12. bölüm

41 5 1
                                    

Multi: Hayal ve Hakan'ın halleri (temsili) , Sia- Cheap Thrills

"Namuzsuz , şerefsiz, hıyar , iş adamı..." Tam devam edecekken Ayaz beni durdurdu. "İş adamı?" diye sordu , elini 'ne iş' der gibi salladı. "Azerice pezevenk , iş adamı demek." diye açıkldım. 'Haa.' deyip yerine oturdu. Son dersin son dakikalarındaydık , ve hoca bizi serbest bırakmıştı.  

Semih mandasına sövmeye devam edecekken , zil çaldı. "Oh be." dedim ve yerimden kalktım. Spor salonunda manda  ayısı kapıyı kapatmış ve üstüne anahtarı bulup kapıyı klitledi. Bilim adamları şu a bunu nasıl yaptığını açıklayamıyor ama o zaman telefonumun yanımda olmasına şükrettim. 

Okulun girişine geldiğimde biri kolunu omuzuma attı. Kimin attığına bakmak için kafamı kaldırdım kıvrcık abiciğimle karşılaştım. "Nasılsın kardeşim?" dedi Hakan sırıtarak. "Ne istiyorsun?" dedim. 

"Sana kardeşim demem için birşey istiyor olmam anlamına gelmez." dedi. Ona ' ciddi misin?' bakışları attığımda. "Niye öyle bakıyorsun gerçekten içimden geldi." dedi sesindeki ciddiyete şaşırmadan edemedim."Tamam iyiyyim abiciğim sen?" dedim ona gülümseyerek. 

Evimizin olduğu sokağa girdiğimizde gördüğümüz polis arabasıyla duraksadık. Hakan'a baktığımda o da bana bakıyordu. Birbirimize bakmayı bırakıp polislerin yanına ilerledik. Annemle , babamı gördüğümde hemen yanına ilerledim. Hakan da arkamdan geliyordu. "Anne , ne oluyor burada?" dedim. Annemin yanına geldiğimde polislerle konuşan babama bakmayı bırakıp bana baktı. 

"Karşı apartmandaki Sena Hanımların evine hırsız girmiş." dedi. Kafamı sallayıp eve doğru yürümeye başladım. Ayak sesleri duyduğumda omuzumun üstünden baktığımda Hakan'ın da arkamdan geldiğini gördüm. 

Kapıyı açıp içeri girdim. Ayakkabılarımı çıkarıp , terliklerimi giydim. Salona geçip kendimi koltuğa attım. Hakan da kendini yanıma attığında ona baktım. "Bu iyi abi hallerin sıkmaya başladı." dedim. Gerçekten sıkıcı olmaya başlamıştı. "Tamam , bu gün hoca bize bir ödev verdi. Ailenizin bir bireyi ile bir hafta boyunca iyi geçirecekmişiz." dedi. Kahkahama engel olamadım.

"Bu kadar komik olan ne?" dedi. "Sen de beni seçtin ?" dedim kahkahalarımın arasında. Kafasını olumlu anlamda salladı. "3 gün dayanamazın." dedim. Kaşlarını çatıp koltukta doğruldu , "Dayanabilirim." dedi.

 Armızda birkaç dakika geçen sessizlikten sıkılmaya başlamıştım. "Parmak güreşi oynayalım mı?" dedim. "Olur , kazananın istediği olur." dedi. "Klişe ama olur."

"1,2,3,4 parmak güreşi başlasın." dedik ve başladık. Hakan'ın parmağını yakaladığımda 3'e kadar saydım. "Ben kazandım." diye bağrdım ve kalkıp saçma hareketlerle dans etmeye başladım. "Kim kazandı? Ben kazandım." diye şarkı söylemeye başladım.

Dans etmeyi bitirdikten sonra , koltuğa geri oturdum."Ne istiyorsun?" dedi bıkkın bir sesle.

Ona sırıtarak baktım. Aklımda süper bir fikir vardı. 

................................................................

"Benden herşeyi iste bunu isteme." dedi Hakan elindeki dolabımda ne işi olduğunu bilmediğim ve 9 yaşında hevesle alıp hiç giymediğim sonrada bana küçülen gömleğe bakarken. "Tamam Hakan. Bak fotoğrafını çekmeyecem , hadi." dedim bıkkınca. İki saattir ona o gömleği giydirmeye çalışıyordum. Ama inatçı, bana çekmiş.

Sonunda gömleği giydiğinde ,"Hakan

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Sonunda gömleği giydiğinde ,"Hakan." diye seslendim. Tam dikkati dağınıkken hemen telefonumu çıkarıp fotoğrafımızı çektim. Fotoğrafa baktığımda Hakan' ın çok komik çıktığını görünce amacıma ulaştığımı anladım. Hakan üzerime gelip telefonu almaya çalıştığında , odama doğru koşmaya başladım.

 O sırada giriş kapısının açılma sesi geldi. "Anne! Yardım et. Bu kazo beni dövecek." diye bağırdım. 

O an herşey çok hızlı gelişti. Annemin terliği gözümün önünden geçti ve sonra büyük bir gürültü ile , Hakan yerlerdeydi. 

BİRLİKTE (askıda)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin