* * *

80 10 5
                                    


    "Bölüm devamı"                    

"Sınırı çoktan geçmiş bulunuyoruz.Metin Özkan -yani pesinde oldugumuz portakal kafa- en son nerdeydi sizce ?"diye bir soru attıldı ortaya.Sessizliği bozan kişi Bay Pröf tabi.

"Ankara ?" dedi Emir

"Aynen öyle." Bay Pröfün onaylamasından sonra içim sanki bir petşişe gibi büzüldü Ankara mı?Bu adam ne ara işi geliştirdi?Nasıl bir cesarete sahipti!Neler oluyordu ?Kafamda çok soru vardı.Beynim o anda sadece intikam üzerine kuruldu.İntikam...

"Şuan Ankara'da olma ihtimali yok."dedim varlığımı belli ederek.Gereksiz bir cümleydi fakat söylemiştim bunu

"Başka şehirler,başka ülkeler kim bilir..."Emir dışarı bakarak söylemişti bunu

Amaçsızca dışarıdaki ekmek alan çocuğu izleyen berke bakarak.Ümitsizce bir soru sordum "Berk adamın nerde olduğunu bulabilirmisin?"

"Emin değilim.Merkezdekilerin yardımıyla belki.Odamda ki bilgisayarda adamın hareketlerini izleyebildiğim bir program geliştirmiştim bazı sinyaller,bağlar...birinin merkezde bilgisayarımı açması lazım böylelikle oturduğunuz koltuğun altında sakladığım yedek bilgisayarı ona bağlarım ve adamın gittiği yerleri incelemiş oluruz.Yani evet bulabilirim!Bilgisayarımı ver!Hadi!"

Hızlıca altımızdaki bölmede olan bilgisayarı verdim,gerçekten çok ağırdı,bilgisayarın alt kısmı fazla kalındı.Merkezdeki duvarlar bile bu kadar kalın değildi.Evef fena sallamıştım.

Arabayı sağ tarafa çekmiştik.Şirketteki yakın arkadaşından rica edilmesinden sonra bilgisayar açıldı.Berkin parmakları çok hızlı hareket ediyordu.

"Başardın mı ?"

"Ha-ha başardım.Daha yeni şifreyi girdim be !"

Hafif sırıttım.Gelmeden önceki boş geçen dört yılımda,sanırım çok fazla film izlemiştim.Bu kolay bir iş değildi

Bir kaç dakika sonra Berk bağlantıyı kurdu,bilgisayarın ekranında gri yollar kırmızı sarı ve mor noktalar belirdi aah çok karışık görünüyordu!

"Sahi bu haritadan aradığımız elemanı bulabileceğimize emin misin?" Bu soruda Emir'e katılıyordum.

"Fazlasıyla!"
Kendini beğenmiş pürüssüz suratını hafif kaldırıp,işaret parmağıyla güzlüğünü yüzüne doğru iterek söylemişti bunu.

"Çok da karmaşık olan bir şey yok.Kırmızı olan yer Metin Özkan'ın bulunduğu yer.Mor olan yer bizim olduğumuz yer.Sarılarda Portakal kafalının kuyrukları,diğer bir değişle sağ kol...Sarılardan başlayalım derim."

İkimizde anladığımızı ve bu fikri onayladığımızı belli etmek için kafa salladık.İlk gideceğimiz yeri bulmuştuk.

1.Portakal kuyruğu=İstanbul.

                   _  _  _

Heyecanlıydım bir an önce o hayinleri böcek gibi ezmek istiyordum gerçi çatışma falan yapmayacaktık.Biz genellikle daha yenilikçiydik heralde sorun çıkmadan halledebilirdik.

Berk gaza bastı İstanbula gidiyorduk.Türkiyeyi gerçekten çok özlemiştim.Havasını,insanını özelliklede yemeklerini.Ahh yemek yemek.Bu benim uzmanlık alanım.Emirle son tartışmamızdan beri konuşmadık.Eski ukâla halini gerçekten özlüyordum,tabi şuan sadece iş.Sadece iş önemliydi.Hepimiz için.Belki bu terörü denilen lanet şeyi tamamen temizleyemeyiz ama gerekli olan şeyleri halletmeliyiz.Berk uzun zamandır araba sürmesine rağmen iyi görünüyorudu sanırım işe öyle odaklanmıştı ki yorgunluğu unutmuştu.İstanbula gitmemize daha  fazla bir süre vardı tabi bu bir Vosvoslaysa çok daha fazla...

                   
  Deniz Aktaş-28 yıldır Dünya'da yaşayan fakat bir kere bile günlük tutmayı beceremeyip en sonunda kararlılıkla yazmaya başlayan kız...

17/03/2016

Okuduğunuz her bir kelime için çok ama çok teşekkürler.1K olmuşuz !gerçekten çok mutluyum.Yakında milyonların okuması dileğiyle oylarınızı ve yorumlarınızı eksik etmeyin.İyiki varsınız...🙈💞

Son kurşunHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin