Yalnızlık, Ben ve Sen

967 108 48
                                    

Bugün her günden farklı
Sen yoksun bu sabah
Kehribar kokusu sinmiş yatağımda
Yalnızlığımla uyandım bu sabah.
Elimde bir fincan sıcak kahve
Pencereden bakiyorum,
Belki gelirsin diye.
Ama gelmeyeceksin biliyorum.
Artık matem havası var bu evde.
Fotoğraflara baktım biraz;
Sızladı yüreğim bir daha saçlarına Dokunamayacağımı anlayınca,
Gözlerine düşmeyecek yansımam bir daha,
Üşüyen ellerimi avuçların ısıtmayacak,
Yaşlarım dökülmeyecek omzuna sarılınca.
Sen bir başkasını saracaksın,
Ben seni unutamayacağım.
Senin çocukların olacak ondan,
Ben yalnızlığa alışmaya çalışacağım.
Sen; gün gelecek çayını şekersiz içeceksin,
Sigarayı bırakıp torunlarını seveceksin,
Saçların beyazlayacak, belki eşini toprağa gömeceksin.
Bense seni maziye bile gömmeyeceğim.
Aynaya baktıkça;
Saçlarımı taradığın aklıma gelecek,
Ağlayacağım elbette.
Sonra yaşlarımı kendim silip
Yalnız bir kahvaltı yapacağım.
Sırtımda yalnız geçen bir ömrün kamburuyla.
Gazetemi okurken kahvemi yudumlayacağım.
Her satır , her yudum yalnızlık olacak.
Bir sabah gözlerimi açamayacağım.
Sen mezarımı bile bilmeyecek,
Cenazeme bile gelmeyeceksin,
Bir gün sen de ölümü tadacaksın!
Son nefesinde unuttuğun bir isim geçecek gözlerinin önünden.
Ve bu ismin her harfi boğazında dizilecek.
Başka bir kadınla yaşamış olsan da
Yine ben olacağım son nefesin.
Sen beni ölürken hatırlayacaksın,
Ben ise seni unutmadan öleceğim!

SENSİZLİĞİN MISRALARIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin