beni son derece de mutlu etmişti.

Ayakkabılarımı çıkarıp üzerimi değiştirdim. Pijamalarımı hızlıca üzerime geçirdim ve kendimi yatağa bıraktım. Aileler birbirleriyle konuşmuş ve yemeği yedikten sonra eve gelmiştik. Son derece keyifli geçmişti tanışma yemeği. Günün sonu yorucu olsa da buna kesinlikle değmişti. Yumuşak yastığıma kafamı koyup gözlerimi kapattım. Uyku bedenimi esir alırken tek düşündüğüm Deniz ve geleceğimizdi.

***

Gözlerimi açıp saate baktım. Saat 10'a geliyordu. Ne kadar da çok uyumuştum öyle?

Telefonuma bakarken mesaj geldiğini gördüm. Mesaj simgesine dokunduğumda Deniz'den geldiğini gördüm.

"Saat 12'de hazır ol. Seni almaya geleceğim."

Nereye gidecektik ki şimdi? Kafamdaki soruyu kenara bırakıp hazırlanmaya karar verdim. 2 saat kadar zamanım vardı.

Dolabımdan kot pantolon ve desenli tişörtümü çıkardım. Üst kısmı fırfırlı olan tişörtüm omuzlarımı açık bırakıyordu.

Kıyafetleri üzerime geçirirken kırmızı spor ayakkabılarımı giydim. Saçlarımı düzleştirip, hafif makyaj yaptım. Renkli kordonlu saatimi taktım. Lacivert yandan çantamı da alıp odamdan çıktım.

Annem salonda dergisini okurken bir yandan da kahvesini yudumluyordu. Babam ve abim de sanırım işe gitmişlerdi.

"Günaydın anne."

Dergiyi kenara bırakıp oturduğu koltuktan kalktı. Yüzündeki gülümseme beni mutlu etmişti.

"Günaydın kızım."

Adımlarımı mutfağa yönlendirdim. Emine Teyze mutfaktaki küçük masayı hazırlamıştı. Ona da günaydınlarımı iletip masaya oturdum.

Annem karşımda ki sandalyeye otururken Emine Teyze'de mutfaktan çıkmıştı.

"Dün gece hakkında seninle biraz konuşmak istiyorum."

İçimi bir anlığına huzursuzluk kaplamıştı. Ama annem böyle şeylere kızmazdı. Sanırım.

"Tabi anne konuşalım."

"Bak kızım ben yaşının erken olduğunu düşünüyorum. Ama eğer gerçekten birbirinizi çok seviyorsanız her zaman sizin yanınızdayım."

Annem elimi tutmuş pür dikkat onu dinliyordum.

"Deniz iyi bir çocuğa benziyor. Senin onu, onunda seni çok sevdiğini gözlerinizde gördüm kızım. İnşallah mutlu bir geleceğiniz olur."

İkimizinde gözleri dolmuştu. Neredeyse ağlamak üzereydik.

"Böyle düşünmen beni çok mutlu etti anne. İnşallah hep birlikte güzel günler göreceğiz."

AŞKIN FOTOĞRAFIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin