26. Bölüm

29.4K 1.2K 45
                                    

Yorum ve voteleri bekliyorum.. :))

-------------

"Nisan" tanıdık gelen ses tonu kulaklarımı doldurduğunda gözlerimi aralayıp bir elimi alnıma koyarak ovaladım. Başım ağrıyor du. Etrafıma baktığımda yatağın üzerinde yanı başımda oturan Annem ile göz göze geldik.

Ağzını açmış konuşacağı sırada hızla yataktan doğrulup kollarımı boynuna doladım. Başımı boynuna gömüp derin bir nefes alıp iç çektim.

"Seni çok özledim annem. "dediğimde kıkırdamasına karşın bende gülümsedim.

" Bende seni kuzum, bende seni özledim... Sen nasılsın? Seni Berfinin odasının önünde öyle baygın görünce çok korktum. "dediğinde sarılmaya son verip yüzüne baktım. Ben Berfinin odasına ne için gitmiştimki?

"Çocuğu almaya gitmiştim kapının önüne geldiğimde bir şeyler konuşurken duymuştum Berfinın. Ama şuan ne söylediğini tam net olarak hatırlamıyorum." dediğimde annem bir elini saçlarıma yerleştirip okşadı.

"Neyse ne, bunları düşünüp kendini yorma kızım... Sen biraz daha dinlen. Ben aşağıya kadınlarınların yanına gideyim. Miram da beşiğinde uyuyor "deyip alnımdan öpüp odadan çıktı.

Kendimi tekrar yatağa sırt üstü bırakıp, bir elimi sırtıma yerleştirip ovaladım. Berfinın konuşmasını aklıma getirmeye çalışsamda başarısız olmuştum. Canımı sıkan bir konuşma olduğuna yemin edebilirim, ama lanet olsun ki hatırlamıyorum.

Ben düşüncelerimle boğuşurken ağlayan Mirayla düşünmeyi başka zamana erteleyip yataktan kalkıp kızımın beşiğine ilerledim büyük adımlarla. Bir elini yumruk yapmış ağzına sokmuş ağlarken diğeri ise karnının üzerindeydi. Kızıma hayranlıkla bakıp kucağıma aldım. Yatağın üzerine oturup saçlarını okşayıp yatışmasını bekledim. Ağlaması yerini iç çekişlerine bırakırken onu yatağın üzerine bırakıp çekmeceler den birinden küçük bir örtü ile bebek bezi çıkarttım.

______________________________

Berfin den...

Mutfakta kadınlarla oturmuş - daha doğrusu onlar yerde ben sandelyemde-hem akşam yemeğini hazırlıyorduk hemde ortada dönen sohbeti dinliyordum. Aslına bakarsanız aklım Nisanda. Ya beni duyduysa, Barana söylerse ben ne yaparım. Baran gözünü kırpmadan beni gözden çıkardığı gibi silahı alnıma dayayıp tetiği buracıkta çekerdi.

Bakışlarımı mutfağın girişine yönelttiğimde, içeriye yeni giriş yapan Nisan'ın annesini görmemle oturduğum yere kimseye çaktırmadan kıpırdandım.

"Nisan nasıl? "diye sorduğumda herkesin bakışları benim baktığı tarafa yöneldi.

" Iyi kızım sadece biraz başı ağrıyor "diye beni cevaplaması üzerine rahatlıkla derin bir nefes aldım. Söyleyecek diye çok korktum. Söylemediğine göre ya hatırlamıyor yada hesap soracak bana. Gerçi ondan korkacak değilim. O kocamı elimden aldı.

" Çok şükür "diye mırıldandım. Gözlerine girmişken ters bir hareketimle veya lafımla tekrar başa döne bilirdik.

" Ama senin odanın içinde bir şeyler konuştuğunu duymuş, tam olarak ne oda bilmiyor "diyen kadınla tükürüğüm boğazıma takılı kaldı. Öksürmeye başladığımda zilan ayağa kalkıp yanıma gelip hafif şekilde sırtıma vurdu. Zelihanın uzattığı suyu alıp içtim. Oturduğum yerden dikleşip gözlerine baktım.

Bir Kuma Hikayesi✅ #Wattys2018Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin