♀ "Ön Yargı" ♂

5.3K 370 152
                                    

Multi; Gencer Özyurt (temsili).

(XII)





Koridordan dağılmış, sağa doğru yatmış bir zamanlar topuz olan şimdiyse tanımlanamayan bir cisim olan saçımı karıştırarak mutfağa girerken içerideki gülüşmeler günümü güzelleştirdi. Kapının pervazına yaslanıp içeri baktığımda Yade tek elinde kaşık ocağın başında omletimsi bir şey yaparken Gizem ekmek doğruyor, Nesrin anne haşlanmış yumurtaların kabuğunu soyuyor, Ezgi ise mutfaktaki masanın üzerine reçel, peynir, zeytin ne varsa diziyordu. Kimse beni fark etmemiş gülüşürken çirkeflikle araya damladım.

"Bu ne gürültü kardeşim, bi uyutmadınız?"

Ezgi topladığı saçını suratıma savurunca gülerek geri kaçtım.

"Sus gız uyuyan piremses. Gece boyunca uyutmayan sensin. Ne o sevgilin falan mı var? Ne diye sırıtıyodun?" deyince gözlerimi kocaman açarak arkadaşıma baktım. Ben onu uyuyor zannederken demek beni gözetliyordu. Henüz konuşmama fırsat kalmadan Nesrin anne Gizem'in elinden kaptığı ekmek bıçağıyla şakadan üzerime yürüyormuş gibi yaptı.

"Ne sevgilisi bacaklarınızı kırarım sizin!" Ardından elini beline koyup "Nereli? Ailesiyle tanıştın mı? Bu yaz düğün mü var? Niloşun haberi var mı? Annenize söyleyin kızım her şeyi, saklamayın bir şey" derken Gizem iri gözlerle Nesrin teyzenin tavrına bakıyordu.

Güldüm onun bu haline. Evleneceği varsa bile artık çevresinde Nesrin anne gibi bir kadın olduğunu bilip vazgeçerdi. "Yok öyle bir şey! Sadece bi arkadaş, uzatmayabilir miyiz?"

"Neyi?"

Bunu diyen Erhan abiydi ve tam kapının pervazında durduğum için mutfağa giremiyordu. Altında gri bir eşofman, üstü çıplak dağınık saçlarıyla bize bakıyordu. Gizem ve Yade aynı anda birbirlerine garip bir bakış atarken Nesrin anne yere eğilmiş ev terliğini eline alıp doğrulmuştu. Erhan abiye doğru sallarken "Bu kadar gencecik kızın içine yolunmuş tavuk gibi ne diye çıkıyon? Git üstüne bi şey giy!" diye cırladı.

Erhan abi gözlerini devirip kapısı açık olan salona tekrar girdi. Konunun başka boyutlara gitmesine sevinip başka bir konudan sohbet açtım ve şimdilik sevgili muhabbeti orada kapandı. Aksi takdirde dün gece konuştuğum adamın sevgililik adına tek bir uygunluğu yoktu çünkü zaten sevgilisi olan adamdı. Her ne kadar okuyucusudur belki, sarmaş dolaş poz vermesinin başka sebebi olamaz desem de kız bildiğin herifin yanağını vantuzlamıştı. Hayır canım, ne kıskanması!

Konunun unutulmadığı kahvaltıdan sonra kızlarla dışarı çıktığımızda anlaşılmıştı. Ezgilerin evine yakın giyim de olan bir pazar alanı vardı ve hep beraber dolanırız, belki birkaç bir şey alırız diye oraya gitmiştik. Nesrin anne, siz önden gidin deyince bizde gençler olarak gitmemizin heyecanıyla kendimizi dışarı atmıştık. Gizem'in de benim gibi gözaltları çöküktü ve dün gece uyuyamadığının bir kanıtı gibiydi.

Sevgili diye tutturan Ezgi konuyu açtı yeniden. "Bak Ülkücan, annemin yanında uzatmayayım dedim ama gördüm kızım. Tüm gece boyunca kimle konuştun lan sen? Niye bana bir şey anlatmıyorsun?" deyince bende zaten saklamaya niyetim olmadığından anlattım.

Ben Senin Bildiğin Kızlardan Değilim! ♀♂Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin