Bir Kuma Hikayesi✅ #Wattys2018

16.Bölüm

Yorum ve zvoteleri bekliyorum :)

_____

"Baran" diyerek yataktan fırladığımda, nerede olduğumu algılamaya çalışıyordum. Odamdaydım. Yan tarafta uyuyan Baranı görmemle rahatladığımı hissederken onun nasıl bir rüya olduğunu düşünüyordum.

Uçurumun oturan bir çocuk denize bakıyordu kara gözleriyle. Baranı andırıyor du biraz, birazda beni. Kara gözlerini üzerimde hissettiğim de yutkundum. Gerçekten bize çok benziyordu.

"Anne "diye bağırmasıyla şaşkınlıktan ağzım açık ve donup kalmıştım.

Bana 'Anne' demişti. Sonra aniden ortadan kaybolmuştu. Sesi o kadar güzel çıkıyorduki, resmen dilim tutulmuştu. Neden Baran diyerek yataktan sıçradım bilmiyorum ama aklımdan geçen tek isim onunkiydi. Elim karnıma giderken yüzümde kendiliğinden bir tebessüm belirdi. Rüyamda erkek çocuğu görmüştüm, peki şimdi tam tersi bir kızım mı olacak yoksa aynı onun gibi kara gözlü bir oğlum mu?

Başımı iki yana sallayıp bu düşüncelerden kurtulmaya çalıştım. Eğer bunları düşünmek için aklımı kullanırsam korman -  çorban birşey çıkabilir ortaya.

Tekrar yatağa uzanacağım sırada açılan odanın kapısıyla oraya çevirdim bakışlarımı. Zeliha yı görmemle kaşlarımı kaldırdım. Ne işi vardı gecenin bu saatinde.

"Nisan yenge gelebilir misin iki dakikalığına "demesiyle başımı belli belirsiz" Tamam" dedim. Bu saatte çağırdığına göre önemli birşey olmalı.

Odadan çıkıp kapıyı kapatmadan önce son kez uyuyan Barana bakıp iç geçirerek kapattım. Şimdi onun kolları arasında olmam gerekirken yaptığım şeye bak. Ama önemli bir durum olabilir demi. Aşağı avluya inmesiyle kaşlarımı çattım. Ama sesimi çıkarmadan onu takip ettim. Çardakta oturan abimi ile bir kaç dakikalığına durup sonra yanına oturan Zeliha yı takip edip karşılarına oturdum.

"Abi... Senin ne işin var burada... Yada Zeliha neden ayakta, o neden uyumuyor? "diye sorularımı sıralarken onlar sadece boş gözlerle bana bakmayı sürdürüyorlardı.

" Ben bir bardak su almak için aşağı indiğimde abinde konağın kapısından içeriye giriyordu. Işte sonra seni kaldırıp çağırmamı söyledi "deyip omuz silktiğinde" Tamam "diye mırıldandım.

Tam ağzımı açıp konuşacağım sırada boğazımdan ağzıma doğru yükselen sıvıyla oturduğum yerden yerden fırlayarak aşağıda bulunan misafir odasına doğru koşar adım ilerledim. Arkamdan benimle birlikte ayaklanan ikiliye oturmalarını işaret edip odaya girdim.

_______________

Zeliha dan...

Nisanın koşarak odaya girmesiyle derin bir nefes alıp bakışlarını üzerimde hissettiğim Murata çevirdim. Onu en son iki gün önce bir kadınla görmüşler. Karşılıklı oturup sohbet ediyorlarmış. Zaten o günden sonra dedikodu aldı başını gitti. Mardin'de duymayan kalmadı. Sonuçta koskoca Varlıoğlu oğlunun tek erkek çocuğu gerçi Nisan da tek kızı. Onu bir kızla düşünmek, neden bilmiyorum ama içimden kıskançlık duygusunu gün yüzüne çıkartıyor. Sinirden gözlerimin dolduğuna eminim.

Daha fazla burda, onunla aynı ortamda kalmamak için arkamı dönmüş gideceğim sırada kolumdan çekilmem bir oldu. Dengemi koruyamayıp düşeceğim sırada belime dolanan kollarla düşmekten son anda kurtulmuştum. Kalp atışlarım öyle bir hıza ulaşmıştıki sanki
varlığını daha yeni hissediyor gibiyim.

Dışarıdan biri bizi böyle görse yanlış anlaya bilirdi. Başımı kaldırıp Murata baktım. O bir sorun olup olmadığını yüzüme bakarak anlamaya çalışıyor, bense kızaran yanaklarımı saklamaya. Ne diye çekiyorki beni.