21.Bölüm

34.4K 1.3K 54
                                    

Yorum ve voteleri bekliyorum :)

Yorum demişken arkadaşlar lütfen ama lütfen küçük bir yorumda bulunun. Teşekkür ederim Desteğinizi votelerinizle gösteriyorsuuz ama dediğim gibi küçük te olsa yorumda bulunun. Ne bilim burası çok saçma olmuş deyin, işte bölüm hakkındaki düşüncelerini inanın merak ediyorum.

Küçükte olsa bir yorum :)

______________

Tıklatılan kapı ile gözlerimi aralayıp başını yasladığım yerden kaldırdım. Baran hala uyuyordu ve kollarını sımsıkı belime dolamıştı.

"Nisan yenge "diye seslenen Zilanla bir çırpıda Baranın kolları arasından sıyrılıp ışık hızı ile üzerimi giyinip banyoya koşarak girip elimi yüzümü yıkadım. Duvara asılı olan küçük el havlusu ile kuruladım. Aynı hızla hala kapıyı çalmaya devam eden Zilana kapıyı açtım.

"Efendim "

" Anam akşam yemeğe insinler dedi. "demesiyle başımı utançla sallayıp" Tamam "diye mırıldandım. Oda gülümseyerek seke seke terası geçip merdivenlerin başına geldiğinde hızını yavaşlatıp merdivenlerden aşağı inip gözden kayboldu. Güldüm. Bugün Yiğitoğlu aşireti bir hız yarışında gibiydi. Az önce ben şimdide Zilan bakalım sıradaki kim?

Arkamı dönüp tekrar odaya döndüğümde Baranın çoktan uyanmış olduğunu fark ettim. Kaşlarını çatmış bakışlarını boş duvara sabitlemişti. Neye sinirlenmiştiki.

"Baran "diye seslendiğimde bana döndü Beni baştan aşağı süzdü." Efendim "diye karşılık verdiğinde ona yaklaşıp ellerimi yanağının üzerine koyup baş parmağımla okşadım.

" Neyin var? Rengin solmuş "dediğimde avuç içimi öpüp saçlarını karıştırdı." Yok bir şeyim Nisanım, sadece yorgunum biraz. "dediğinde eğilerek dudaklarımı alnına bastırdım. Ateşi vardı.

" Ateşin var, sen burada bekle ben hemen geliyorum "deyip elimi karnıma koyarak odadan çıktım. Merdivenlerden aşağı inerken avludan gelen kıkırdamama sesleriyle korkuluklara sıkıca tutunup başımı uzatıp aşağı baktım buradan kimse gözükmediğine göre misafir odasının kapısı açık kalmış olmalı. Iyi de bunlar kim... Aa doğruya Baran misafirimiz olacağını söylemişti şu genç misafirlerin.

"Nisan düşeceksin, dikkat et"diyen berfinle elim bir an kayacak gibi olsada diğer elimle korkuluğa sıkıca tutumdum.

"Iyiyim ben, korkma tutunuyorumda Berfin Baranın ateşi çıktı. Yüzü solgun du, yorgun olduğunu da söyledi "dediğimde korkuyla bana baktı. O benden daha iyi biliyordur hastayken ki halini." Sıcak bir çorba yapalım, ilaçlarıda alırız, sonra ılık suyla banyo yaptırırsın, ha birde sirkeli suyla bir küçük bez parçasını ıslatıp alnına, koltuk atlarına felan yerleştirirsek iyi olur, ateşi yükselmeden yapsak iyi olur yoksa yaşlı adamlar gibi çekilmiyor "dedi sonra aklına bir şey gelmiş olacak ki eliyle ağzını kapatıp kıkırdadı. Gülme sebebini merak etsemde sormayı sonraya erteledim ve aşağı inip tekerlekli sandalyenin arkasına geçip mutfağa doğru sürdüm. Mutfağa girdiğimiz de evin yıllardır çalışanı ve Zilan ın süt annesi Fatma abla ve kızları mutfakta yer sofrası kurmuş yemeklerini yiyorlardı. Bizi gören fatma abla ayaklanıp karşımızda dikildi.

"Bir şey mi lazımdı kızım. "diye sormasıyla gülümseyip Berfin ile başımızı aynı anda olumsuz anlamda sallayıp" Hayır "diye yanıtladık onu.

" Şey Fatma abla siz yemeğinizi yiyin rahatsız olmayın lütfen, biz Barana bir çorba hazırlayıp çıkacağız "dediğimde kaşlarını çatıp yüzüme baktı." Olur mu kızım bırak bizim kızlar yapsınlar "dediğinde bu sefer ben kaşlarımı çattım."  Nerede görülmüş gelinin yemekleri bir başkasına yaptırdığı. Lütfen ben yaparım siz yemeğe dönün "dedim direterek." Tamam kızım "dedi Fatma abla pes ederek ve tekrar sofrada ki yerini aldı.

Bir Kuma Hikayesi✅ #Wattys2018Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin