2.BÖLÜM

34.1K 1K 81
                                    

Aşk-ı Ala | 2.Bölüm

Evlilik ikiye ayrılır; evlilikle sönen hayatlar ve evlilikle başlayan yeni ve huzurlu hayatlar.

Tabi bir de bunların sonları vardı. Sönen hayatların sonundaki mutluluk, yeni ve huzurlu başlayan hayatların sonundaki hüzün.

Sahi hangisi daha iyiydi. Bir insan mutlu evlenip daha sonrasında hüzünlü hayatı mı isterdi?Yoksa hüzünlü başlayıp sonrasında mutlu olmayı mı?

Ya mutsuz evlendikten sonra yine mutsuz olursak ne olacaktı. İşte bunu bilmiyordu Yade Ruşen. Torununun mutsuz olmasını istemiyordu.

Ne diyeceğini şaşırmıştı yaşlı kadın. Evet dese...
Biliyordu ki Neval böyle bir şeye  'evet' demez ortalığı yıkardı. Hatta bunun sonucunda ağabeyleri Neval'i alır buralardan çeker giderlerdi.

Hayır dese... Kan davası başlar, hem oğullarını hem torunlarını kaybederdi.

Herkes nefeslerini tutmuş Yade Ruşen'in ağzından dökülecek cevabı bekliyorlardı.

İçeriye Nalin ve Dicle'nin elinde kek dolu tabaklarla girmeleri,gergin ortamı biraz da olsa dağıtmıştı. Genç kızlar tabakları herkesin önlerine koyarken,Meral'de çay servislerini yapıp mutfağa geri dönmüştü.

Odaya sonradan gelip hiçbirşey bilmeyen genç kızlar ortalığa boş boş bakıyor neden kimsenin konuşmadıklarını merak ediyorlardı...

"Birşey söylemedin Ruşen.Kızı veriyor musun?"

Dedi Yade Hozan.Dicle Ve Nalin 'kızı veriyor musun?'sözü üzerine birbirlerine baktılar. Onlarda şaşırmışalardı. Kime kimi istiyorlardı ki?

"Ben birşey diyemem Hozan. Bu kızın babası var,ağabeyleri var onlar varken kızı vermek en son bana düşer!" dediğinde Yade Hozan' ın yüzüne hiç bakmamıştı.

"Yahu sen Neval'le konuş, kızı bir ikna et.Biz de istemeye gelelim. Ama unutma biz haber bekliyoruz. Herşey senin Neval'i ikna edip etmemene bağlı!"


----


"Öyle işte Narin. Rojin ve beni evlendirmek için yemin etmişler sanki."

"Canım sizin arkanızda yade Ruşen, baban ve ağabeyleriniz olduktan sonra sırtınız yere gelmez. Sen onlara güvenmiyor musun!"

"Güveniyorum tabiki.Ama ne bileyim işte içimde kötü bir his var.Neyse sen onu bırakta bu akşam yemeğine bize geliyor musun? Unutma Ruşen Hanıma sözün var."

"Ya evet geliyorum ama... Ay bilemedim ki, ayıp olmasın?"

Narin,İstanbul'lu olduğu için ilk başlarda bilmiyordu Mardin'in adetlerini.Mardin'e sekiz sene önce gelmişti.Neval ve Rojin buradaki tek arkadaşlarıydı.Annesi ve babası olmadığı için yurtta kalıyordu. Yade Ruşen, Narin'i çok sevdiği için konakta kalması için çok ısrar etmişti fakat genç kız kabul etmemişti.

Hem utanmış hem de rahatsızlık vermek istememişti.Yade Ruşen'se Narin'i sık sık akşam yemeğine çağırırdı. Onun buralarda yalnız kalmasını istemezdi.Rojin ve Neval neyse,Narin'de oydu onun için.

"Geliyorsun dedim o kadar!Yoksa Ruşen Hanım saçından sürükleyerek getirir seni konağa biliyorsun."

"Bilmem mi!"

"Tamamdır.Hadi kalkda derse gidelim geç kalacağız."

"Tamam,gidelim."

AŞK-I ÂLA (TÖRE) #wattys2018 Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin