All We Had Is Gone Now.

5K 205 45
                                    

Merhabaa :D Okunma sayısı artınca yenı bölümü koyiyim dedim hala vote ve yorumlardan memnun değilim -,- Azıcık tozu dumana katın ortalığın Lağnnğ. Neyse şimdicik Diceksiniz bu Heriğ kafayı mı yedi bi ona bi buna ama bende bilmiyorum hep LOUİS yüzünden -_- İlerki bölümlerde daha açık olur :D Dün Ödül töreni yüzünden 5 buçukta yatmışem 9da kalktım o yuzden kafam birrrmılyonggg sız benı takmayın :D Bu arada bizimkiler çok tatlıydııı <3 Sevgiler saygılar hoşçakalın ve uzun yorum yapan vote veren herkese öpücüükler :* İyi okumalar :)

 Multimediadaki şarkı ile eşlik ederbilirsiniz Son kısımda. Fotoğrafa Kalp kalp kalp <3

‘’Be- ben, nasıl ya?’’ Üzerinde ki şaşkınlığı atamamış bir yerde ki üstlerimize bir de bize bakıyordu. Gözleri kocaman açılmıştı.

‘’Açıklıyabilirim’’ Lou ile aynı anda söyledik. Başını iki yana sallayıp elleriyle saçını karıştırdı. Sanırım rüya gördüğünü sanıyor.

‘’Siz şim- şimdi- sevgili misiniz? AMAN TANRIM!? Louis, Harry si- siz GAYSİNİZ!.’’ (YOKaquzaylılarsevisiyorçaktırmacxdd)

Bilmediğimiz bir şeyi bize açıklıyormuşçasına bağrınıyordu. ‘’Oradan başka bir şeye mi benziyoruz?’’ dedi Louis alayla. Ondan ayrılıp yerde ki gömleğimi giydim. Michael şaşkınlıkla bizi izliyordu hala.

‘’Bana bana hiç söylemedin’’ Louis e kızgın bakışlar atıyordu. Kıkırdadığımı görünce bana dönüp ‘’Sen de ‘’ diye eklemişti.

‘’Bak dostum kimse bilmiyor, bilinmesi de gerekmiyor’’ Az önce ki Louis yine kaçmıştı. Yerine duygusuz olan geçmiş ‘’Biz sadece arkadaşız’’ konuşmasını yapıyordu.

‘’Sevgilisiniz yani?’’ Anlamamış gibi tekrar ediyordu. Tam ağzımı açmış ‘’Evet’’ diye haykıracaktım ki, işittiğim tek kelime tüm sistemimi devre dışı bırakmıştı.

‘’Hayır’’ gözleri yerdeki tişörtüne kaymıştı. Üstüne geçirip konuşmasına devam etti. ‘’Tek seferlikti Michael. Bir daha olmayacak bir şey için konuşmaya değmez. Ben gitsem iyi olacak’’

‘’Har-‘’

‘’Beni yalnız bırak Michael’’ diyebildim. Sırtımı verdiğim soğuk duvardan aşağı doğru kayarken. Bacaklarımı kendime doğru çekip başımı gömdüm. Sessizliğin içinde ağlamaya başladım. Az önce söyledikleri ‘’Seni seviyorum’’ kulağımda hala sesinin ince tınısı yankılanıyordu. Ağlamam daha çok  şiddetlenmişti. Öfkeliydim. Ayaklarımla yerde ki kitapları tekmeliyordum. Hıncımı onlardan çıkarmaya çalışırcasına. Beni küçük bir bebeğe dönüştürmüştü. Her gittiğinde ağlayan geri döndüğünde kollarını açıp onu tekrar sımsıkı saran bir bebeğe. Elimde değildi seviyordum. Bazen sadece aynı duyguları hissettiğinizi düşünürsünüz. Bu kaçıncıydı? Beni bırakıp böyle gitmesi? İçimden lanetler okuyordum o partiye onunla tanıştığım o güne. Ne olurdu ki hiç girmeseydi şu saçmalıklarla dolu hayatıma. Ben asosyal biri olarak kalmalıydım. Şimdi ne unutabilirim ne de hiç yaşanmamış gibi davranabilirim. Ama artık bir şey için çok geç; Ben çoktan kırıldım.

*

‘’Ne yani sadece çekip gitti mi?’’

‘’Hayır sikip gitti Mona’’

Dolaptan çıkardığı tavayla sırtıma vurdu. Sinirli bakışlarını üstümden çekmeden.

‘’Bu acıdı.. Kaç kere anlatıyorum gitti işte gitti. ‘’ Tüm konsantresini domateslere vermiş durumdaydı. Kime ne anlatıyorum ben.

‘’O zaman sen de aynısını yap’’ Elimdeki yumurtaları kırıp çırpmaya başladım.

‘’Ne yapıyım?’’ Tahta kaşığı gözüme sokacak şekilde bana doğrulttu.

We are a secret, can't be exposed.(Larry Stylinson-1D Atty 2013 En iyi BoyxBoy)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin